Tell Me I 'm Pretty|| Larry Stylinson [#2]

77 Gün Önce

oii oiiiiii Ben geldim? Erken bölüm uuuUUUUUUUUUuuuuuuuUUUUUUUUUuuuu salkfjsalal Neyse, şimdi geçen bölümün adını değiştirdim ben çünkü yanlışlıkla onu da 84 gün yapmışım. 83 olması gerekti sorreh. Şimdi okuyun bölümü alsşfkşas luv yu olll

 Harry endişe ile telefonunu tekrar kontrol etti. Tek bir çağrı bile yoktu. Sıkıntı içinde omuzlarını düşürdü ve geriye doğru yaslanıp bekledi. Son bir haftadır Louis 'den tek bir haber alamamıştı. Saat neredeyse gece yarısını vuruyordu.

İki gün önce Holmes Chapel 'a geri dönmüş olsa da Louis telefonlarına cevap vermemişti. Evine gittiğinde ise Jay onun bir arkadaşında kaldığını söylemişti. Ona ulaşamamak Harry 'yi öldürüyordu. Louis için yeterli olmadığını ve asla yeterince güzel olmadığını biliyordu fakat Louis en azından her gün beş dakikalığına da olsa yanına uğrardı.

Şimdi o beş dakikalar da gitmişti ve Harry neye dayanacağını bilmiyordu. Günün sonunda ona sarılan hep kendisi olurdu fakat şimdi kim vardı yanında?

Harry, temiz havaya ihtiyacı olduğunu hissederek balkona çıktı. Dışarıya çıkamayacak kadar kötü göründüğüne emindi. İnsanlara çirkin yüzünü gösterip iğrendirmeyi istemiyordu. Onların yüzünde ki acıyan bakışları görmek için dışarı çıkmak istemiyordu.

Bir süre balkon zemininde oturup soğuk havanın bedenini sarmasına izin verdi. Ta ki çıplak ayaklarının donduğunu ve ellerinin buz tuttuğunu hissedene kadar balkonda kaldı. İhtiyacı olan tek şey yağmurdu şimdi fakat o da yağmıyordu.

"Harry!" İçeriden duyduğu annesinin sesi ile ayağa kalktı ve hızla içeri girdi. Annesinin kendisini böyle görmesini istemiyordu. O, oğlu için çok endişeleniyordu ve Harry 'nin son istediği şey onun endişelenmesiydi. Hızla yatağına girdi ve her zamanki gibi uzanarak annesini bekledi.

Anne kapıyı açıp uzanan oğluna sevgi ile baktı. Yavaş adımlarla güzel adamın yanına gitti ve oğlunun alnını okşadı. "Ben, Robin 'in yanına güzelim." Ardından oğlunun alnını öptü. "Dolaba yemek koydum." Harry başını salladı. "Yiyeceğine söz ver." Harry kısa süre tereddüt etse de söz verdi. "Söz veriyorum anne. Hadi git, Robin 'i fazla bekletme." Genç kadın gülümseyip oğlunu öptü.

Harry, annesi gittiğinde mutfağa doğru ilerledi. Dolapta ki yemeği çıkarttı. Ardından bir tane de çöp poşeti. Yemeği poşetin içine döktükten sonra poşetin ağzını kapattı. Annesi gerçekten de güzel yemek yapsa da Harry kilo almayı riske edemezdi.

Gün boyu sadece su içerek ve belki de birkaç dilim elma yiyerek yaptığı diyette iyi gidiyordu. Bazen, çok nadiren, o iki dilim elmanın üstüne çeyrek yumurta yiyordu. Fakat bunu sadece dengede kalmak için yapıyordu. Vitamin ilaçları ile hayatta kalamazdı. Louis 'ye güzel görünmek için hayatta olması gerekti.

Çöp torbasını atmak için dışarıya çıktığında sokakta kendi evine doğru gelen bir beden gördü. Sarsak adımları ile Harry 'ye yaklaşıyordu. Harry onun Louis olduğunu fark etti. Ve sarhoş olduğunu.

Diğer bölüm için belli bir tarih veremem. 

-Jülide