6 Şizofren Genç

Yeni Olaylar

PINAR

O akşam içimde bir sıkıntı oldu. Uyuyamadım. Gecenin kaçı olmuştu ve herkes uyumuştu en sonunda yataktan kalkıp mutfağa gittim. Kendime hemen bi kahve yapıp odama geçtim. Kitap okumaya başladım. Sonra uyuyakalmışım. Sabah iğrenç alarm sağolsun uyandım. Kahvaltı için aşağı indim. Yine aç bünyem sayesinde öküz gibi yemiş olabilirim. Sonra okul saatim yaklaştı. Hazırlanmaya başladım. Yolda yürürken Kerem'i aradım açmadı tekrar tekrar aradım ama yok. Sonunda bizimkilerin yanına gittiğimde Kerem'i sordum onlar da aramış ama Kerem açmamıştı. Biz iyice merak edip tekrar evine gitmeye karar verdik. Hızlı adımlarla evine gittik. Kapıyı çaldık hizmetçi yine evde olmadığını söyledi fakat inanmayıp eve bodoslama giriş yaptık. Keremin odasına doğru ilerledik. Neyseki kapı kilitli değildi. Odaya girdiğimizde Kerem uyuyor numarası yapıyordu ama uyumadığını bildiğimiz için direk yüzüne su döktük. Gözleri kızarık ve şişmiş haldeydi. Hepimiz şaşkındık Kerem hepimizin yüzüne tek tek baktı.
- Neden geldiniz?
Biz cevap veremedik ne olduğunu düşünürken.
- Ne demek neden geldiniz? İlk defa bize haber vermeden okula gelmemezlik yapıyosun. Telefonlarımıza cevap vermiyorsun ve evde olmadığın yalanını söylüyorsun. Evine zorla geliyoruz bu haldesin üstelik bize hala ne soruyorsun neler oluyor Kerem?

Diye uzun ve anlamlı bir konuşma yaptı Deniz Utku. Kerem önce afalladı sonra konuştu.

- Anlatmak istesem anlatırım demi. Zorla evime baskın yapıyorsunuz. Gidin buradan gördüklerinizden memnun musunuz? Bide hesap sormaya kalkma Deniz!

- Ne saçmalıyorsun lan sen merak ettik seni ne demek anlatmak istemiyorum! Ne zamandır bişeyler saklar olduk?
Diye bağırdı Deniz. Bunun üzerine araya girip :
- Hey sakin olun. Saçmalamayı bırakın hemen. Kerem anlatana kadar gitmeyeceğimizi biliyorsun dökül bakalım.

Kerem sesli bir şekilde oflayıp pufladı. Ama inadımızı yenemeyeceği için anlatmaya başladı.
- Ben bi takım şeylerden şüpheleniyordum. Dün hastaneye gittim. Sabah test falan yaptılar. Sonra bekledim
Sesi titriyordu kesik kesik konuşuyordu sustu derin bir nefes alıp tekrar anlatmaya başladı :
- Test sonuçları açıklandı. Ben, ben kanser tedavisi görmek zorundayım. Ve de psikolojik tedavi de görecekmişim.

O an hepimiz beyninden vurulmuşa döndük. Tepki veremedik kaskatı kesildik.

SELİN

O an ki hislerimi anlatamazdım ama Kerem'in böyle olmamıza üzülecek olduğunu bildiğim için ilk tepkiyi verdim. Ona sımsıkı sarılıp " Biz hep yanındayız. Bunu unutma ve hepsini birlikte anlatacağız" dedim. O an oda bana sarıldı ve ağlamaya başladı. " Ağlama" diye zorla söyleyebilmiştim. Çünkü boğazıma bir düğüm saplandı o an. Sümeyra araya girip Hadi Kerem okula geçiriyoruz beş dakika içinde hazır ol " dedi. Hepimiz dönüp Sümeyra'ya bakınca" Ne yani eve mi kapanması lazım bizimle okula gelecek ki açılacak " deyince hepimiz ona hak verdik. Kerem hazırlanırken biz de aşağıda bekledik. Kerem geldi yürümek yerine dolmuşa bindik. Çünkü ilk ders başlamıştı. Okula gittiğimizde ise çoktan tenefüstü. Kerem'in neşeli hali yoktu ve bu etrafa neşe saçan o sempatik çocuğa göre ilgi çeken bir olaydı. Herkese başım ağrıyor deyip geçiştiriyordu. Uzaklara dalıp gidiyordu. Bu böyle olmamalıydı deyip Deniz'i Kerem'in yanından kaldırdım. Kerem'in yanına oturduğum sırada hoca geldi. Önemli bir konu diyince herkes sustu ve konuşmaya başladı :
- Evet gençler okulumuzda boş bir sınıf var bu sınıf için belirli öğrenciler seçilip o sınıfa aktarılacak. Bunun için de geçen senenin en yüksek karne ortalamalı öğrencileri seçildi. Bu sınıftan üç kişi var. İsimlerini açıklıyorum. Sümeyra Esin, Duruhan Özcan ve son olarak İlknur Sevgi.
Al işte şimdi de bunlarla farklı sınıfa düşecektik. İlknur itiraza geçti :
- Ama hocam ben sınıf değiştirmek istemiyorum dönemin ortasında yeni bir ortam zor olacaktır. Üstelik sınıfımdan memnunum.
- Malesef İlknur itiraz hakkına sahip değilsiniz ve sizi okulun en iyi sınıfına koyacağız bu sizin için güzel bir şey.