Tanımazsınız beni. Adımı dünyanın yarısı taşır üzerinde. Beni ben bile tanımam. Siz beni tanımazsınız.
Yeri geliyor acı oluyorum ben. Yeri geliyor sevinç oluyorum. Yeri geliyor dünyadan bile soyutlanıyorum. Ben kim miyim?
Kimseyim işte. Acım var benim. Yüreğimde taşıdığım onca aşktan geriye kalan bir yangın var. Sürekli birilerine aşık olmaya meyilli bir kalbe sahibim ben. Ben aşkın kendisiyim. Sürekli arayıştayım. Bu yüzden de sürekli yok oluyorum hayatın uçsuz bucaksızlığında. Çok insan çok aşk demek sanıyorlar. Düzeltmek istiyorum. Çok insan çok aşk değil, tek aşk çok acı demektir. İşte bundandır yazışlarım. Kendimi kalemin ucuna koyarak yazıyorum. Acımı ve zehrimi akıtarak. Sevgimi akıtıyorum çoğu kez içimden; çünkü daha sevecek çok insan var dünyada. Hepsine ayrı bir yerim var benim. Bu kadar sevgi dolu oluşumdaydı benim ayran gönüllülüğüm. Ama unutmayınız ki her yazar meraklıdır. Keşfedicidir. Ayran gönüllü oluşumdu beni yazar yapan. Sürekli yazan biri olmamı sağladı insanlar...
İnsanlar çok kırdılar. İnsanlar kırdıkça kırdım insanları. Masum aşklarımı kendi ellerimle zehre dönüştürdüm. Bu yüzden kötü biriyim ben. Çok kötü biriyim ben. İnsanların şekillendirdiği bir kötülük içindeyim, ve bu kötülükteki iyi yazarım ben. Kendimi övmeyi sevmem ben aslında. İnsan sarrafı oldum biraz. Herkesin hoşlanabileceği tipe göre şekillendim. Bu yüzden kendine güvenen bir insan olarak tanınmak ve sevilmek cazip geliyor bazı aşklarıma.
Bu yüzden kendimi tanımıyorum işte. Herkesin şekillendirdiği bir acıyım ben. Ben kim miyim? Bir çok aşkla harmanlanmış, değişik kalıplara sokulmuş ve benliğimi bu kalıbın dışında unutmuş bir kimseyim. Ben bu satırların arasına gizlenmiş, o merak edilen ve bilinmeyenim. Kendimi bilmeyenim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Satırlar
ChickLitKitap veya hikaye değil. Gerçeklerin ta kendisi. Bu bir yazarın değil, bir kızın değil, bir erkeğin değil... Bir insanın iç dünyası bu. Yazmak isteyip de yazamayan, söylemek isteyip de söyleyemeyen acının sözleri bunlar... Bazen bir şiirin virgülünd...