Sonsuzluğun Resmi...∞

16.Bölüm:Teselli

*sabah olur.🌞
Ömer uyanır.Elini yüzünü yıkar,aşağıya iner.Halsiz ve bitkindir.Passionis,onun için tarif edilemezdir.Passionis'e verdiği emek,çizdiği onlarca çizim,üstünden geldikleri sorunlar,tuzaklar,savaşlar ve barışlar...Bu durum Ömer'i derinden yaralamıştır.
Ömer mutfağa geçer,kahvesini yapar.O sırada Defne gelir.
Defne "Ay Ömer uyandı mı acaba?"dedikten sonra mutfağa doğru ilerler.
Defne mırıldanarak "Uyanmış."
Ömer "Anlamadım?"
Defne "Hı?Yok bi şey."kahvaltıyı hazırlamaya başlarken aynı zamanda Ömer'e iyi olup olmadığını sorar,"İyi misin yani nasıl hissediyorsun?"
Ömer  biraz düşünür,sakin ve sessiz bir ses tonuyla "Garip,bitkin,yorgun ve karışık."
Defne "Passionis senin kuruluşundu,yeniden doğuşundu.E tabi doğal olarak Passionis olmazsa toparlayamazsın,toparlasan bile zor toparlarsın."
Ömer "Aynen öyle ama bunu kimseye anlatamıyorum işte."
Defne "Anlatma.Yani dilediğin gibi yaşa onlarda anlayacaklardır."
Ömer "Defne,iyki varsın."
Defne tebessüm eder,"Sende iyki varsın.Hadi sen kahveni iç bende kahvaltıyı hazırlayayım."
Ömer "Yok,kahvaltı etmicem.Kahve yeter bana."
Defne "Kahvaltısız olmaz ki."
Ömer "Olur olur hemde çok güzel olur.Hem şirkette bi şeyler atıştırırım ben."
Defne "Öyle atıştırmakla olmuyor bu işler Ömer Bey!"
Ömer,Defne'nin ellerini tutar "Sevgilim hem bak zaten sen o güzel ellerini yorma.Ben bi şeyler atıştırırım."
Defne "Niye yorulacakmış ellerim canım.İnat etme işte kahvaltıyı burada yap."
Ömer,Defne'nin ellerini öper "Bi'tanem bu konuyu kapatsak.Hem ayrıca inat eden ben değil sensin."
Defne "A-a yok artık!"
Ömer "Öyle tabi."
Defne "Tamam ya.Sen bi şeyler atıştırırsın o zaman."
Ömer "Oh be!He şöyle."
Defne,Ömer'i mıncıklar;"Hadi çıkalım."
Ömer "Ya seninle işimiz var ama he.Ah!Acıdı."
Defne "Ee n'apalım bizde sevgiliyle dalga geçilmez demiştik bi ara.Kurallar çiğnenebiliyor demek ki.Tabi arada."
Ömer "Madem çiğnenebiliyor öyle olsun o zaman.Bende artık ona göre davranırım."
Defne içine çekerek ve umursamayarak "Davran,davran."
Ömer güler bi süre Defne'yi izledikten sonra,"E hadi çıkalım madem."Kapıyı işaret ederek "Buyrun."
Defne "Teşekkürler."
Beraber evden çıkarlar.
〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰
Sinan ve Alya şirkette girerler.
Sinan,Nazlıcan'a Passionis'in durumunun iyi olup olmadığını sorar;"Nasıl gidiyor?Toparlayabildik mi?"
Nazlıcan "Malesef Sinan Bey.Ropörtajı sildirdik ama bilgiyi alan almış.Gün geçtikçe banka hesabımızdan dahada çok para çekiliyor."
Sinan "B-banka hesabı mı?"
Nazlıcan "Evet bilmiyor muydunuz?"
Sinan "Bi dakika Yasemin banka hesabımızıda mı söylemiş?"
Nazlıcan "Evet."
Sinan "Ya bankaya arasanıza,aklınız nerede?Ara ve durumu anlat,anlayışla karşılayacaklardır."
Nazlıcan "Tamam Sinan Bey."
