JELENA FOREVER♡

Ama's 2015

'Sel, biraz kendine güvenir misin?'diye söylendi Allison. Şuan provalardaydık ve ben adamın beni düşürmesinden korkuyorum.
O günden sonra Justin'le takılmıştım. Eski grupla birlikteydik. Ama arkadaş olarak.
Ayrıca provada Justin bakışlatıyla hiç yardımcı olmuyor!
Herneyse zaten bu son provaydı. Ariana Focus'u söyliyicekti, ve Justin de Sorry What Do You Mean karışımı gibi birşey söyliyicekti.
Bu aralar daha çok Justin'le görüntülendiğim için her kanalda aynı soru vardı.
'Ödül törenine birlikte mi katılıcaklar?'
2011'deki gibi.
Sonunda sahneden inmiştim.
'Harikaydın!.'dedi Justin.
'Teşekkür ederim. Sen?'
'Ben prova yapmadım.'

'Hazırlanmak için 2 saatiniz var!.'diye bağırdı ekipten biri. Bu kadar az mı?
Justin'le yan binaya geçtik.
Benim ve Ariana'nın odası birleşikti. Odaya girdğimde Frankie burdaydı.

'Sel!!'diye bağırdı Frankie ve bana sıkıca sarıldı.
Frankie bu 2 yılda bana çok yardım etmişti. Resmen depresyonu atlatmama yardım etmişti.
Yani sırdaşım diyebilirim.

'Tatlım herşey yorunda mı?'diye sordu.
'Sanırım.'dedim.
'Anlatmak ister misin? Seni onunla gördüm.'
'Ona bir şans daha versem mi bilmiyorum. Kaçıncı oluyor bu? Onu affettim ama arkadaş olarak.'
'Öncelikle seni birdaha üzeni öldürürüm. Bence bir şans daha verebilirsin. Ama bu senin kararın.'

'Sel, Allison kıyafetinin burda olduğunu söyledi.'dedi Ari kafasını kabinden çıkararak.
'Geliyorum.'

'Sen bilirsin, birdaha üzülmeni istemiyorum.'dedi Frankie ve yerimden kalkıp kabinlere geçtim. Kırmızı parlayan ve sırtı açık olan bir elbise seçmiştim.
Hafif bir makyajdan sonra saçlarımı düzleştirdik.
Ari de çok tatlı olmuştu. Cupcake gibi.

Ben 5. Sıradaydım, Ari ise 3
Kırmızı halıya doğru yürürken Justin yanıma geldi ve kırmızı halıda onunla poz vermek zorunda kaldım.
Röportaj bölümüne de birlikte geçmiştik.

'Jelena geri mi döndü?'

'Hayır, biz sadece arkadaşız.'dedim.

'Peki aradan 2 yıl geçti, büyüdünüz olgunlaştınız. Tekrar birlikte olabilme şansı var mıdır?'

'İleride neler olucağını bilemeyiz. Asla Asla Deme.'dedi Justin.

İçeri girdik ve yerlerimize oturduk. Justin benim 2 sıra yanımda oturuyordu ve Ariana da önümdeydi.
Ayrıca büyükannesi de gelmşti.

*******

'Ben çok heyecanlıyım!'dedim.
'Sakin ol, ve akışına bırak.'dedi Frankie.

Merdivenlere çıktım ve şarkıya başladım. O sırada gözlerim Justin'in üstündeydi.

Take away all thing and go,
You can't take back what you said.

I know, ı've heard it all before it least to million times.
I'm not one to forget.
You know.

I don't Believe,
I don't Believe it.
You left in peace
Left me in peaces
Too hard to breath.
I'm on my knees right now.

İlk önce şarkıya eşlik ediyordu ama sonra bıraktı.

I'm so sick of that Same Old Love,
That sh*t it tears me up.

I'm so sick of that Same Old Love,
My body's had enough.

O sırada Justin dışarı çıktı. Ne olmuştu şimdi? Ne kadar zor olduğunu biliyorum. Hailey aramıza yıllar sokmuştu. Ve o benim için gitmişti.

Sahneden inip kıyafetimi değiştirdim ve direk dışarı çıktım.
Justin yere oturmul şapkasını takmış ağlıyordu.
Yanına oturdum ve beni farkedince gözyaşlarını silip gülmeye çalıştı.

'Ç-çok güzledi.'
'Ne oldu?'
'Birşey yok.'
'Justin seni tanıyorum.'
'Ben, sadece herşeyin eskisi gibi olmasını istedim. Belki seninle tekrar başlayabiliriz diye düşündüm. Değişmeyi ve seni bırakmayı ben istemedim.'dedi ve ve tekrar ağlamaya başladı.

Ona sıkıca sarıldım. İlk önce şaşırsa da sonra karşılık verdi.
'Senin sıran, şimdi çık oraya ve geri döndüğünü herkese göster. Yanında olucağım.'