Başlangıç

346 31 5
                                    

Harry önündeki çiçekleri satmaya çalışıyordu. Tam da o sırada farkında olmadan birisi ona çarptı. Engelli gibi görünüyordu ve üzerinde beyaz bir gömlek vardı. Bir kaç süvari kan dolu adamı yakaladıktan sonra sonra Harry'e yöneldiler. Gözleri koyulaşmış ve korku akıtıyorlardı. Harry gölgelerin yakınlaşmasını gördü ve de onu tutup bembeyaz bir ata bindirdiler. Saray yolunda gidiyorlardı. Harry ise direnmekle meşguldü. Bu yüzden de beyaz gömlekle ellerini bağladılar. Harry direnmekten yorgundu çünkü düşünceleri ile savaşıyordu. Bu nasıl olabilirdi? O sadece çiçeklerini satan bir adamdı. Sıradan ve fakir birisini kaçırsalar ellerine ne geçecekti? Onun adına fidye isteseler vermezdi. Düşüncelerini gözyaşları alacağı sırada çok büyük ve de görkemli altın bir kapıydı. Sarayın kapısı.....

İhtişamlı gözleri bu gördüğü ihtişamla parıldıyor ve yemyeşil özel bahçede geziniyordu. Gözleri ile uyumu adeta ahenkle dans ediyordu. Kim görseydi onu büyülenirdi.

Ardından zorla bir sıraya götürüldü. Bu sıra adi kralların cariyelerinin sırasıydı. Gözleri doldu. Kullanılmak istemiyordu....

**********

Harry bahçedeki çiçekleri yoluyor ve oynuyordu. Klinik görevlileri durumu Dr. Louis' e bildirdi ve önlem alınmasını rica etti. Louis ise görevlilere dönüp onlarla Harry'i sakinleştirmeleri için revir'e götürüp bayan Grande'nin ona düşük dozda uyuşturucu vermeleri ile ilgili kısa bir bilgilendirme yaparken siren sesi kulaklarını doldurdu.

C koğuşundan neforkili bir hasta deli gömleğiyle koşuyordu ve bahçeye saldırdı. Tüm gücüyle Harry'e çarpınca Louis olaya müdahale etmesi gerektiğini anlayarak görevlilere seslendi. Kapıdaki güvenlik ilk olarak hasta olan erkekle ilgilendi ve ardından sıra Harry'e geldi. Nazikçe onu kaldırsalar da Harry direniyordu.

En sonunda ona da gömlek giydirdiler ve beyaz sedyeye yatırarak büyük paslanmış demir kapıdan geçirdiler. Harry hayranlıkla çimlere bakıyordu. Buna şaşırmalarına gerek yoktu sonuçta Harry bazen bu tür tepkiler verebiliyordu. Halisilünasyonları artmıştı. İlaç dozları Harry'nin cinsel hormonlarıyla oynadığı için dozunu 0.2 ml düşürmüşlerdi. Bu nedenle Harry'nin tepkilerini yadırgamıyorlardı. O zavallı bir şizofreni hastasıydı sadece. Tanrı onu korusun derlerdi hep. Hepsini.....

Ardından onu yemekhane sırasına götürdüklerinde Harry krallara olan nefretten bahsederek mırıldanıyordu.

&&&&&&&

Merhaba ben Sıla umarım beğenirsiniz zamanla daha iyi anlaşacağımızı düşünüyorummmm

Walking In The Wind l.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin