Zayn'ın ağzından
Gözlerimi açtığımda Sally bana sıkıca sarılmış bir vaziyette uyuyordu.
O uykunun derinliklerindeyken ben de onu izlemeye başladım. Sanki bir melek gibi masumluğu,saflığı hepsi apayrı birşey. Kötü şeyler yaşadı ve yaşamaya da devam ediyor bunu biliyorum. Ama hepsini unutturucam ona. O jonny pisliği de bulasamıcak. Artık kimsenin onu üzmesine izin vermicem.
Böyle düşünürken yavaşça yüzüne uzanıp minik bir öpücük kondurdum. Tam çekiliyordum ki ensemde bir baskı hissettim ve dudaklarım tekrar Sally'nin dudaklarıyla birleşmişti.
Onu öpmemle uyanmış, ensemden tutup kendisine doğru çekmişti. Hala kendisine bastırarak öpüyordu. Öpücükleri arasında hafiften kıkırdadım. Beni istediğini biliyordum. Bunu her hareketiyle belli ediyordu. Bazen ne yapıcağını şaşırıyor yanımda. Yanakları kızarıyor. Ama o kadar güzel ve tatlı oluyor ki...
Yavaşça ayrılınca Sally'e baktım. Gözlerini araladı ve dudağını yaladı.
"Günaydın" dedim burnuna parmağımla dokundurarak.
O da "günaydın" diyerek gülümsedi.
Kalkıp beraber kahvaltı hazırladık. İlk başta kızsamda Rosalie ve Christian'ın bizi burada bırakmalarını iyiki yapmışlar diyorum. Sally'yle barışmamızı onlara borçluyuz. Burası her şeyden uzakta. Sadece Sally ve ben...Sally'nin ağzından
En başlarda Rosalie'yi öldürmek istesem de iyiki böyle bir şey yapmış diyorum. Zayn bana o kadar iyi geliyor ki herşeyi onun yanında unutuyorum. İnsanın sevdiğinin yanında olması onunla zaman geçirmesi o kadar müthiş bir şey ki sanki sizin için zaman duruyormuş gibi.
"Sally"
Zayn gülümseyerek bana bakıyordu. Elindeki kahve fincanını bırakıp ona baktım.
"Yürüyüşe çıkalım mı? Ne dersin?" Gülümsedim.
"Tamam olur."Ağaçların arasından yürürken ilk başta ikimizde sessizdik ve yürürken ellerimiz birbirine değip duruyordu.
Sonra gözlerim gözlerine kenetlenmiş şekilde yürüyordum. İlk önce gülümsedi ve elimi kavradı. Bende bakıp gülümsedim ve elini sıkıca tuttum.
"Burası ve sen bana huzur veriyor." Diyerek havayı içine çekti.
Bende "Sende bana Zayn... Öyle bir zamanda karşıma çıktın ki yaşama sebebim oldun."
Gözlerim hala gözlerindeydi. Durup bana doğru döndü ve diğer elimide tuttu. Onun avuç içlerinde ellerim değilde sanki kalbim vardı. Kalbimin atışını sakinleştiremiyordum. Dudağımın kenarına küçük bir öpücük bıraktı ve geri çekildi.
"Bütün zorlukları birlikte atlatıcaz. Artık bizi kimsenin üzmesine izin vermicem." Dedi.
Gülümsedim. Yine kızarmıştım. Yürümeye devam ettik.
Birden ayağım ufak bir çukura girdi ve ayağımı burkmama neden oldu. Dengemi kaybedince düşmemek için Zayn'a yaslandım. O ise panikleyip güçlü kollarıyla belimi kavramıştı. Acıyla bileğimi tutmaya başladım.
"Sally iyi misin?"
"Bileğimi... Burktum..."
Beni yavaşça bir ağacın altına oturttu. Ayağımı uzattım. Ayakkabıdan çıkarttı ve bileğime parmaklarıyla yavaşça dokundu.
"Acıyor mu?"
Bir şey demeden dokunduğu yerlere bakıyordum. Bir yere bastırmasıyla büyük bir acı hissettim. Farkında olmadan hafif bir çığlık çıktı ağzımdan.
Acı içinde kıvranırken Zayn'ın belimden tutup kucağına aldığını farkettim. Tişörtünden sıkıca sıkıp başımı omzuna koydum.Eve gelince Zayn beni salondaki koltuğa oturttu. Ayağımı uzatıp ayakkabımı çıkarttım. Bileğim hafiften şişmeye başlamıştı. Zayn ilk önce buz dolabına yöneldi ve buzluktan buz kalıpları çıkartıp onları poşete koydu. Hızlı hızlı yapıyordu ve hala panik halindeydi.
