JELENA FOREVER♡

My Girl

1 Ay Sonra:

'Ben buna hazır değilim tamam mı?'dedim.
'Ne yani, bundan sonra hiç konuşmayacak mısınız?'diye sordu Taylor.
'Bilmiyorum!'dedim.
'Ben Justin'le yemeğe gitmiyiceğim.!'dedim.
Beni onunla yemeğe göndermeye çalışıyorlar. Ayrıca Purpose ve Revival çıkmıştı. O çok, çok değişmişti. Saçları değişmişti, yüzü değişmişti, büyümüştü ve dövmeleri artmıştı. Ama benim dövmemi sildirmemişti.
Bende onunla yaptırdığım dövmeyi sildirmemiştim.
O günü çok iyi hatırlıyordum;

****
'Acır mı?'diye sordum.
'Biraz. Ama geçer.'dedi.
'Sen en yaptırıcaksın?'diye sordum. Şuan dövmecideydik ve ne yaptırıcağımızı seçiyorduk. Açıkcası korkuyordum.

'Seni.'dedi.
'N-nasıl yani?'
'Senin dövmeni yaotırıcağım.'dedi ve telefonundan brnim resmimi açıp dövmeciye gösterdi.

Onun dövmesi bitmişti.
'Seni seviyorum.'dedim.
'Seni seviyorum.'dedi.
'Sen ne yaptırıcaksın?'diye sordu.
'Jelena yazdırıcağım.'
'Ihm, güzel fikir.'dedi

****

O anlar aklıma geldi ve ister istemez yüzümde bir gülümseme oluştu. Bileğimdeki dövmeye baktım. Sildirmemiştim çünkü korluyordum. Yada belki istemiyordum.

'Peki. Akşam gidiceğim.'dedim ve ne giyiceğimi seçtim.

*****

Otelin önüne geldiğimizde biraz duraksadım ve ardından arabadan indim.
Belki hazır değildim ama artık yüzleşmem gerekiyordu. İçeri girdiğimde Justin çoktan gelmişti. Beni farkedince ayağa kalktı ve sandalyemi çekip oturmamı sağladı.

'Teşekkür ederim.'dedim.
'N-nasılsın?'diye sordu.
'İyiyim, sen?'diye karşılık verdim.
'İyi, sen-sen çok değişmişsin.'dedi gülmeye çalışarak.
'Sende.'

Yemeklerimizi yedikten sonra konuşmaya başladık.
'Dövmeni sildirmemişsin.'dedi gülerek.
Nereden görmüştü ki?
'Evet, şey korktum.'dedim.
'Hadi ama Sel, soğuk davranma.'
'Nasıl davranmamı bekliyorsun?'
'Eskileri unutalım.'
'Nasıl unutabilirim? Ben ne hissettim biliyor musun? Çıktıktan sonra ilk seni sordum!'
'Ordan çıkamayabilirdin.'
'Ama çıktım.!'
'Ama benim sayemde!'
N-ne nasıl?
'Ne saçmalıyorsun sen?'
'Seni Hailey'nin adamları kaçırmıştı ve Hailey onunla olursam seni bırkaıcağını, polisi arayacağını söyledi.'
İşte o zaman çok utanmıştım. Yüzüne bakamamıştım bile.
'B-ben öyle olduğunu bilmiyordum.'
Ardından yanımıza şarkı söyleyen adam geldi ve Justin mikrofonu alıp bana
'My Girl' şarkısını söylemeye başladı.
Ağlıyordum, ilk tanıştığımzda da bana
'One Less Lonely Girl' şarkısını söylemişti.
Ardından elinden tuttum ve ona sıkıca sarıldım ve o da karşılık verip saçlatıma bir öpücük kondurdu.
Ve sahneye ilerleyip mikrofonu aldı.
Sorry çalıyordu.
Nakaratta yanıma geldi.

Is it too late now to say sorry?

Kafamı hayır anlamında salladım ve tekrar sıkıca sarıldım.
'Seni çok özledim.'dedi
'Kokunu, gülüşünü, bana sarılışını, çok özledim. Herşey için çok geç olduğunu düşğnmüştüm. Seni çok seviyorum Sel ve birdaha asla seni bırakmıyıcağım. Söz veriyorum.'
'Bende seni seviyorum.'

Otelde çıktık ve yürümeye başladık.
'Saçın, güzel olmuş.'dedim.
'Saol, senin dediğin gibi.'
2 yıl önce ona bu modeli denemesini söylemiştim.
'Ödül törenine katılıyor musun?'diye sordu.
'Ah, doğru bir de o vardı! Katılıcağım sen?'
Same old Love şarkısını söyleyecektim.
'Katılıcağım.'