İstanbul'a taşınmıştık.Anlayamıyordum..Rüyamdaki gibi ''Niye?''diye sorasım var, ama cevabından korkuyorum.
Bugün okula başlayacaktım.Yeni bir şehir,yeni bir ev,yeni bir okul,yeni arkadaşlar,her şey yeniydi burada.Aynı benim gibi.
Tam bunları düşünürken okula varmıştım.Bu düşüncelerle okula girdim.Kendimi çok yalnız hissediyordum.Bilemiyordum:Acaba beni dışlarlarmı?Ne bileyim yani severler mi?Sınıfıma doğru ilerledikçe kalbimin atışlarını daha iyi hissediyordum.Kapının önüne geldiğimde ise kalbim o kadar hızlı atıyordu ki içeridekilerin duymasından korktum.Gerçi duyamazlardı çünkü içeride o kadar gürültü vardı ki.
Sonunda sınıfa girme cesaretini gösterdim.İçeri girdiğimde birden tüm sesler kesildi ve herkes bana bakmaya başladı.Ben ise o kadar heyecanlandım ki ağlamaktan korktum.Bazen heyecanlanınca elimde olmadan ağlıyorum.Arkalarda boş bir sıraya oturdum. Ne yapacağımı bilemiyordum.Merhaba mı demeliydim yoksa öylece oturup öğretmeni mi beklemeliydim? Ben bunlara dalmışken kafama çarpan bir uçakla kendime geldim.Uçak dediysem kağıttan yani. Nereden çıktı bu uçak diye bakınırken yan sıramda oturan düz siyah saçları ve siyah gözleri olan bir kızın bana gülümsediğini gördüm.Çok sinirlenmiştim.Birde pişkin pişkin gülüyordu.Sınıfta yeni olmasam ağzını burnunu kırmıştım.Ama o yanıma geldi ve özür dileyip,kendini tanıttı.Adı Suna'ydı.Çok üzgün olduğunu hissettim.
Bu şekilde başlayan arkadaşlığımız ilerleyen zamanlarda dostluğa dönüşmüştü.