6-SONUÇ.

616 35 19
                                    

SERİN'DEN.

Hep bir umutsuzluk, hep bir
karamsarlık. Yaşadıklarımız bize ağır geldiğinde, artık onları taşımak için gücümüz yetmediğinde bir yere bırakabilmeliyiz onları. Çünkü bu taşıyamadıklarımız çok ağır gelmeye başladı. Aşkı buldum bari doğru düzgün yaşayabileyim. Bir insan, babası sevdiği kızı öldürecek diye korkar mı? Bir insan, acaba benim psikopatım ne zaman ortaya çıkacak? Diye korkar mı? Evet, bana o notu bırakan çocuğu anlatmanın vakti geldi.

Bundan 3 yıl önce ben daha 15 yaşındaydım. Bir çocuğa aşık olmuştum. Platonik sanıyordum ama o da benden hoşlanıyormuş. Çıkmaya başladık biz. Sonradan çocuğun takınılı ruh hastası olduğu ortaya çıktı. Ben korktum ve ayrıldım ondan. Bana zorla sahip olmaya kalkıştı. Tacize uğradım ve bunu kaldıramadım. (Taciz diyor tecavüz değil) Benimle sürekli uğraşıyordu. Benimle evleniceksin çocuklarımız olacak gibisinden. Kaçmıştım ben ondan sürekli kaçmıştım. 3 senedir bu korkuyla çabaladım. Evlenmek meselesi için küçük değil misiniz? Diyeceksiniz. Ben 15 yaşındayken o 19 yaşındaydı. En sonunda burada da buldu beni. Şuan hayatımda Uygar var ve o bunu öğrenirse hepimiz biteriz. Doğuş beni babamdan bile kıskanıyordu. Sahi, size Doğuş'un babama kadın bulduğunu anlatmış mıydım? Doğuş resmen kıskançlıktan babama kadın bulmuştu. Babamı benden kıskanıyordu. Böyle bir takıntılım varken ben nasıl aşkımı yaşayacaktım?

DAMLA'DAN.

Serin'e baktığımda ağlamaları dinmiş şimdi ise uzaklara dalmıştı. Kendini çok yıpratıyordu.

"Serin dünyaya gel güzelim burası daha güzel hadi"

"Uyuyalım mı?" Uygar direk Serin'i kendine çekip odasına götürdü. Artık yatsam iyi olacaktı çünkü gözlerimden uyku akıyordu ve saat 5'ti. Haftanın iki günü geceleri barmenlik yapıyordum Serin'le birlikte. Oyüzden rahattık.

"Uyumak ister misin? Ben yarın işe gideceğim ve yalnız uyuyamama gibi bir sorunum var. Benimle uyur musun?" Dediğinde ona döndüm. Öyle bir rahatsızlık mı var lan?

"Önceden nasıl uyuyordun?"

"Uygar"

"Hıı.. Bilmem ki. Neyse çok uykum var inşallah yatağın büyüktür"

"Büyük büyük"

Doruk'un odasına doğru ilerlemeye başladık. Odaya girdim ve ilk sefer inceleme şansı bulamamıştım. Şimdi inceleyebilirim. Doktora bak sen duvarları bile siyahtı. Bu da bizim gibi siyah takıntısı herhalde.

"İlk girdiğinde beni süzmüştün şimdi odamı. Sırada ne var merak ediyorum"

Dediğini duymazdan geldim. Bu konu aklıma geldikçe utanıyordum. Konuyu değiştirmek için "Uyusak mı diyorum artık?" Dedim

"Benimle uyumak için sabırsızlanıyorsun değil mi?"

"Fikrimden vazgeçmeden çöm şu yatağa" dediğim karşısında hemen kendini yatağa attı. Bende etraftan birkaç yastık aldım ve aramıza sıkıştırdım.

"Burası sınır noktası. Bir geçersen ölürsün"

"Hıhı"

"İyi geceler"

"Sanada"

Düzenli nefes alışverişlerinden uyuduğunu anladım. Çok uykum vardı ama biraz onu izleyebilirdim. 'Uyurken o kadar tatlı görünüyordu ki anlatamam.' Demek isterdim ama kıçı başı dağıtmış bir şekilde yatıyordu. Beni etkileyen gözlerini göremiyordum. Biran düşündüm o gözler sonsuza dek kapalı olursa? Bunu düşündükten sonra kalbimdeki ağrıyı hesaplayamıyordum. Bu düşünceyi hemen aklımdan attım. Çok uykum olduğundan izlemeyi bırakıp gözlerimi kapadım.

UMUT KIRINTILARI. (DÜZENLENİYOR.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin