Ömer yatağından gözlerini kısarak uyanmıştı.Odanın penceresinden vuran ışık gözlerini açmasını engelliyordu.
Ömer işkolik bi adamdı,hayatında kimse olmasın,işi olsun yeterdi onun için..İşi ne diye sorarsanız,kardeşi saydığı Sinan'la ortak kurduğu bi ayakkabı şirketinde(Passionis'te) patron.Ömer ayakkabıları tasarlar,Sinan satım,üretim vb. işlerle uğraşır.Sinan'ın enerjisi daha cıvıl cıvıl daha genç,Ömer'in ise daha sakin daha kaba.Cıvıl cıvıl halini ise Defne çıkartacaktır.Ömer bu aşktan sonra yeniden doğmuş gibi olacak.
Ömer bugüne kadar kapılarını kapalı tutmaya çalışmış fakat bazen o kapılar istemsizce açılmıştı.Bugün karşısına asıl aşkının çıkacağından habersizdi.
Ömer yataktan çıkıp,merdivenlerden inerek mutfağa yöneldi.Mutfakta asistanı,Ezgi'yi göremeyince kuşkuya kapıldı.O an aklına Ezgi'nin istifa ettiği gelmişti.Bugün yeni asistanıyla tanışacaktı.Bu onu huzursuz etmişti bunun nedeni ise şirketteki işlerin yoğun olmasıydı..Yeni asistanı bunun altından kalkabilecek mi,Passionis'i ayakta tutabilecek mi ve en önemlisi kendisine ayak uydura bilecek mi?😁Ömer biraz huysuzdur,prensipleri vardır.
Ömer kapıdan çıkarken Sinan'ı aradı:
"Sinan,yeni asistanımı gördün mü?"Sinan:
"Evet.Ömer valla seni kıskanıcam,oğlum kızın enejisi süper!"Ömer:(Arabaya biner.Kapıyı açan şöförü Şükrü'ye "teşekkür ederim" imalı bi mimik yapar.)
"Sinan beni ilgilendiren şey enerjisi,cıvıl cıvıl olması veya güzel olması değil!Önemli olan beni en önemlisi Passionis'i ayakta tutabilecek olması.O ışık var mı?"Sinan:
"Ömer bazen böyle imalı kitaplar gibi konuşuyorsun,alttan alttan laf sokmalar falan hayır yani ayrıca ne ışığı?Kıza bakınca bi ışık görmem mi gerekiyor?Valla bi garipsin."Ömer:
"Laf falan sokmuyorum,yanlış anlıyorsun.Ayrıca garip falan değilim sadece asistanımla ilgili bilgi almak istiyorum."Sinan:
"Onu bunu bilmem kızın harika bi enerjisi var ve etrafa o harika enerjiyi saçıyor!"Ömer:
"Adı ne peki?Kızı gördüğümde affalamayayım."Sinan:
"Defne."Ömer:
"Demek Defne he.(sesini alçaltarak)Ömer'in Defne'si."Sinan:
"Ne?"Ömer:
"He,yok bi şey.Hadi ben geldim."Sinan:
"Tamam hadi gel bakalım.(Telefonu kapatır)Ahahaha,alem bu çocuk ya."
Ömer şirkette adımını basar ve içinde kontrol edemediği bir heyecan vardır.Ne yapacağını bilemez.Sanki bugün bi şeyler olacak.Asansöre biner ve tam Passionis'e gireceken bi kadınla çarpışır.Kadının elindeki kahve hem kadının hemde Ömer'in üstüne dökülür.Ömer:
"Yavaş,yavaş."Kadın:
"(Hızlı konuşarak)Ya çok özür dilerim gerçekten bilerek olmadı.Zaten kahve elimden nasıl kaydı onuda anlamadım.Ama siz iyisiniz dimi?Yani sonuçta kahve sıcaktı e ben pat diye üstünüze dökün..."Ömer:
"Tamam,tamam.Sorun değil.Asıl siz iyi misiniz?"Kadın:
"Hee.Ya bana bi şey olmaz yani tabi biraz canım yandı ama iyiyim,teşekkür ederim."Ömer kadından etkilendiğini farkeder,hızlı hızlı konuşması,saçmalaması,metrelerce uzaklıktan farkedilen güzelliği,enerjisi..Ömer:
"Iıı.Burada mı,Passionis'te mi çalışıyorsunuz?"Kadın:
"Ya aslında evet ama aynı zamanda hayır.Iı yani yeni başladım ay başlayacağım."Ömer:
"He,sen Defne olmalısın.Doğru muyum?"Defne şaşırarak:
"Doğrusun,doğrusunda sen adımı nereden biliyorsun?"Ömer:
"Hım.Ben Ömer İplikçi.Asistanım oluyorsun."Defne:
"Ayyh."Ömer:
"N'oldu?"Defne:
"Ya ben şimdi sizin üstünüze kahve hemde sıcak kahve döktüm."Ömer:
"Yani?"Defne:
"Yani,patronumun üstüne kahve döktüm."Ömer kendini Defne'ye o kadar çok kaptırmıştır ki kahvenin acısını unutmuş,bu akıntıya yenik düşmüştü.Buda hoşuna gitmişti.Ömer:
"Hee.O mesela,insanlık hali..(Elini Defne'nin omzuna koyarak)Takma sende,olur böyle.(Mırıldanarak)Zaten bu güzele nasıl kızılır ki?"Defne:
"Anlamadım?"Ömer:
"Iıı yok bi şey.İçeri geçelim istersen."Defne:
"Geçelim geçelimde siz iyisiniz dimi?"Ömer:
"(gülerek)İyiyim,iyiyim.Hadi geçelim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonsuzluğun Resmi...∞
RomanceYeşilçam misali..Asistan&patron ilişkisi..Ömer ve Defne'nin sürükleyici hikayesi..Karşılarına engeller çıkacak ve bunları aşklarıyla yenecekler..❤️Ben zevkle yazdım,yazıyorum sizinde zevkle okumanız dileğiyle...✏️