"evet sınıfın 11 / F gidebilirsin Miray" dedi kel kafalı müdür başımla onaylayıp sınıfımı armaya koyuldum ikinci kata çıktım 11. Sınıflar ikinci katdaydı F sınıfını bulup içeri girdim biraz utanmıştım çünkü koca sınıf bana bakıyor buda doğal olarak insan utanıyor "gel bakalım sen Miray erdem olmalısın" dedi aşırı derecede tatlı olan fen hocası "evet" dedim sınıfın ortasına ilerleyerek güzel bir kızdım Bü yüzden bana ağızlarının suyu akar gibi bakıyorlardı ben ise orta sıranın üçüncü sırasında oturan çocuğa" evet ben Miray "dedim usulca" otur bi yere "dedi tatlış hoca bende cam tarafının en arkasına oturdum çocuğu dikizlemeye başladım adı neydi acaba neyse öğrenirim çocuğa bakarken biri kafamı tutup çevirdi" ne bakıyorsun barış a o benim bebeğim " dedi bi kız" yeni geldin diye uyarıyorum sadece " dedi ve önüne döndü. Şimdi ben bi canavarım ya pencelerimi çıkarıp boğazını kesip atmak istiyorum ama yapamam yarın zaten dolunay var inşallah kendimi idare ederim keşke Ceyda olsaydı...
ben kurtkadın ölüm meleği kitsune karışımı biriyim ve sinirlenince çıkan elimdeki dövme dışında normal biriyim yani kendi kendime düşüncelerimi hocanın listeden kaldırması bozdu saate baktığımda zile iki dakika vardı.
zil çaldı tek başına oturan barışın yanına gidip" şey ben Miray sana okulu gezdireyimmi" dedim yüzüme ters ters bakıp kafasını yine telefona çevirdi "iyi peki" deyip kalkarken kolumdan tutup "gel gezelim ama ben gezdireyim" dedi kafamı salladım ayağa kalktı beraber kapıdan çıktık " he şey beni yavşak olarak düşünme arkadaş arıyorum sadece" dedim yanlış algılamak istemiyorum "merak etme düşünmüyorum" dedi
" şey hani benim önümde oturan bir kız varya" dedim kafamı ona doğru çevirerek " gaye mı" dedi " evet evet o kız seni seviyomuş" dedim usulca bana çevirdi kafasını sonra yine önüne döndü "o beni sevebilir ama ben kimseyi sevmem" dedi benim yüzüme dönüm biraz yaklaşıp " bazıları hariç" dedi gülerek, ölcem galiba ya " Ne dinliyorsun" deyip boynunda duran mavi kulaklığı çıkarıp kendime taktım
" Oğuzhan koç - gül ki sevgilim mi mi dinliyorsun sevdiğim adamın bana bu şarkıyı söylemesini çok isterim ama yok beni sevende yok " dedim barış bana baktı ve önüne döndü" müzik önerir misin bana ?" dedi" numaranı ver WhatsApp dan atayım "dedim" zil çalmak üzere diğer ders verirsin " dedi önden yürüyerek sınıfa ulaştı bende peşinden gittim içeri geçip yerime oturdum ve masaya kafamı koyup uyumaya başladım ama uyuyamadım sesten dolayı kafamı kaldırdım tek başına oturan barışa dogru çevirdim" selam " dedim cidden sevmiştim bu çocuğu diğer herkes kibirli cimri ve insanları küçümseyen insanla dolu ama barış çok farklı içimde onunla tanışmam için beni itekleyen bir duygu var " iyi sen hee numaranı ver bakalım " dedi nazikçe, güzel gülüşünü ortaya koyarak.numaramı yazıp ona verdim aynısını yaptı ona bir kaç şarkı gönderdim ekrana bakıp gülümsediğini gördüğümde" ne oldu " diye sordum" WhatsApp profiline " dedi neden ki ya" neden ki " dedim merakla" gözlerin çok güzel " dedi yeşil gözlü olduğum için herhalde ya ay bana dedi ya bana" yani yanlış anlama yavşaklık degil arkadaş anlamında dedim "dedi" anlamam takma sen " dedim usulca " ee ne dinliyorsun bakalım" boynunda asılı duran mavi kulaklığın bir tanesini kulağıma taktım
" bunu dinle " deyip elinden alıp Ece Seçkin - follow me ' yi açıp boşta kalan kulaklığı kulağına taktım "güzel mi?" dedim "iyi ama bu daha iyi" diyip.
Manga - bir kadın çizeceksin' için açıp masaya bıraktı "nasıl" dedi "güzel" dedim sevinçle" korecan mısın? " dedim ilk olarak' one be' bakışı attı sonra "o ne lan" dedi" korelileri sevenlere bağımlı olanlara denir "dedim şirin bir tavırla "senden bişey isticem yapar mısın ya" dedi bana bakarak " evet tabii ki" dedim merakla bekliyorum ne isteyeceğini " şey belliiki müzik seviyorsun biz arkadaşlarımla birlikte basketbol oynarken bize müzik çal mikrofona tut telefonu özel bi oda var önceden ecrin diye bir kız yapıyordu ama o bıraktı sen olsan lütfen ya" dedi bende tabiki de "evet tabii ne zaman" dedim istediği oyuncağı almış küçük çocuk gibi mutlu bir şekilde "şimdi" deyip beni çekti basketbol sahasına götürdü müzik yerine çıkardı ben telefonumu ayarlarken onlar üstlerini giyiniyordu çıktıklarında elleriyle ok işareti yaptılar bende başladım
- A Pink / nonono açtım ilk olarak" hayır " dediler.-Oğuzhan koç / Domuz gribi ol inşallah ı açtım ' bune be kardeşim' der gibi baktılar bana.
