İki erkekle bir gün

18 2 0
                                    

Sadece bir saat uyumuştum, keşke akşam kalksaydım. Şimdi gezmek falan isteyecekler ama onları şaşırtarak ben diyebilirim. Aşağıya indiğimde
"Beni gezdirecek biri var mı?"
Diye bağırdım.
Cameron
"Benim işlerim var."
"İyi o zmn Justin'e söylerim." Dedikten sonra birden karşıma çıktı hayalet gibi hep karşıma çıkıyordu.
"Buyrun Justin emrinizde."
"Justin biraz da olsa vaktin varsa beni gezdirir misin?"
"Sana her zaman vaktim var güzellik." İçimden yavaş ol derken
Cameron
"Vazgeçtim işim falan yok geliyorum."
"Noldu da fikrin değişti?"
Kulağıma fısıldayarak
"Seni kardeşim gibi sapık biriyle bırakamam sadece senin gibi bir ufaklığa bakmak zorundayım."
Bende yine sinirlendim ve
"Bizi yanlız bıraksan daha iyi banada bakmak zorunda değilsin!"
Sinirlendiğini gözlerinden anlamıştım ama ikinci günden beni kıskanıyor olamazdı.
"İyi kalın tek başınıza." Diyip kapıyı çarpıp çıktı. O sırada Justin bana bakıyordu.
"Biz şimdi tek kaldık dimi."
"Justin beni delirtme ben gidiyorum."
"Delirince bile güzelsin güzellik yoksa ufaklık mı demeliydim?"
"Beni rahat bırak ya ben dışarıya çıkıyorum. " diyip kapıyı çekip çıktım. Nereye gideceğimi bilmeden sadece yürüyordum ve karşıma birden Austin çıktı.
"Tek başına gezmen biraz tuhaf yoksa seni tek mi bıraktılar?"
"Hayır yanlız kalmak istedim beni yanlız bırakır mısın?"
"İyi o zaman tek kal ve kaybol."
"Off tamam kal ikinci günden kaybolmak istemiyorum."
"Tamam güzellik nereye gidelim?"
"Beni sessiz ve sakin bir yere götür."
Arabasının oraya geldik ve bindik ikimizde konuşmuyorduk. İçimden bugün iki erkekle geçireceğim bir gün sanıyordum ama yanılmışım. Aslında Cameron'a böyle bağırmamam lazımdı ama ikinci günden sinirimi bozmaya başarmıştı. Geldiğimiz yer dağ gibi bir yerdi ordan denize bakıyordu. Austin
"Biraz konuşmak ister misin? kötü gözüküyorsun."
"Austin sen iyi birisin Cameron sana neden böyle davranıyor?"
"Boşver bana nasıl davrandığını anlat sana noldu güzellik seni sinir eden veya üzen ne?"
"Tamam anlatacağım Cameron durmadan bana ailesinin zoruyla katlandığını söylüyor ve ufaklık diyip duruyor."
"Bu muydu seni üzen o sana değer veriyordur bu yüzden de bahaneler uyduruyor."
Birazda olsa sevinmiştim. Austin derin bir sessizlikten sonra
"Bak burası senin moralini daha çok bozacaktır, bu yüzden daha eğlenceli bir yere gidelim."
Biraz düşündükten sonra kafamı olumlu bir şekilde salladım o sırada telefonum çalıyordu yabancı bir numaraydı. Telefonu açtım ve
"Nerdesin sen? Nereye gittin hemen söylüyorsun gelip seni alacağım. Justin'le bırakmakta şüphe duyarken kimlesin?"
Sesinden Cameron olduğunu anladım.
"Sanane geç gelirim eve beni beklemeyin. Zaten Edward ve Vannessa üç gün boyunca yok, sorun olmaz hem sen bana karışamazsın."
Sinirli bir şekilde konuşmaya devam ediyordu.
"Hemen bana nerde olduğunu söylüyorsun. " bende telefonu yüzüne kapatıp sessize aldım. Austin bana meraklı bir şekilde bakıyordu, bir şey dememi bekliyordu.
"Cameron aradı." Dedim ve yine ortama sessizlik çökmüştü. Bende sessizliği bozarak
"Beni eve en geç ne zaman götürebilirsin."
"Gece iki iyi mi?"
"Süper de nereye gideceğimize bağlı. "
"Bara gidicez."
"Ne bara mı? Tamam herneyse gidelim."
Aslında içimde biraz korku vardı Austin iyi biriydi ama beni nasıl bir yere götüreceğini bilemezdim. Cameron durmadan arıyordu, ama hiç birine cevap vermedim. O kadar çok hayallere dalmışım ki geldiğimizi bile farketmedim, geldiğimiz yer fena değildi. Beni rahatsız edecek davranışlar yapan kişiler yoktu, içeri girdiğimiz de ortam sessizdi ve Austin fazla içiyordu bende ilk defa içmeme rağmen fazla içtiğimi söyleyebilirim. Sırf o Cameron yüzünden onu niye düşünüyorum bilmiyorum ama yine düşündüğümden içiyordum fazla, Austin o kadar içmesine rağmen sarhoş olmamıştı, ama ben çok kötüydüm. Saat gece üçtü Austin
"Çok geç oldu gidelim."
"Bence daha geç gidebiliriz."
Bana kızdı ve
"Sırf Cameron yüzünden bu hale geldin ben seni kafa dağıt diye getirdim ama sen onu aklından çıkaramıyorsun!"
"Alakası yok ben onu düşünmüyorum." Kolumdan tutarak beni arabaya sürükledi ama o kadar hızlı bir şekilde oturtayım derken resmen beni koltuğa fırlattı, kafam çok acımıstı, elimi kafama götürdüğümde kafam kanıyordu. Oda kafamın kanadığını farketti.
"Selin iyi misin? Sinirime hakim olamadım özür dilerim." Bende sinirli ve sarhoş ne dedigimi bilmeden
"Sırf camerona sinirlisin diye benden çıkaramazsın." diyip çantamı alıp yürümeye başladım o da olduğu yerde dikiliyordu. Nereye gideceğimi bilmeden sadece yürüyordum o anda karşımda Cameron'u görünce şok oldum. Bana sinirliydi.
"Ah baş belası şimdi sana bir şey sormıycam ama yarın hesap sorucam sana."
Diyip beni kucağına aldı. Ben yine şok olmuştum.
"Nerde olduğumu nerden öğrendin?"
"Austin'i aradım seni merak etmemi söyledi am o çocuklayken merak etmem normal. Ilk defa içtin galiba çok sarhoşsun."dedi ama onu kollarında uyuya kaldim.

Ah HayellerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin