3.Bölüm

763 55 10
                                    

Multımedıa Serenay olsun o zaman :D

Duyduğumuz şey karşısında önce bir sessiz kalsakta sonrasında Çağla da ben de kahkahalardan kırılmaya başlamıştık. Öyle ki kantindeki herkes bize deliymişiz gibi bakıyordu. Tamam biraz vardı ama sadece biraz...

Çağla ve ben birbirimize sarılıp omzumuza başlarımızı bastırarak kahkahalarımızı dindirmeye çalışıyorduk ama ne mümkün. Çağla yerde debelenirken ben konuşmak için ter döküyordum.

''Tu...tu...tuvaleti mi si..sildirdi ahah.???''

Kahkaham devam ederken Nisan sinirden saçlarını yolabilirdi. Ama bu bakışları biliyordum. Eğer yolunacak bir saç varsa bunlar kesinlikle bizimkilerdi. Anladığım ve gayet de emin olduğum için susmaya çabalayarak yerime oturdum.

Çağla da gülerken düştüğü yerden kalkarak sandalyesine kurulmuştu. Ondan gelecek cevabı beklerken yüzümdeki tebessümü engellemek için damağımı ısırıyordum.

'' Evet resmen Feride ve bana tuvaleti sildirdi koca karı.!!!''

Son iki kelimesi bize yetti de arttı bile. Çağla'nın saldığı kahkahalarına ben de eşlik ederken sonunda Nisan'ımın tepesini attırmıştık. Yerinden kalkıp ikimizide saçlarımızdan kaldırarak yere düşmekte olan bedenlerimizi sandalyeye oturttu.

Daha sonra ellerini sandalyelerimize dayayıp eğildi. İkimizin kulağına da yakınken kısık sesle konuşuyordu.

''Eğer bir daha ağzınızdan en ufak bir kahkaha iniltisi duyarsam yemin ediyorum gider o sildiğim tuvalete kafalarınızı gömerim.''

İkimizde korkudan sesimizi açamazken o bu sefer bağırdı.

''Anlaşıldı mı.?!''

Bu sefer ikimiz bir olup kafamızı olumlu yönde salladığımızda zafer gülümsemesiyle yerine geçti.

O bize olayın detaylarını anlatırken ben alttan Çağla'ya tekme atıyordum. Eğer bu kıkırdamalarıyla Nisan'ı deli etmeyi başarırsak az sonra kafalarımız..... ben sustum siz anladınız.

Tam ağzımı açmış fikrimi söylüyordum ki boynumda hissettiğim ürperti irkilmemi sğalamıştı.

'' Şimdi arka bahçeye gel asi kız. Sende o cesaretin fazlasını görüyor gibiyim.''

Nane kokan nefes benden uzaklaştığında hızla arkamı dönüp bakmıştım.

Batuhan Atahanlı'yı gördüğüm an gözlerim şaşkınlıktan pörtleyecek derece de açılmıştı. Elindeki tepsisiyle kafasını yeniden bana çevirip ukalaca gülümsedi ve göz kırptı. Sonrasında önüne dönmüştü ve arkasında da Anıl ve şu Anıl'ın kölesi durumunda görünen aslında çok yakın arkadaş oldukları Özgür bulunuyordu.

Çağla saolsun çocuğun hayatını özetlediği için biliyordum bunu.

Her neyse onu bunu bırakında ben bu çocukla arkada ne bok yicektim lan.!

Muhtemelen kızlarda benimle aynı fikirdelerdi ki şaşkın bakışları hüküm sürüyordu.

Onlara birşey söylemeden yerimden kalktım. Ondan korkacak değildim ya.! Kimseye Serenay Paksoy bir Atahanlı soyundan olan kötü çocuk kılıklı zengin züppeden korktu dedirtmezdim. Hayır asla dedirtmezdim.!

Hızlı adımlarla kantinden ayrılıp arka bahçeye doğru ilerliyordum bir yandan da ne diyebilir ki diyerek aklıma meydan okuyordum.

Arka bahçeye girdiğimde onu bir ağaca yaslanmış bir şekilde buldum. Elleri ceplerinde ağaçların yapraklarını incelemekle meşguldü.

Derin bir nefes aldıktan sonra yanına doğru ilerledim. Geldiğimi fark ettiğinde yaslandığı ağaçtan ayrılarak ayakta kaldı.

Karşısında dikelip ellerimi göğsümde birleştirdim.

'' Ne istiyorsun.?''

O da beni taklit ederek ellerini göğsünde birleştirdiğinde yeniden ağaca yaslanmıştı.

'' Sadece seni uyarmak istedim.'' dediğinde kaşlarımı havaya kaldırdım.

'' Bir Atahanlı zarar vermekten başka birşey yapmaz ki... uyarı onlara göre değildir.'' 

Bana anormalce bakması normaldi zaten benim cümlem anormaldi. Seri katil falan mı lan bunlar.!

'' Saçmalama. Sadece şu arkadaşın... Kızıl saçlı olan.''

Kaşlarımı çatarak ona baktım.

'' Ne olmuş Çağla'ya.?''

''İsmi Çağla mı.? Güzelmiş. Her neyse bunlar beni ilgilendirmez. Demek istediğim ona dikkat et. Nefret ettiğin şu Atahanlılar var ya... Onlardan birine bulaşmış durumda. Ve onun oyunlarını bozması da pek hoş olmadı tabiii. Dediğim gibi sadece uyarmak istedim. Çağla'yı korumak isteyeceğini düşünmüştüm.''

''Ne saçmalıyorsun sen ibne.!'' dediğimde işaret parmağını havada salladı.

'' İsmim Batuhan. Arkadaşlar kısaca Batu derler. Ama 'ibne' gibi bir sıfatım olduğunu hatırlamıyorum.'' dedikten sonra gözlerini yerden kaldırıp benim gözlerime dikmişti.

''S.E.R.E.N.''

Vay arkadaş.! Gel de bunu dövme şimdi.

'' Bana Seren deme.!''

Ufak bir kahkaha attı.

'' Dediğim gibi Seren.! Arkadaşına dikkat et. Sadece korumak istedim. Kötü bir niyetim yok.'' deyip arkasını dönmüştü ki ben bağırmaya başladım.

'' Heyy adam gibi anlat şunu.''

Arkasını dönüp yürümeye başladığında bana ufak bir öpücük yolladı. Ben de karşılığını dil çıkararak vermiştim.

Ne saçmaladı şimdi bu. 

Ne Atahanlısı.? Çağla hangi Atahanlı'nın sevgili torunlarından birine bulaşmış acep.? Kimden korumam gerek.? 

Düzgünce anlatsana hayvan.!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 14, 2013 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Savaşmaya DeğerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin