Mavi Duvar

Bölüm 2

Nerdeyim ben?

Nerdeyiz biz?

Biz kimiz?

Ben kimim?

Sorular vardır cevaplandırılmayan. Sorular vardır, cevaplandırıldığı halde anlaşılmayan. Peki biz hangi gruptayiz cevaplandırıldığı halde cevaplari anlamayan mi? Sanirim evet?

Ben aptalim.

Biz aptaliz?

" Burasi neresi helya ben nerdeyim annem merak etmiştir benim eve gitmem gerek?" bana aciyan gözlerle bakiyordu neden aciyorduki evime bir daha gidemeyecek miydim yoksa? Annem nerdesin? Düşüncelerim beni yiyordu resmen.
"Pera anneni nasil bulacağımızı bilmiyorum bence onu öldürmüş olabilirler,çemberi geçmemişşe? Dönüşüm geçirmemiş olabilir pera sakin ol?" şuan titriyordum nasil öldürürlerdi o benim annemdi ne kadar uzak olsakta ondan başka kimse yoktu hayatimda o benim herşeyimdi. Yaşamasi gerekti.
" Nasil olur? Çember ne? Kim öldürecek?" sesim titriyordu, sarsiliyordum titremekten.
"Çember diğerlerinin geçmemesini sağliyor, tuz onlari öldürüyor ve bize ulaşamiyorlar ama neden ve nasil bize geldiklerini bilmiyorum onlari kampimizin büyükleri biliyor şuan herkes çok korkuyor farkindayim sende korkuyorsun ama nasil bu olaydan habersiz kaldin uzun bir süre oldu nerdeyse 1 ay oldu?" şasirmali miydim şuan tepki bile veremiyordum.
" buranin adi ne?"
" mavi duvar ülkesi ayni zamanda kampimizinda adi." ben d7nyada böyle bir yer hatirlamiyordum mavi duvar ülkesi diye bir yer olabilir miydi yada buradaki herkes bana şaka mi yapiyordu? Eğer şaka olsaydi bu kizin yüzündeki gerçek acida neydi böyle?
" Biz hangi kitadayiz?" bana mal mal bakiyordu. Sanki " ben lezim evlenelim mi?" demişim gibi bakiyordu.
"Mavi kitadayiz siyah dünyanin en çok taninan kitasinda en işlek ülkesindesin farkinda misin?" siyah dünyada neresiydi? Hadi aq beni uzaylilarmi kaçirdi? Tamam kendi kendime gülüyorum. Helyanin bakişlari delirdin mi der gibiydi.
" helya ben buraya ait değilim nasil oldu bilmiyorum ama ben buraya ait değilim." sizofrenmiyim acaba ben?
"Hazirlan büyükler seni görmek istiyor? Tükürürcesine bir ses gelmişti arkamdan, arkami döndüğümde yari tanri bana bakiyordu ve gözlerinde kizginlik vardi acaba neden? Bu adamda gercekten farkli birsey vardi yüzü çok sertti ama yüz hatlarinda bir okadar çocukluk vardi belkide bunu benden başka kimse fark etmemiştir.

" Birdaha ben hariç kimseye kendin hakkin hiçbirşey demeyeceksin." bunu o kadar kesin söylemiştiki şuan itiraz edemiyordum.
"Sana soru sorulmadan konuşmayacaksin. Ve asla yalan söyleme kirmizi gözlü adam yalanlarini yakalayacaktir." dedi.
Kahin miydi acaba adam şuan karşisindan eski okul müdürünün bikini giyip dans etmesini izlese şaşirmayacakti.
"Hazir misin?". Dedi
"Evet."
Yavaş hareketlerle yürümeye başladik içerisi aydinlikti ve sicakti genelde beyaz renkleri hakimdi duvarlarda,eşyalarda.. Herkes sicak bir gülüşle bakiyordu. Kolunu sertçe çekti birisi..
"Gülümseme kimseye!"dedi yine iğrenir gibi bu adam neden böyle yapiyordu hem gülümsüyor muydu?
Birisi bağırıyordu o tarafa baktiğımda bize bağırdığını anlamıştım.
" Merih hazir mi kiz?" dedi. Adam belkide benden birkaç yaş büyüktü en fazla mavi gözleri esmer teniyle uyum içerisindeyd, nedensizce bu adamdan hoşlanmamişti.
" evet hazir."
" Yusuf baba onu bekliyor." buradaki adamlar niye böyle kabaydi? Yada neden hepsi bu kadar kasliydi? Babam böyle pasta yapmayi nerden ögrendi? Tamam saçmaliyrum ama bu adamlarda ürkütücü birşey vardi.
İlerledik ve diğerlerine göre çok yaşlı adam görüş açıma girdi. Bana bakiyordu gülümseyerek. Beyaz saçları koyu kızıl gözleri. Gözlerinin etrafı hep kırışıklıklarla doluydu.
"Otur." dedi emrine itât edip oturdum.
" adin ne genç hanim?" şaşırsamda belli etmeden konuşmak istedim.
"Pera." dedim gözlerime bakiyordu yüzündeki değişik ifadeyle.
"Pera..." diye tekrar etti
" Kaç yaşındasin pera?"
"18"
"Mavi dünyaya hoşgeldin.
Ölümsüzlükle oynamaya hoşgeldin." dedi.

Gerçekten hoş mu gelmiştim?...