Sen İstanbulsun

Sİ-4

Birinin beni kucağına aldığını hissediyordum. Bana dayanmam için bağırıyordu. Gözlerimi açıp etrafa baktım. Ağzımdan fısıltı gibi çıkan sesimle başım ağrıyor diye mırıldanmaya başladım.

Sinem in ağzından

Topu Azra ya atmıştım ama tribününe bakıyordu. Serdar?? Onun burada ne işi var. Top sertçe Azra nın kafasına geldiğinde ağzımdan bir çığlık koptu.

Serdar yerde yatan Azra yıkucağına aldı ve hızla çıkışa doğru ilerledi. Bende koşarak Serdar ın yanına gittim. Arabaya Azra yı yerleştiriyordu. Yardım ettim. Arabaya binip Serdar A hastaneyi tarif ettim. Hastanenin önüne gelince görevliler hemen bir sedeye getirdiler ve Azra yı sedyeyle teşhis koyma aletinin orya götürdüler. Benim yüzünden. Azra ya bir şey olursa hayır azra ya birşey olmayacak.

Ameliyathane nın önünde bekliyorduk. Kapı açıldı. Hemşire dışarı çıktı. Birazdan bir doktorla koşturarak ameliyathane girdiler. Ne olmuştu?? Serdar ayaklandı ve ameliyathanenin önüne geldi camdan içeri bakıyordu hemşire perdeyi çekince ağır bir küfür mırıldandı.

Serdar ın ağzından

Ayaklanıp pencerenin önüne gittim hemşire perdeyi çekince ağır bir küfür mırıldandım. Onunla en son kavgalıydık. Barışmadan ölemezdi.

İki saat sonra doktor dışarı çıktı.

"Siz Azra Ece Sungur un yakınları mısınız? "

"Evet. O iyi değil mi"

"Üzgünüm elimden gelen herşeyi yaptık."
Yüzüme tokat gibi inen cümleyle yalpaladım. Ferman amca ( azra nın babası )ağzından fısıltı gibi çıkan bir sesle"ne"dedi ve kendini oturacağa attı. Annesi ise çoktan bayılmış halde sedyeyle götürüyorlardı.

Ama ölemezdi. Daha bana asılan kızla saç baş kavga etmemiş nezarete düşmemişti. Bana yaptığı daha doğru yapamadığı yanık yemekleri yedirmeye çalışmamıştı. Daha onu gelinliğinin içinde görüp önce ne kadar güzel olduğunu düşünüp sonra başkalarının ona bakacağını düşünüp ona bolero giydirmeye çalışmamıştım. Daha... daha çok şey yapmadık ölemezdi.

"Onu görmek istiyorum. "

"Bunu yapamayız beyfendi"

"Sen benim kim olduğumu biliyor musun? Ben Serdar Çetin. "

"Aahhh tabi birşeyler denetim. "Birazdan doktor geldi. Bana şu zımbırtılardan verdi üstüme giydim. Hani domuz gribi var ya domuz gribinden ölenler varmış. Falan filan.

Doktor 4üncü masada yattığını söylemişti azra nın. Dördüncü masaya doğru ilerledim. Durdum. Beyaz örtünün ucunu tuttum. Ve hafifçe kaldırdım...

Çok gıcığım ama bu seferlik affedin. Çünkü bu gün benim doğum günüm (tarih 15/01/2016) sizi seviyorum. Hafta sonu zamanım olursa yazarım. Hocalar hergün idman yaptırıyor. Zaten telefonumu tek hafta sonu alıyorum. Ama 15 tatilde bol bol bölüm yazarım herhalde. Neyse hepinizi öpüyorum :)