Hesap Sorma Vakti(Bölüm 1)

3.1K 106 5
                                    

Eve gittiğim zaman Seda uyumuştu. Bende Seda'yı rahatsız etmek istemedim. O yüzden fazla ses yapmamaya çalışarak mutfağa gittim. Türk kahvesi pişirmeye kadar verdim. Türk kahvesini hem çok severim hemde bana çok iyi gelir. Pişirme bölümü ortada olduğu için kapıdan girdiğim gibi dümdüz gittim. Fırının altındaki ahşap renkli dolap kapağını açtım ve Türk Kahvesi'nin olduğu kavanozu aldım. Hemen arkamı döndüm ve evyenin üstündeki dolap kapağının tam yanındakini açarak kahve fincanlarından beyaz ve üzerinde kuş desenleri bulunan bir fincan ve fincan tabağını daldım. Sonra o kapağın alt kısmındaki yani evyenin altındaki kapağın yan tarafını açarak cezveyi aldım ve kahve, şeker ve bir fincan su koyarak kahveyi pişirmeye başladım.Kahveyi pişirirken dalmışım. Kahve tam taşacaktıki son anda fokurdama sesi ile kendime geldim. Benim yerimde kim olsa dalar giderdi normal bir şey. Restaurantta olanlardaydı aklım. Benim bilmediğim benden saklanılan bir kardeşim mi vardı benim? İyide neden saklama gereği duydular? Neden iki kardeşi ayırdılar? Peki Ahmet amca kimdi? Ben bu sorular ile nasıl uyuyacağım diye düşünürken bir yandan da kahvemi yudumluyordum. Soğuyunca bir şeye benzemiyor Türk Kahvesi. Bir yandan aklımda dolaşan birbirleriyle ilk sorulma kavgası eden soruları düşünüyor bir yandan da kahvemi yudumluyordum. Adımı duymamla birlikte kafamı kaldırıp Seda'ya baktım.

"Buse?"

"Seda."

"Nabıyorsun bu saatte?"

"Yeni geldim ve kafamı dağıtmak istedim."

"Peki tamam."

"Sen benim yüzümden mi uyandın yoksa?"

"Hayır canım. Susamışım ve su almak için kalktım. Ama sen iyi değilsin galiba. Moralin bozuk sanki."

"Aşkım yarın sabah daha detaylı konuşalım olur mu? Ben anlatırken sabah olur. "

"Anlaşılan haberler kötü hem suratındaki asıklıktanda belli."

"Tamam Seda. Lütfen yarın konuşalım."

"Tamam yarın konuşuruz ama hemen benimle birlikte odana gidiyorsun."

"Seda yapma şunu. Azıcık düşünmem lazım."

"Aşkım yapma şöyle yorgun kafayla vücutla nasıl düşünmeyi düşünüyorsun?"

"Aslında haklısın. Tamam kalkıyorum ama birlikte yatalım mı? Sana ihtiyacım var ve moralim çok bozuk."

"Tamam bebeğim kimin odasında yatalım?"

"Farketmez aşkım."

"Tamam o zaman gel benim odamda yatalım. Hem benim yatağım açık seninkini açmakla uğraşmayalım."

"Tamam pijamalarımı alıp geliyorum."

"Gerek yok gel ben veririm."

Seda kuralcı bir kişiliğe sahip olduğu için bu saatte ayakta olamazdık. Tabiki istisnalar dışında. Şuanda ben nasıl uyabilirim ki. Kafamda binlerce.soruyla ve onların kavgasıyla. Peki neden böyle bir şey yaptılar? Diye düşünmeye başlamıştım ki Seda'nın sesi ile bu düşüncelerden sıyrıldım.

"Al canım sen ayıcıklı pembe pijamalarımı beğenirsin. Bunları giy belki birazda olsa mutluluk hormonu salgılarsın."

"Teşekkürler benim canım arkadaşım."

Diyerek pijamaları üstüme geçirdim. Seda ayakta daha ne kadar duracağımı sorunca yatağa yattım. Önde yatardım. Arkada yatmayı sevmezdim hep ama bu gece moralim bozuk daha doğrusu alt üst olduğu için önde yatmam tehlikeliydi. Seda'da bu yüzden beni arkaya geçirdi.

TÜRKÇE ÖĞRETMENİM(#Wattys2018) Ara VerildiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin