Mafyam (Askıda)

7.@katil@

Bölüm geç geldi Üzgünüm sınav haftasindayız ve ben kulaklarımı deldirdim. Neden bilmiyorum inanılmaz ağrı ve acı var. Serviste orada burada yazmaya çalışıyorum beni affedin
Gözlerimi bacağımda ki sızıyla araladım. Yumuşak bir yerde yatıyordum. yavaş yavaş kendime geliyordum. Bir yatakta yatıyordum. Yatak kıpkırmızı olmuştu Eşofmanımın paçası gibi. Hemen Eşofmanın paçasını sıyırdım. Bacağım sargıdaydı. Ayağa kalktım. Üstüne basabiliyordum. Biraz sızlıyordu. Kapıyı açıp kolidora çıktım.

" kimse yok mu? " boş Kolidorda sesim yankılanıyordu.

" Buradayım. " kaya'nın sesiydi bu. Korksamda sese doğru ilerledim. Bir koltukta oturmuş elindeki kristal bardaktan muhtemelen içki içiyordu. " iyi misin? "

" bilmiyorum. " dedim karşısında ki koltuğa otururken. Eliyle yanına gelmemi işaret edince çekinerek yanına oturdum. Korkuyorum.

" Yenge. " içeri giren adama baktım. Yenge de neydi. " bunlar senin. " dedi kucağıma kocaman bir kutu bırakırken.

" akşam giymen için. " dedi Kaya. Kaya'ya döndüm. Bir açıklama bekliyordum. Kutuyu açtığımda toz pembe bir elbise vardı. "Kutlamaya katılacağımızı söylemiştim. " Kaya Selime döndü. " düzgün bir şey aldın değil mi. " selim başını olumlu anlamda salladı.

" ayağım böyleyken mi? " biraz şirin görünmek için Dudağımı büzüp Kirpiklerimi hızlı hızlı kırptım.

" şirin görünmen oraya gitmemizi yada ceza almanı engellemeyecek. " elbiseyi kutudan çıkardım. Yere attım. " her şeyin bir karşılığı vardır. "Kaya elbiseyi baktıktan sonra bana döndü. " ödül ve ceza."

" hayat felsefen falan mı bu? " sinirlenmiştim. Beni zorla tuttuğu yetmiyormuş gibi kafasında kurduğu aptal şeylerle beni cezalandırmayı düşünüyordu. Başka..?

" öyle de denebilir. " sorularımı cevaplaması hoşuma gitmişti. " böyle giderse sen sadece ceza alacaksın. " elimdeki elbise kutusunu yere fırlattım. Bir anda ayağa kalktı. Asla geri gitmedim. Aksine tam gaz giden bir arabadaydım ve duvara toslamam an meselesiydi. "Ne senle o kutlamaya gelirim, ne de o elbiseyi giyerim."

Sakin bir şekilde kulağıma eğildi. "O elbiseyi sana zevkle giydiririm." Sinirden kulaklarımdan alevler çıkıyordu. Böyle bir şeyi nasıl söyleyebilirdi.

" Senin takımını getirmişler. " bana yenge diyen çocuk demişti bunu. Kaya getirmesini söyleyince evden çıktı. Geldiğinde elinde takım elbise vardı. Koltuğun üzerine bıraktı.

" sen kimsin? " dedim gereksiz bir soruydu.

" ben Selim. " dedi bana elini uzatırken. "Kaya'nın en yakın arkadaşı ve ortağıyım. " bir şeyler öğrenebileceğim tek kişi olmalıydı. Belki Kaya'nın yanlış yaptığını fark eder ve bana yardım ederdi. Hayallerrr...

" işiniz ne üzerine? " derken elini sıktım. Bir anda ikiside gerildi. Selim Kaya'nın aksine boşboğazdı.

" karanlı..." Kaya öksürünce selim durdu. " ithalat ihracat üzerine şirketler zinciri gibi bir şeydi. Tabi yıkılıp otopark olmadıysa. "

" neden işe gitmiyorsunuz. " Kaya Selime öldürücü bakışlar atıyordu. Selim pot kırdığını fark etmişti. Yalnız kalsam bana şirketin sırlarını bile verebilecek bir potansiyeli varmış gibiydi.

" çok soru sordun git üstünü giyin. " dedi Kaya. uflayarak elbiseyi aldım ve çıktığım odaya girdim. Üstündekileri çıkarıp elbiseyi giydim. Dizimin bir karış üstündeydi. Pileli bir eteği ve belinde de kemer görevinde ince bir ip vardı. Göğüs dekoltesi olmasına şaşırdım. Bütün gün bu eşofmanla gezmiştim çünkü.