Ayağa kalkıp yürümeyi düşündüm. Yavaşça ayağımı yere uzattım. Elimle koltuktan destek alarak ayağa kalktım. Tam o sırada Zayn'ın bağırmasıyla irkildim.
"Sally ne yapıyorsun düşüceksin?!"
Panik halinde mutfaktan salona doğru koşarak geldi ve beni tekrar oturttu.
"Kırık olabilir."
Gerçekten bileğim kötü gözüküyordu ve içten içe yanmaya başlamıştı. Elindeki buzu yavaşça bileğime koyunca biraz ürperdim. Ama bu ağrıya iyi geliyordu
özellikle Zayn'ın dokunuşları.
Bir kaç dakika daha buzu ayağıma tuttuktan sonra buzu çekip yanıma oturdu.
"Şimdi nasılsın?" Dedi elimi tutarak.
Gülümseyerek "iyiyim" dedim.
Eli saçlarıma gitti ve yavaşça okşadı. Sonra baş parmağıyla dudaklarıma dokundu. Gözleri dudaklarıma kaydı. Gözlerimi kapatıp onun dokunuşlarıyla huzurun tadını çıkartırken dudaklarım Zayn'ın dudaklarıyla buluştu. Elimi Zayn'ın saçına daldırıp kendime doğru çektim. Eli bacağıma gitti. Yavaşça tutup uzanmamı sağladı. O da üstüme geldi ve tekrar öpmeye başladı. Tam o sırada kapının açılma sesiyle dudaklarımız ayrıldı ama Zayn hala üstümdeydi. İçeriye Rosalie ve ardından Christian geldi. Bizi öyle görünce ikiside gözlerini kocaman açtı. Zayn telaşla üstümden kalktı. Bende yavaşça doğrulup oturdum.
Rosalie "ya şey biz yanlış zamanda geldik sanırım gidelim biz"
Ayağa kalkmaya çalışıp onları durdurmaya çalıştım. Yalnız ayağımı burktuğumu unutmuştum. Dengemi kaybedip tekrar koltuğa oturdum.
Zayn'da "durun... Sally ormanda ayağını burktu. Önemli olabilir. Hastaneye gitmeliyiz." Dedi konuyu değiştirerek. Rosalie ve Christian durup tekrar yanımıza geldiler. Onlarda ayağıma bakınca arabaya doğru ilerledik. Arabada giderken Rosalie arkada benim yanıma oturdu. Zayn ve Christian'da öndeydi. Rosalie kulağıma yanaşıp "bak planım işe yaramış barışmışsınız" dedi gülerek.
Bende gülümseyerek "sana kızmadığıma dua et..." Dedim şakayla karışık.
Yaklaşık yarım saat sonra şehir merkezindeki hastaneye geldik.
Zayn hemen dışarıya çıkıp benim oturduğum tarafın kapısına geldi ve kapıyı açtı. Eğilip bir elini bacaklarımın altına diğer elini de belime yerleştirdikten sonra beni kendine çekti.
"Zayn yürüyebilirim."
Gözlerimin içine baktı ve" İtiraz istemiyorum küçük hanım.O ayakla yürüyemezsin. Ben götürücem." Dedi.
Kucağına rahatlıkla aldıktan sonra hastaneye yöneldi. Christian ve Rosalie de arkamızdan geliyorlardı.Hastaneden içeriye girdiğimizde yoğun bir koku karşıladı. Bu kokudan nefret ediyorum!
Resepsiyon'a geldiğimizde Zayn beni sandalyeye oturttu ve ordaki çalışana bir şeyler söyledi. Çalışan da bizi 2.kat 4.numaralı odaya yönlendirdi.
Odanın oraya geldiğimizde Christian ve Rosalie odaya girmedi. Zayn odaya girdikten sonra beni özenle koltuğa oturttu.
Tam o sırada kapı açıldı.
Zayn benim önümde olduğu için içeriye girenin kim olduğunu göremedim.
![](https://img.wattpad.com/cover/50079136-288-k602372.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşktan Kareler (Z.M.)
FanfictionNefret, korku, pişmanlıklar, hatalar ve bunların arasında masum bir aşk...