Uyandığımda saat gece üç olmasına lazımdı, başım çok ağrıyordu o salak Austin yüzünden ama sarhoş ve sinirliydi bunu yapması normal gibi bir şey. Heryer karanlıktı ve hiç ses yoktu, uykumda açılmıştı. Bu yüzden aşağıya izlemeye karar verdim, aşağıya indiğimde Justin oturuyordu ama hiç bir şey yapmıyordu sadece etrafa bakınıyordu. Beni görünce salak salak tepkiler yada aptalca konuşmamıştı, bu tuhafıma gitmişti. Öyle tuhaf bakıyordu ki bakışlarından doğrusu bir şey anlayamadım. Yanına sessizce gidip oturdum. Justin:
"Niye bana sarıldın? Normalde de benden nefret edersin."
"Justin senden nefret ettiğim falan yok sadece bazen sinirimi bozuyorsun ve sarılma olayına gelirsek o an çok sinirlenmiştim kafam çok karısıktı ve kendimi yanlız hissediyordum, sarılcak birine ihtiyacım vardı sadece."
"Anladım, normalde öyle senin gözünde salak gözüksem de öyle biri değilimdir, doğru söylemek gerekirse sende beni etkileyen bir şey var ama çözemiyorum."
Hiç bir şey diyemedim, ne diyebilirdim ki? ama Justin'i düşünecek gerçekten halim yoktu, kafam acayip karısık onu da düsünürsem daha çok karışacaktı.
"İyi geceler Justin, kafam çok karışık biraz uyuyacağım."
"İyi geceler güzellik yanlız hissedersen ben burdayım." dedi ama dediğine karşılık vermeden yukarı çıkıp odamın kapısını kitledim. Hiç uykum yoktu, ben de Nilsu'yu aramaya karar verdim.
"Alo Nilsu, canım arkadasım seni çok özledim."
"İnsafsız insan bir arar hiç mi aklında yokuz, bizde seni çok özledik."
"Gerçekten burası çok karısık be Nilsu sizi aramaya bile vaktim yok."
"Noldu ki? Nasıl karısık? Hemen anlat."
"Sana kısa bir özetle anlatayım, tuhaf duygular icindeyim Cameron var beni hep sinir edecek, üzecek şeyler söylüyo, Austin var onu anlamaya çalışıyorum, Justin var benden hoşlanıyo gibi bir şey, kısaca olaylar karısık be kanka."
Nilsu gülerek hatta gülerek değil anırarak
"Bu ne lan Berbuda Şeytan Üçgeni gibi."
Bende gülerek cevap verdim
"Öyle işte orası nasıl?"
"Ferhat ve Nilay sevgili oldular , Umut seni soruyo durmadan öyle."
"Oha Ferhat sonunda söyledi demek ki benim gitmem yaradı he, Umut beni mi soruyo? Daha yeni mi geldim aklına?"
"Aman siktir et Umut'u salak o. Sen biliyodun ve bize söylemedin he Ferhat'ın Nilay'ı sevdiğini."
"Kanka sorry ama söz verdim Ferhat'a."
"Elalemin gevurları Türkçeni de bozmuş herneyse benim kapatmam lazım bizi unutma ara."
"Unutmam be kanka by." dedim ve telefonu kapattım , Nilsu'yla konuşmak iyi gelmişti. Bu saatten sonra baska yapacağım bir şey kalmadığı için uyudum.
