KAYBOLUŞ

#Birincibölüm

İlk öncelikle bu yazıyı okuyan herkese merhaba,

Bu siteyi kullanmadan önce, bu sitede çok fazla hikaye okudum. Çok güldüğüm hikayeler olduğu gibi çok fazla gözyaşı döktüren genç yazarlar da oldu. Gerçekten bazı insanların küfür ve saçma sapan lafları olmazsa bu site gayet yararlı ve eğlenceli bir site olabildiğini düşünüyorum.

Burada böyle bir şey yazmak gibi,niyetim bir kaç kez oldu fakat okunmayacağından korktuğum için sanırım hiç cesaret edemedim. Bir kaç arkadaşım ve öğretmenlerim yazımı beğenip, yayımlamam konusunda ısrar ettikleri için şuan buradayım. Tabi ki de beğenmeniz benim için çok önemli ama yazmayı sevdiğim için de buradayım aslında.

Kendimi tanıtmak gerekirse on altı yaşındayım, aslen İzmirliyim fakat bazı sorunlardan dolayı Çorum- Merkezde lise okuyorum. Bunun dışında, tarihi kitapları beğenen insanlara çok imreniyorum çünkü Tarihi sevmeme rağmen, kitaplarını okumak canımı sıkıyor. Dört buçuk yıldır dans eğitimi alıyorum, kalın kitaplar okumak hoşuma gidiyor ince kitap takıntım var, güzel olsa bile ince olduğu için canım istemiyor. Hızlı ve Öfkeli , Uyumsuz tek istisna yabancı filmlerim, yabancı dizileri , yerli filmleri severim.

Her neyse, çok uzattığım farkındayım özür dilerim. İlk bölümü kısa bir şekilde yayınlayacağım, okuyucu sayısı arttıkça veya beğeni olursa paylaşmayı düşünüyorum, çünkü ben kendi yazımın güzel olduğunu düşündüğüm için buradayım evet ama burada okuyucu olmazsa da anlamı olmaz diye düşünüyorum.

1.BÖLÜM.

Gerçekler gün yüzüne çıkarken o , nereye kaçacağının yollarını düşünüyordu. Gözleri bir an için odada gezindi.Geniş bir odaydı , kapıyla arasında ki mesafe fazlaydı. Koşmaya çalışsa daha da suçlu görünümü yaratırdı.

Aslında dün gece bu toplantıya gireceği için epey heyecanlıydı , fakat toplantıdan beş dakika önce gelen telefon bütün heyecanını yerle bir etmişti. Toplantı odasının önünde bir eliyle telefonu tutarken , ifadesiz bir şekilde kapıya bakarak kalakalmış , Faruk Bey'in seslenmesiyle kaçma şansına da elveda demişti.

" Evet , siz bu olay hakkında ne düşünüyorsunuz Dedektif?" Soruyu duymasına rağmen , bir kaç saniye duraklamış ve yeni gelen dedektifler bürosunun amirinin yüzünü incelemişti. Altmış veya yetmişli olduğunu tahmin etmişti Pamir , saçları seyrek ve siyahtı. Şakaklarında yoğun bir kırlaşma olmasına rağmen oldukça genç gösteriyordu. Yüzünde ki ' sen bittin' bakışlarını görmezse , onun için iyi bir adam diyebilirdi.

" Bu davayı zaten kapatmıştık amirim, bunun hakkındaki düşüncelerimi önünüzdeki 147-149 numaralı dosyalarınızda da belirtmiştim ayrıca." dedi. Sesi titremediği için içinden kendini tebrik etti ve buradan sağ salim kurtulursa kendisi ödüllendireceğini unutmadı.

" Sakıncası yoksa şimdi de dinlemek istiyoruz Pamir , lütfen." Dedektif amiri sakin konuşmasına rağmen , gözlerinde kıvılcımı kör olmayan herkes görebilirdi.

" Matt Rumleys." dedi önünde ki dosyayı karıştırarak. Gerçekleri kendi anlatmayacaktı , belki de telefon da ki haber yalan olabilirdi.

" Otuz yaşında Amerikalı bir genç adam.İki yıl önce Türkiye'ye gelmişti ve intihar ettiği zaman aralığında da buradaydı. Bekar.Amerika' da iki bar üç kumarhane sahibi olan Rumleys , Rumleys ailesinin tek varisi." konuşmasına ara verdiğinde karşısında sus pus onu dinleyen adamlara gözlerini çevirdi. Hiç kimsenin yüzünde alay , acıma vs. duygusu olmadığı için

derin bir nefes çekti ve devam etti. " Yaralanma izine rastlanmadı, darpta yok. Yanında kesici alet veya silah türü bir şey bulunmadı.Kanında uyuşturucu veya bir kaç dakikalığına felç edecek ilaçlar da bulunmadı. Her şey tertemiz , intihar olduğu kesin değil mi?"