Çocuk resmen ''Benimki'' dedi oraya yazılmış yani ''Benimki'' diye. Gördüm mesajı ben tabi kaldım öyle salak gibi. Ya aslında neden şaşırdım bilmiyorum ama ben çok çabuk beklenti içine girerim o yüzden olsa gerek yoksa hoşlanma falan tek gecede nasıl olsun. Bunun yanında bir de eksiklik falan var. Ben sürekli ilişkileri olan bir insanım. Yeni çıkmışsın zaten uzun bir ilişkiden ne bu erkek arama merakın, nereden geliyor? dediğinizi duyar gibiyim ama dediğim gibi benim babamla hiç iyi ilişkim olmadı öyle çat diye yüzüstü de bırakılınca birini arama çabası içine girdim kısaca.
Neyse ben mesajın etkisinden çıkmak için bıraktım telefonu uyumaya çalışıyorum ama nafile, uyuyamıyorum. Zaten sabah olmuş, öğleden sonra Miray diye bir arkadaşımla görüşücem, dedim en iyisi uyumayayım saçımı yapayım. Serdim sofra bezini aldım aynayı karşıma başladım düzleştirmeye. Bizim evde saç yaparken altına sofra bezi veya herhangi bir şey serilmeden saç yapılırsa annem bıçakla kovalar. Çünkü yerden saçları o topluyormuş hep. Titizlik hastası kadın o yüzden. Kafamı dağıtmak için saç yapayım dedim ama düşünmeden edemiyorum.Telefonu aldım elime mesaja cevap yazdım ''Seninkini toplamakta kolay gelsin o zaman sana dfkljglfk'' Resmen böyle yolladım mesajı sonunda bir de randomla. Mesaj gelmesini beklemiyorum zaten sabahın o saatinde koydum telefonu döndüm önüme. Mesajı yazdım rahatladım, o rahatlıkla saçımı falan yapmaya dalmışım telefon da seslideydi mesaj sesi öttü. Düzleştiriciyi düşürdüm elimden heyecandan. Hemen dizlerimin üstünde emekleyerek koyduğum yerden aldım telefonu. Daha mesajı yazalı 15 dakika zor oldu uyumadın mı sen allahsız? diye düşünmeden edemedim tabi ki. ''Benim ki dediğim Ali diye bir arkadaş ya lghj'' yazmış. Mesaja mı sevineyim, neden bu mesaja bu kadar sevindiğimi mi düşüneyim, Ali'nin kim olduğunu mu? gibi düşüncelerde boğulurken bir mesaj daha geldi ''Çocukluk arkadaşım olduğundan hiç ayrılmayız onunla hatta bizimle evli misiniz diye dalga bile geçerler dflkbglfj'' yazdı. Baktım bu baya baya yürüdüm sandı yapıştırdım cevabı ''O kadar açıklamana gerek yoktu anladım dskfjg''. Bir an çok mu ciddi oldu diye şeyaptım ama sonra dedim neyse, benim ki yazıp öyle salak gibi bırakmak değil hak ettin sen bunu.
Ben öyle yazınca çocuk cevap vermedi tabi doğal olarak ama görüldü de yapmadı. Ondan mesaj beklerken ben saçımı yaptım, annemlere kahvaltı hazırladım, 2 bölüm dizi bile izledim. Saat öğlene gelirken üstümü giyinmeye başladım. Ben kahvaltı yapmadım çünkü orucum. Yazın ortasında oruç halde ve sıfır uykuyla bilin bakalım kim arkadaşıyla buluşacak, tabi ki de ben!
Yürüyerek Miraylara geldim,bu sıcakta yürüdüm be. İçeri girer girmez bir şey yer misinler başladı. Orucum falan atlattık o evreyi odaya geçtik. Başladı gıybet dakikaları tabi. Önce ben sordum her zaman ki gibi Nasılsın kankacım? Ters giden bir şeyler var mı? Biriyle bir şeyin var mı? gibi iki kankanın birbirine soracağı klasik soruları sordum işte. Miray soğuk bir kızdır ve insanlarla aynı ortamda çok bulunmama, fazla iletişim kuramama gibi fobileri var. Yakın olduğu bir kaç insanla çok az görüşür. Burdan anlaşılacağı üzere yakın arkadaşlarından biri benim. Kıvırcık siyah saçlı ve hemen hemen benimle aynı boyda. Kilo olarakta aynı sayılırız sadece benden biraz şişman. Kaşları baya kalın ve gözleri de siyah renkte. Gözlükte kullanıyor ama sevimli bir tip bence.
