Michael: (yeni laciverte boyattığı saçların selfie sini yollar)
Kathy: Gerçekten mi?! Lacivert saç mı?!
Michael: Ne o beğenemedin mi prenses.
Kathy: Hayır güzel.
Michael: Bu akşam.
Kathy: Emin değilim.
Michael: Neden??
Kathy: Beni görmeni istemiyorum.
Michael: Seni zaten daha önce gördüm.
Kathy: Evet sonra unuttun!
Michael: Kar maskesi tak.
Kathy: Bunu düşünebilirim (göz kırpan emoji).
Michael: Düşün.
Kathy saat tam sekizde evden çıkıyordu ama bir planı vardı. Arkadaşı Zoey'i de alıcaktı yanına. Ve onun gidip almasını isteyecekti. Zaten Zoey Kathy'nin en yakın arkadaşlarından biri olduğundan yargılamayacağından emindi. Dışarıya baktı, Chicago'daki sıradan soğuk bir akşamdı. Saat tam 8:20'de Zoey gelince çıktılar. Zaten Hayvanat Bahçesi 20 dakika yürüme mesafesindeydi. O yüzden tam vaktinde yetişmişlerdi. Oraya vardıklarında aniden durdu ve Zoey'e şurda bir paket olduğunu ona getirebilir mi diye sordu. Paket gelince içindekini açmadı ama bu ne bir zarftı ne bir kutu. Salladığında bir çok şeyin oynadığını hissediyordu.