Sinan "Ara o zaman Nazlıcan,tamam deme.Ayrıca Ömer geldiğinde söyle odama gelsin."
Nazlıcan bankanın telefon numarasını çevirirken "Nasıl isterseniz Sinan Bey."
〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰
Defne ve Ömer arabada,şirkette gidiyorlardır.
Defne "Acaba kurtulduk mu?"Ömer,Defne'ye 'anlamadığını' simgeleyen bi bakış atar.Defne sözüne devam eder "Yani Passionis batmaktan kurtuldu mu?"
Ömer "Hee."Ömer biraz duraksar "O işler o kadar kolay değil Defne.Yani şirketi batırmak kolaydır ama onu batırdıktan sonra o şirketti toparlamak...Dünyanın en zor şeyi diyebilirim;kendine güvenmem,hiç bi şekilde pes etmemen."Defne'ye bakarak "Yanında hep birinin olması;seni taşıyabilecek,seni mutlu edebilecek,ve hep yanında olabilecek biri olmalı."Ömer biraz utanarak ve Defne'yi şımartarak "Senin gibi mesela."Defne gözlerini büyütünce Ömer "Yani örnek,anladın dimi?"
Defne şımararak "Tabi canım anladım."Defne biraz duraksadıktan sonra "Yani Passionis o kadar kolay toparlanmaz mı diyorsun?"
Ömer "Yani Passionis benim hayatım.Bilmiyorum o olmazsa ne yaparım,ne ederim?"
Defne,Ömer'in elini tutarak "Ben burdayım,hep yanındayım."
Ömer,Defne'nin elini öper.
Defne "A peki Yasemin Hanım beni tehdit ettiler demişti.Ona ne diyorsun?"
Ömer "Bilmiyorum ki Defne,kafam allak bullak."
Defne "Sende haklısın tabi."
Defne,Ömer'in yanağıyla dudağının arasındaki yere sevimli ve sıcak bir öpücük kondurur,şirkette girerler.
〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰
Koray "Hiii,ay Nöro'm neler oluyor neler?Kız anlatsam inanmazsın."
Neriman "Ay biliyorum,Necmi anlattı.Neyse sen onu boşver n'apıyorsun tatlım?"
Koray "Ay kız n'apim sen n'apıyorsun?"
Neriman "Seninle konuşuyorum ya Koriş."
Koray "Ay,ay tabi doğru diyorsun."
〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰
Defne ve Ömer şirkette varır.İçeri girer girmez herkes etraflarında toplanır.
Ömer şaşkın bi şekilde "N'oluyor arkadaşlar?"
Herkes bi ağızdan "Ne mi oluyor?Şirket batıyor!"
Ömer "Siz baya baya çalışmışsınız bu lafa."
Herkes bi ağızdan "Ne alakası var Ömer Bey?"
Ömer geçiştirerek "E tama öyle olsun madem."Ömer biraz duraksadıktan sonra "Arkadaşlar;Passionis için en iyisini yapmaya çalışıyoruz,en doğru kararı almaya çalışıyoruz."
Sinan odasında çıkarak yanlarına gelir "Ben çalışıyorum.Sabahtan beri yoksun Ömer.Ben yedi buçukta şirkette geliyorum maşallah sen dokuzda!"
Ömer,Sinan'ı yokmuş gibi davranarak "Bu yüzden sizin yapmanız gereken tek şey beklemek ve eğer yapmanız gereken bi şey varsa yapmak,onun üzerinde çalışmak."
Herkes bi ağızdan "Tamam Ömer Bey."
Ömer "Yok yok siz baya baya ezberlemişsiniz bu replikleri."
Herkes bi ağızdan "Ömer Bey ne alakası var?!"
Ömer "Çok alakası var.Neyse ben odamdayım.Hadi Defne."
Defne "Geldiim."
Defne,Ömer'in odasına geçer.Tam kapıyı kapattığında içeri bi adam girer,çok havalı ve çok yakışıklıdır.
Nazlıcan "Buyrun?"
Adam "A merhaba.Ben Defne'ye gelmiştim."
Nazlıcan "Tabi kim geldi diyeyim?"
Adam "Çağatay,Çağatay geldi diyin."
