1. BÖLÜM

181 5 6
                                    

İğrenç bir gün olacağına yemin edebilirim. Her günüm gibi, alıştım artık.

Neyse ben Hira. Annem ve abimle yaşıyordum. Taki o korkunç güne kadar. Arabayla eve dönüyorduk.

Yağmur yağıyordu. Önümüze kocaman bir tır çıktı. Annem frene bastı fakat araba' nın tekerleri yağmur yağdığı için kaydı.

Annem arka koltuğa geçip bizim kemerlerimizi çözdü ve bizi arabadan itti. Abimle ben birkaç çiziklerle atlattığımıza rağmen annem canını kaybetmişti...

Annem öleli tam iki ay oluyordu.Başka bir şehire taşınmakla herşeyin değişebileceğini düşündüm. Abim benden sonra gelicekti.

Villama gelmiştim. Kalıcak bir yer olarak villa almıştım. Arabamdan inip kapıya doğru yöneldim. Kapıya giden yol çeşit çeşit taşlarla dizayn edilmişti.

Duvarlar krem rengiydi çatı ise kızıl. Bahçeyi koruyan duvarlar büyük ve gri taşlardan yapılmıştı. Bahçeyi gezmeye başladım.

Beyaz bir masa ve etrafında dört beyaz sandalye gördüm. Az ilerisinde ise mavinin çeşitli tonlarından oluşan bir hamak gördüm.

Elma ve armut ağaçları bahçenin etrafını kaplıyordu. Arka bahçeye geçtim ve bir havuz gördüm. Sevindim. Gezmeye devam ettim.

Biraz ileride küçük ve şeker pembesi renginde bir salıncak gördüm. Sanki dinlenme amaçlı vardı orada. Eve bakmak için arka kapıdan girdim.

Arka kapı salona çıkıyordu. İçeri girdiğim de gözüme kırmızı bir koltuk ilişti. Üzerinde beyaz ve büyükten küçüğe döşenmiş yastıklar vardı.

Koltuğun tam karşısında duvarı asılmış bir şekilde büyük ve siyah LCD televizyon duruyordu koltuğun sağında krem rengi bir kitaplık ve üzerinde çeşit çeşit kitaplar vardı.

Kendi odama gittiğimde yatağa baktım. Mavinin her tonu vardı. Yorgan gökyüzü mavisiydi üzerinde bulut desenleri vardı. Yastıklar bulut desenliydi ve bembeyazdı.

Gardolabım siyahtı. Makyaj dolabım beyaz. Ve yatağımın yanında ki çekmeceli dolaplar kırmızıydı. Üzerinde abajür lamba duruyordu.

Arabamdan bavullarımı alıp odama çıktım. Kıyafetlerimi yerleştirip okula kaydolmak için arabama ilerledim.

Okula vardım ve müdürün odasını bulup kayıt oldum. Forma almak için bir mağazaya gittim. Arabadan inip mağazaya girdim.

Beyaz gömlek ve siyah etek aldım. Telefonuma bakarak arabama ilerliyordum. Fakat birine çarptım ve ben bir yana, telefonum bir yana uçtu.

" Önüne baksana be! "

" Ben mi? Telefon yerine yola baksan çarpışmazdık. "

" Hatayı kendinde ara bay ukala! "

" Ben mi? "

" Evet sen başka kim olacak? "

" Sen..! "

" Off be tamam özür. "

" O ne biçim özür dilemek ya? "

ZORLU HAYAT (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin