Multimedia: Ateş
Ateş
Rachel'ı aynada kendisiyle konuşurken gördüğümde dinlemek istedim. Zaten kapısı aralıktı. Tam göremesemde sesini net duyabiliyordum. Sanki birilerine isyan ediyordu. Odaya girdiğimde vücudunun çoğu yerinde morluk ve çizik gördüm. Sırtı biraz kanıyordu. Şok olmuştum.
"Doğmayı ben istemedim baba. Bir hata olmak istemedim. Saçlarımı annem tarasın istedim ben. Bana Raquel'e gösterdiğiniz muhteşem yüzünüzün sadece yüzde birini göstermenizi istedim. Onun notu 95 olduğunda yemeğe çıkarmanız ve beni götürmemeniz canımı yakıyordu. O yüzden 98 alıyordum. Akşam notumu söylediğimde Raquel'i geçtiğim için beni dövmenizi istemedim. Bu hayatı ben istemedim lütfen anlayın artık. Kötü kız ben olmak istemedim" Ağlayarak söyledikleri beni afallatmıştı. Hemen şimdi salona dönüp o adamın ağzını yüzünü dağıtmak istiyordum. Yerden kalkıp bana döndüğünde gözleri korkuyla açılmıştı. Odaya girip hızla ona sarıldım. Onu öylesine sıkı sarmıştım ki hemen bana ayak uydurup kafasını göğsüme yaslamıştı. Daha güçlü ağlamaya başlayınca saçlarını öptüm. Birisine karşı ilk defa bu kadar açıktım. Gözlerime yakvarırcasına baktı.
"Lütfen babamın bana şiddet uyguladığını kimseye söyleme Ateş, lütfen"
"Söz veriyorum kimseye söylemem Rachel"
"Bana Doğa de. İkinci adım bu ama kimse bana Doğa demez"
"Tamam Doğa. Ben söylerim. Kaç yaşından beridir baban seni dövüyor?"
"Annemle birlikte 4 yaşımdan beridir. Raquel bana kahkahalarla gülerken hep ben dövüldüm Ateş"
"O senin ikizin. Sana nasıl böyle davranır!?" Gözleri tekrar dolduğunda yanlış bir şey söylediğimi anladım. Elinden tutup yatağına yatırdım. Bende yanına yattığımda yine göğsüme yaslandı. Ona kendi hikayemi anlatmak istedim.
"Ben annemi kaybettiğimde sadece 2 yaşımdaydım. Babam bir mafya babası ve onun çoğu pis işlerini ben yapıyorum. Babam anneme tecavüz edip annemin dört parmağını kesmiş. Annem bana hamile kaldığını anlayınca babama gidip beni alması için yalvarmış. Kötü bir hayatım yoktu aslında. Babam bana aslanım bile derdi. Ben 13 yaşımdayken yaptığı pis işleri keşfettim. Babam araba galerisinin deposunda adamlara işkence ediyordu Doğa. Bir gün beni izlerken gördü ve o gün bugündür benide karanlığında boğmaya çalışıyor. Ben gün geçtikçe daha çok..."
"Boğuluyoruz Ateş. Bende boğuluyorum sende. İkimizinde kaçma şansı yok. Hayallerin var mı Ateş?"
"Var"
"Anlatsana"
"Bir gün öğretmen olmak istiyorum. Belki de araba galerisini büyültürüm. Ama en büyük hayalim öğretmen olmak. Babamın tam aksine bir gün iyi bir adam olacağım. Ama o gün bugün değil. Yaralarımı sarmam lazım önce. Sonra sevdiğim biriyle evlenip ondan olan çocuğuma çok iyi babalık yapacağım. Kısaca hayallerim iyi bir gelecek"
"Çok güzel"
"Senin var mı?"
"Ben gerçekleşmeyecek hayaller için kendimi umutlandırmam. Kurmam öyle hayal" Bana gülümsediğinde ona gülümsedim. Bir zaman sonra nefesleri düzenlenince uyuduğunu anladım. Yavaşça bedenini yatağa bırakıp odadan çıktım. Salona gittiğimde Raquel bana yiyecek gibi bakıyordu. İkili koltuklardan birine oturdum. Raquel'de hızlı bir şekilde yanıma oturup bana yaklaştığında babaların burada olmadığını anladım. Kesinlikle bu kızın canını yakmak istiyordum.
"Sen kardeşimin kusuruna bakma Ateşciğim. Kendisi birazcık ayyaşta bu saatlerde pek eve gelmez" Yanlış bir şey söylemiş gibi elini ağzına götürdü. Biraz sohbet ettikten sonra Raquel boynumu tutup beni öpmeye başladı. Bir anda bende karşılık verdim keşke vermeseydim. Dış kapının çarpma sesi duyuldu. Raquel'e kızgınca bakıp koşarak evden çıktım. Doğa sırtında gitarla gözlerini silerek yürüyordu. Koşarak yanına geldim ve kolunu sıkıca kavradım.
"Bak biz Raquel'le bir anda öpüştük tamam mı?" Bana alayla sırıttı.
"Bana neden açıklama yapıyorsun. Beni sevdiğini falan düşünmüyorum zaten Ateş. Beni kendi ailem bile sevmiyorlar" Üstüne baktığımda incecik bordo bir tişörtle siyah şort giydiğini gördüm. Makyajda yapmıştı.
"Nereye gidiyorsun sen bu kılıkla?"
"Bara gidiyorum Ateş"
"Ne işin var senin bu gece vakti barda!" Dudaklarından histerik bir kıkırtı döküldü.
"Bazı insanların para kazanması gerekiyor Ateş"
"Tamam git" Bana sinirli sinirli bakıp gitti. Daha sonra ise geri döndü. Ona soru sorarcasına baktığımda bana gülümsedi. Yanıma iyice yaklaşıp dudaklarıma baktı. Ben ona yaklaşırken oda bana yaklaşıyordu. Gözlerini kapattığında gözlerimi kapattım. Ağzımın ortasındaki acıyla hemen gözlerimi açtım. Doğa elini yumruk yapmış bana şeytan gibi gülümsüyordu.
"Bir dahakine hangi kıza yamuk yaptığına dikkat et küçük çocuk. Yamulturlar seni işte böyle" İşte böyleyi söylerken elmacık kemiğime bir tane daha yumruk attı. Eli çok ağır lan. Yaklaşan otobüse binip gitti. Çok sinirlenmiştim. İçeriye girip Raquel'in kolundan tuttum. Onu çekerken o hiç uyuzluk yapmıyordu. Arabamın yan koltuğuna onu fırlatıp bende sürücü koltuğuna bindim.
"Nereye gidiyoruz?"
"Kes sesini Raquel sanki bundan memnun değilsin" Dizlerini torpidoya yaslamış gülüyordu. Tabi ki memnundu. Evime geldiğimizde tekrar onu sürükledim. İçeriye girdiğimiz gibi onu duvara fırlatıp onu duvarla arama sıkıştırdım.
"Sadece beni memnun et" Onu sertçe öpmeye başladığımda Raquel zaten keyifle gerisini getirdi.
-----------
"Hemen gidiyor musun?"
"İyiydin. Telefon numaram ve paran tezgahın önünde" Ona döndüğümde ağlamak üzere olduğunu fark ettim.
"Ben fahişe değilim" Ona alayla gülümsedim.
"Kimse daha 1 gün gördüğü bir adamın altına girmez. Fahişeler dışında. Beni durdurabilirdin ama durdurmadın" Odadan çıkarken bir hıçkırık sesi geldi.
"O zaman sende erkek sürtüğüsün. Kimse daha 1 gün gördüğü birini altına almaz"
"Haklısın ama ben olsam sözlerime dikkat ederdim" Evden çıkıp adamlarımdan birini aradım.
"Buyr-"
"Kes sesini. Bana hemen Rachel Doğa Esen'in şuanda çaldığı barın adresini bulup gönderiyorsun" ir kaç dakika sonra telefonuma konu geldiğinde hemen bara sürmeye başladım. Zaten Arka Sokaklar ekibi gibi olay yerine çok yakındım. O dizide hala devam ediyor hala izleyen var mı onu ya? Barın önüne geldiğimde arabayı rastgele bir yere park edip -Araba Porsche- bara girdim. Doğa sahnede gitarını akort ediyordu. Boş bir yere oturup bir viski istedim. Onun gözlerindeki kırılgan çocuğu izlemek nedensizce iyi hissettiriyordu. Sanki benim kız halim gibiydi. Ama bana karanlık bir kız değil neşeli ve sıcak bir kız lazım dedim kendime. Benim bataklığım kendime yetiyor onun acısınıda yüklenemem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karşı Çeteler
Ficção AdolescenteHayal edin. Bir lisedesiniz ve 2 çete var. Bu çeteler birbirlerinin Azrail'i fakat bir gün garip bir şekilde karşı çetelerden birbirlerine aşık olanlar çıkıyor. Sizce Melisa ve Anıl bu aşkı yürütebilecek mi? Yoksa mazide derin bir acı olarak mı kala...