Nazlıcan "Tamam biraz bekleticem sizi."
Çağatay "Tamamdır sorun değil."
Nazlıcan,Defne'yi arar.O sırada Defne programın üstünden geçiyordur.Ömer ise Defne'nin büyüsüne kapılmış hayran hayran onu izliyordur.
Defne "Telefon."telefonu açar "Efendim Nazlıcan?"
Nazlıcan "Defne,seni Çağatay diye biri bekliyor,burada."
Defne afallayarak "Çağatay mı?N-ne istiyormuş peki?"
Ömer mırıldanarak "Heh,bide Çağatay'ımız eksikti.Gelsin o da gelsin.Tamda zamanını buldu."
Nazlıcan "Bilmiyorum ki."
Defne "Ay sorsana Nazlıcan."
Nazlıcan "Tamam bekleticem biraz seni.Iı Çağatay Bey,Defne sizin neden geldiğinizi soruyor."
Çağatay "Özel,özel."
Nazlıcan "Alo Defne,özel diyor."
Defne gözlerini büyüterek;kısık,sakin,endişeli ve masum bi ses tonuyla "Özel mi?"
Nazlıcan "Hı-hı evet."
Defne "I-ı tamam ben odama geçiyorum sende odama yolla."
Nazlıcan "Tamamdır Defne."Telefonu kapatırlar."Çağatay Bey,Defne sizi odasında bekliyor."
Çağatay "Tamam.Odası,odası nerede?"
Nazlıcan,Defne'nin odasını göstererek "Şu tarafta."
Çağatay o mükemmel ve huzur verici gülüşüyle "Tamam.Teşekkürler."dedikten sonra Defne'nin odasına geçer.
Ömer "Kimmiş?"
Defne "Ya ben sana sonra anlatsam,beni bekliyor çünkü."
Ömer "Beni kıskan diyorsun yani."
Defne "Yok canım.Ben gittim."
Defne odadan çıkar.Ömer güler ve Çağatay'ı görür.Çağatay ona eliyle selam verir.Ömer'de şaşırarak karşılık verir.
Ömer "Bu muymuş Çağatay?Sıçtın Ömer!Hiç şansın yok.Vallahi bittim,bu insan mı ya?Taş,meteor,kaya!Bu ne lan böyle!Yarın spora başlıyorsun hatta bugün,bu akşam!Yani adama bak,anca."
Defne odaya girer.
Defne "Çağatay?"
Çağatay "Özledim,özlettin."
Defne "O kadar etkili oldum yani sende?"
Çağatay "Sadece bunlardan ibaret değil."
Defne "O zaman neden beni bırakıp gittin Çağatay?"
Çağatay "Defne,o olay öyle değil?"
Defne sesini yükselterek "Nasıl o zaman?Ya neden anlatamıyorsun?"O sırada Ömer,Defne'yi duyar ve onları izlemeye başlar.
Çağatay sesini yükselterek "Ya senin hayatında hiç mi anlatamayacağın şeyler olmadı?!Söylersem hayatın daha abuk bi hal alırdı ve mutsuz olurdun,benimle olurdun ama mutsuz olurdun!Ben senin mutsuz olmana dayanamıyorum anlayamıyor musun?!"sesini alçaltarak "Sana kaç kez söyledim;bu ayrılık sebebi benimle değil,bizimle alakalı ama eğer bunun nedenini söylersem toparlayamazsın."
Defne "Ne bu Çağatay?Ne olabilir?"
Çağatay ellerini Defne'nin yanaklarına getirir "Eğer buna kafanı yorarsan dünyanın en mutsuz insanı olursun.Yapma,ama bu sebebin benimle alakalı olmadığını bil.Bunu bilmen yeter."Çağatay,Defne'yi kendinde çeker.Bi eli Defne'nin belinde diğer eli Defne'nin yanağındadır.
Ömer bunu görür "N'oluyor lan?"der ve Defne'nin odasına koşar adımlarla gider...
〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰〰
*Sizce Ömer yetişecek mi yoksa onları öpüşürken mi görecek?
*Yeni karakter hakında ne düşünüyorsunuz?
*Bölümü beğendiniz mi?