-ece şeçkin / hoşuna mı gidiyor u açtım emre diye bildigim çocuk oynamaya başladı ama beğenmedikleri belliydi.
- ceza / sus pus u açtım ve gözlerini dikip bana baktılar galiba bu hayır demek.
- keşha / tik tak ı açtım yine dans etmeye başladılar ama ağız hareketleriyle 'bizimle değilsin' dediler.
- miss a /good Girl bad girl ' u açtım beğenmediklerini anlayıp değiştirdim.
-model / pembe mezarlığı açtım onuda beğenmediler ama neden müzik istiyorlardı ki.
.......
Alarmın sesini duyunca yataktan kalktım. Okul formamı giyip saçlarımı taradım yandan bir örgü yaptım. Aynaya baktığımda gözlerimin kıpkırmızı olduğunu gördüm. Gözlerimi kapatıp açtığımda yeşil rengine dönmüştü dikkatli olmalıydım. Aynaya bakışımı kapının şak diye açılması böldü " Ceyda" dedim dans ederek " hoşgeldin " dedim Ceyda benim ne tür biri olduğumu biliyor ilk o öğrendi "iyi ki geldin bu gün dolunay var. Neyse eee bizim okula geliyorsun demi?" dedim kafasını salladı ilk günü olacağı için serbest kıyafetle gidecekti okula okul saati yaklaştığı için ayağa kalkıp kapıya ilerledim aşağıya indim annem bir hastanede doktorluk yapıyordu Ceyda'nın arabasıyla gidecektik okula.
Tam olarak 8 dakikada okula vardık. Ceyda buraya erkenden geldiği için bizim eve gelmeden önce halletmiş okul işlerini . Aynı sınıfta olmanın verdiği mutlulukla sınıfa girdik ben yerime oturdum yanıma Ceyda geldi ve oturdu " yakışıklı çocuklar varmış " dedi sınıfa delici gözlerle bakarken yanımıza şapşik Emre geldi "arkadaşının adı ne ?" dedi bana ama bana bakmayıp Ceyda'ya bakarak "hoca gelinci öğrenirsin" dedim alayla Ceyda' ya karşı bir şey beslemeye başlamış olmalıydı belliydi çok mutlu olmuştum şuan "sen kimi seviyorsun bakalım küçük canavar " dedi nasıl anladı ya bu beni " şu çocuk buraya bakıyor" dedi Barış zannedip baktım ve evet oydu kafasını sıraya yaslayıp buraya bakıyordu "benle konuş Ceyda bana bakıyor ya " dedim . "ölmezsin Miray doğal ol lütfen bence benim hislerime göre o çocukta seni seviyor şimdi itiraza geçme iki gün oldu diye bu ilk görüşte aşk olabilir değil mi?" dedi sakin tavrını koruyarak "haklısın"dedim "ama çok fazla aşırı derecede tatlı çok iyi birisi " dedim.
sevincimi suratsız matematik öğretmeni böldü neden idil hoca gibi değil yeni gelmiş birde asuman hoca pencereden bakınca gözlerimin kırmızı olduğunu gördüm "hayır şimdi olmaz Ceyda " dedim ama burada dönüşemiyeceği mi bildiğim için kaçmalıydım"ne nasıl ya " dedi benimle aynı yüz ifadesini takınarak . saçma sapan hareketler yapıyordum gözlerim görünmesin diye kıpkırmızı olmuştu gözlerim kimseyi takmada çıktım dışarı Ceyda hocaya yalanlar uydurup arkamdan geldi spor salonuna girdim Ceyda arkadan gelip kapıyı kitledi ben köşeye oturup sinirimi geçirecek bir şey aradım . bir şey bulamayınca düşündüm mutlu anları düşündüm Barışı,Ceyda' y ı sevdiklerimi düşündüm ama olmadı elimdeki dövmeye odaklandım işe yarıyordu elimdeki dövme benim her şeyimdi fakat anlamını bilmediğim bir şey nasıl benim olabilirdi ben bir bütünüm güçlerimle artık alışmam lazım buna ben farklıydım herkesten bu güç bana verilmişti ben buydum .gözlerim eski haline dönmüştü Ceyda da korkup kapının önünde çökmüş bana bakıyordu çok iyi birisi normalde başka biri olsa kaçardı benden polise veriridi hoş beni yakalamalının imkansız oldğunu bile bile yapardı ama o yapmadı işte dostluk budur...
İlk hikayem inş beğenilir
😂 😂 😝