Yine ben geldimmm :) Umarım keyifle okuyacağınız bir bölüm olur. Sevgilerimle.
---------------------------------------
Erdem
Şuan telefonunu açmam kardeşim çünkü aylarca gelmem için başımın etini yediğin mezuniyet törenine yetişmeye çalışıyorum telefonu cebime atıp hemen alışveriş merkezindeki bir mağazaya girip takım elbise bakmaya başladım gözüme bordo bir takım ilişti hemen alıp giydim mağazadaki bütün kadınlar hayran hayran beni izlerken takımın fiyatını ödeyip çıktım oradan ve berber aramaya başladım sonunda bulmanın verdiği rahatlıkla saçıma ve sakalıma şekil verdirdikten sonra oradan da çıkıp otoparka yürümeye başladım cebimden sigara paketini çıkardım içinden bir tane alıp yaktıktan sonra nihayet arabama varmıştım kapıyı açıp bindim ve gazı kökleyerek çıktım oto parktan. Düşüncelerime engel olamıyordum bir türlü orada Elis de olacaktı beni görünce ne hissedecekti yada gelecek miydi yanıma onu çok özlemiştim oraya gitmemin sebebi Mina'nın ısrarından çok Elis'i görmek iyi olduğunu bilmek içindi bunları düşünürken geldiğimi fark edip durdurdum arabayı kapıyı açıp indim vale ye anahtarı attıktan sonra merdivenleri çıkıp geniş koridora yöneldim kardeşimi ve Elis'i beklemeye başladım. . .
Kalbim yerinden çıkacak galiba bu gördüğüm o olamaz dimi bu kadar değişemez bir insan Mina'yı öpüp sarıldıktan sonra o güzellik bana doğru gelmeye başladı elini uzattı umursamaz bir şekilde merhaba demesi bile içimi titretmişti selamlaştıktan sonra içeri geçtik üçümüz annemin yanında Fatma teyze Selim amca ve Yağız vardı bizde gidince masa tamamlanmıştı bu törenlerden hiç hoşlanmıyorum çok sıkıcı neyse ki uzun sürmemişti Mina dan sonra Elis de sahneye yürüyordu ama o an bir şey oldu ve dengesini kaybetti düşmeden yakalamayı başarmıştım ambulansın gelmesini beklemeden kucağıma alıp çıkışa yöneldim vale de hızla arabayı getirmeye gitti aynı hızla geri geldikten sonra beklemeden arka kapıyı açıp incitmemeye çalışarak koltuğa uzattım ve sürücü koltuğuna geçip hızla hastanenin yolunu tuttum. . .
Güzelim ne oldu sana böyle korkutma beni aç gözlerini nolur bitanem bak götürüyorum seni hastaneye biraz daha dayan az kaldı o hızla hastanenin acil bölümüne sürdüm arabayı
" Sedye getirin kimse bakmıyor mu buraya ya doktor nerede lan çağırın hemen"
O an kendimden geçmiştim lütfen ona bir şey olmasın Allah'ım lütfen doktor koşarak yanımıza geldi
"Neyi var olay nasıl oldu kafasını çarptı mı Siz hastanın nesi oluyorsunuz ?" bu adamda benim gibi sıyırdı herhalde hayır ona ne oluyorsa normal davransın diye düşündüm içimden fazla dalmış olmalıyım ki adamın dürtmesiyle kendime geldim
" Birden bayıldı kafasını bir yere çarpmadan tuttum onu be ben arkadaşıyım onun "
"Arkadaşlar hastaya serum bağlayalım MR'ı çekilsin birde EKG'sini istiyorum hemen acele edin beyefendi sizde sakin olmaya çalışın muhtemelen bir şeyi yoktur ama yinede önlemimizi almak zorundayız sonuçlar bir iki saate çıkar arkadaşlarımız sizi bilgilendireceklerdir"
Çaresizce beklemeye başladım kısa bir süre sonra Selim amcalarda geldi durumu anlattıktan sonra bir hemşire gelip "Elis hanımın yakınlarıyla görüşebilir miyim" dedi
"Durumu nedir hemşire hanım ben annesiyim" dedi Fatma teyze de
"Korkulacak bir şey yok hanımefendi kızınız gayet iyi sinirsel strese bağlı bayılmış bu gece müşahede altında tutuyoruz yarın taburcu ederiz şuan odasında görebilirsiniz kendisini" herkes içinden bir ohh çekerken bende rahatlamıştım Bütün gece öldüm uykusuzluktan bir ara elisin yanına girip yatmak geldi ama Fatma teyze bir an olsun çıkmadı ki odadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonrası mı ? Karanlık !
Mistério / SuspenseTelefon çalınca uykulu gözlerimle kimin aradığına bakmak için araladım gözlerimi Erdem saat sabaha karşı olduğu için şaşkınlığımı gizleyemeden açtım telefonu fazla beklemeden "A-alo" bir süre ses gelmedi ne oluyordu böyle ses gelince irkildim birden...