Yolculuk sırasında başına hiç beklemediği şeyler gelir. Yolda karşılaştığı bir köy yağma edilmiştir içinden "bu nasıl oldu böyle düşman birliklerinin bu kadar iç bir bölgeye gelmesi imkansız kurak bir bölgede değil" Peter dostuna küçükken anlatılan vampirli-kurtadamlı hikayeleri hatırlatır ve onların yapabileceğini söyler ama genç Johannes ise bunların masal olduğunu küçük çocukları korkutmak için anlatıldığını söyler fakat içinde yine de merak ve kuşku vardır. Evlerin yandığı yağmur yağsa da alevin sönmediği bi nevî lanetli bir yerdir yıllar öncesinden kalma kuyular kanla yıkanmış,sanki bu bölge dünyanın gördüğü en büyük savaşa sahiplik etmiş gibidir. Evlerin içinden tıkırtılar gelse de Johannes kendini tutamaz ve kendini evin içine atar ve birden üstüne karanlıkta birşey atlar hınçla o şeyi üstünden atar ve hızlıca kılıcına davranıp boğazını keser. Atından gaz lambasını alır yakar ve bir de bakar ki soluk benizli sivri uzun dişli kanı akmayan bir yaratık o an anlar ki o küçüklüğündeki vampirli-kurtadamlı hikayeler masal değil de gerçektir. Arkadaşı Peter'e "doğru söyledin" demek için arkasını döner ama Peter ortada yoktur hemen dışarıya çıkar,etrafına bakar "Peter,Peter cevap ver"diye bağırır ama sadece baykuş ve başka envaî hayvan sesinden başka ses yoktur. Sonunda Peter'i bulur ama evin penceresine kafasız bir şekilde asılmış halde. Genç Johannes kafasını yemek üzeredir atına biner ve her halükar için arbaletinin yayını en sert şekilde kopacakmış gibi gerer okunu takar ve yayı sabitlerdi. Önceden sadece basit bir şövalye olmak isterken artık en büyük arzusu insanları bu lanet olası yaratıklardan korumaktı...
![](https://img.wattpad.com/cover/55048844-288-k191848.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avcı
AdventureOrta Çağ'ın karanlık ve kasvetli Avrupa'sında kendinizi genç maceraperest Johannes'in yerine koyun