Soruların sorulma sırası bana geldi. Bende durur muyum? Tabi ki hayır! Miray Yiğitle benim ortak arkadaşımız. Ona anlatırsam her şeyi dolaylı yoldan Yiğit'e de anlatmış olacağımdan döküldüm hemen. ''Kanka işte kimse yoktu hayatımda ama dün gece Göktan Dağlıoğlu diye bir çocuk mesaj attı baya iyi konuştuk yani..'' diyerek anlattım. Sinir olduğum kısımları anlatmıyorum kendi kuruntum bana yeter de artar bile bide başkasının gaza getirmesiyle uğraşamam. ''Bak işte çocuk bu...'' telefondan girdim çocuğun face sayfasına. Gösterdim ortada ki diye. Bir kişiyle konuşmaya başlamadan önce tip olarak yakın arkadaş testinden geçmesi gerek kısmını da başarıyla tamamladı Göktancım. Öyle olunca haliyle gözümde biraz daha kıymete bindi. Zaten Miray bunu da az çok tanıyormuş. ''Muhabbetim yok sadece ailesinden biliyorum adamlar şehrin en zenginleri arasında fabrikaları var kızım'' dedi. Kısa süreli bir şok geçirdikten sonra kendime gelince tepkim '' O zaman ben direk evleniyorum bununla'' oldu.
O kadar dedikodudan sonra biraz çıkalım gezelim çarşı da dedik bunun üstüne Miray hazırlanmaya gitti. O hazırlanırken babam aradı ''Kızım eve geç kalma akşamüstü Antalya'ya teyzenlere gideceğiz.'' dedi. ''Tamam 5 gibi gelirim'' dedim ve telefonu kapattım. Ben telefonda inteenette dolaşırken -bunlar hep sosyal medya bağımlılığı- Miray da hazırlanıp geldi çıktık dışarı. Evleri çarşıya yakın olduğu için çok yürümek zorunda kalmadık allahtan.
Ben tüm gün mesaj bekledim ama beklenen mesaj hala gelmedi. Sabah uyudu çocuk daha uyuyordur diyerek çok düşünmemeye çalıştım ama bir yandan da umuyorum ki inşallah o da dışarıdadır da denk geliriz diye. O kadar süslendim falan boşa gitmesin dimi. Biz 1-2 saat boyunca çarşıdaydık. Kafe kafe gezdik,mağazalara falan girip bir kaç bayramlık baktık. Saat 4 buçuğa gelirken Miray'a ''Ben yavaştan eve gideyim kanka 5 gibi yola çıkıcaz ya'' dedim. ''Keşke az daha gezseydik ya bir şekilde illa ki görürdün'' dedi. Çok umursamıyormuş gibi gözükmek için ''Aman boşver okulda görürüm zaten'' dedim. Çarşıdan bizim eve doğru yavaş yavaş yürüyoruz karşıdan motorla gelen iki kişi gördüm. Biri resmen Göktan'a benziyor. Miyopum ben tabi tam ayırt edemiyorum. Tam gelen o mu diye sormak için Miray'a döndüm o da aynı anda bana döndü ''Kanka! Göktan bu selam ver çabuuk!'' diye. Elim ayağıma dolaştı bir an. Görmeyi hiç beklemiyordum çünkü. Ne yapayım kararsızlığındayken motoru benim üstüme doğru sürdüler. Duracaklar sanırım o da beni gördü diye düşünüp el salladım bir de salak gibi sırıtıyorum. Bilin bakalım ne oldu? Hiç tepki vermeden yanımdan geçti gitti çocuk ya. Resmen görmemiş gibi kafayı çevirdi. Sen kimsin bana kafanı çeviriyorsun?? İşte her şey benim için o zaman başladı ''Bu çocuk sana aşık olacak İdil! Başka şansı yok!''.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Hikayem Var!
Fiksi RemajaÖncellikle kim olduğumla başlamam gerekiyor sanırım ama burayı es geçiyorum. Bu hikaye tamamen beni anlatıyor. Her bir cümlesi her bir bölümü benim hayatımdan yazılacak. Benim hatalarımı, yaptığım seçimleri ve hayatımın aşkını okuyacaksınız. Bazen...