5.BÖLÜM DÜŞÜNCELER

124 13 13
                                    

Sevgili okuyucularım,
Bu bölümüm baya geç oldu farkındayım ama elimden geleni yaptım.Ben fen lisesindeyim ve derslerimden kendime vakit ayıramıyorum. Beni anlayacağınızı düşünüyorum.İyi okumalarr 😊

Bryan Adams-Everything I do
Mavi
Uyandığımda saat 10:45'ti.Ne zaman uyuduğumu hatırlamıyordum.Yatağımdan kalktım yüzümü yıkamak için banyoya gittim.Odama gidip kapıyı açmamla çığlık atmam bir oldu.Taylan yatağımdaydı banyoya gittiğimde gelmiş olmalıydı.Dün gecenin büyüsü bozulmuştu işte.
"Ödümü kopardın Taylan ne işin var burada?"biraz bağırır gibi olmuştu ama Taylan böyle şeyleri umursamazdı.Kalktı ve üzerime doğru geldi.
"Seni görmeye geldim aslında bizimkilerle saat 12 gibi buluşacağız ama ben daha çok görüşelim diye erken geldim."sözleri ve pis sırıtışı her zamanki gibi üzerimdeydi.
"Hmm üzgünüm ben bugün sizinle olamayacağım."dedim aklımda hiç bahane yoktu ama söyleyecektim birşeyler.
"Dün neredeydin o çocukla,seni zorla götürdü değil mi ? Pislik herif" pis mi? Kendine bak önce sen demek okadar isterdim ki ama "Hayır Taylan zorla filan götürmedi beni yok öyle bir şey bugün de sadece yorgunum dinleneceğim ondan gelmeyeceğim başka bir sebebi yok"iyice kasmaya başladı bu ya.Yüzünü düşürdü ve,
"Naptı sana neden böylesin?"ouff "Bir şey yapmadı dedim ya sadece dün yorucu bir gündü." Bu bahaneme inanmamıştı sadece kabullenmişti.
"Peki öyle olsun bakalım hadi kendine iyi bak tatlım yarın böyle görmeyeyim seni" Kondönö öyö bok totlom salak ya "Tamam canım" dedim zorlayarak.Odamdan sallana sallana çıktı.Arkasından dil çıkardım.Ve yanına doğru yürüdüm.Sonuçta misafir sayılır.Önünden hızlıca geçip kapıyı açtım."Görüşürüz Taylan" dedim."Görüşürüz" dedi ve arkasını dönmeden uzaklaştı.Neden böyle olmak ki?Biraz Kuzey gibi olamaz mıydı?İlk günden Kuzey demeye başlamam çok tuhaf ama gerçekten o kadar etkileyici ki aslında etkilendiğim şey dış görünüşü değil,o kadar masum,nazik ve duygulu ki sanki içi dışına yansımış gibi.Keşke bir kez daha görüşebilsek.Keşke telefon numarası olsa.Keşke daha çok tanısam onu.Keşke,Keşke keşke ...
KUZEY
Lunaparkta görmüştüm onu.Çünkü ona iyi gelirdi biliyorum.O da benim gibiydi.İçinde bir şeyler saklı gibiydi.Zordu dayanmak gerçekten zordu.Bir şeyler yapılmalıydı.Benim sıkıcı olduğumu düşünmüştü ki bu can sıkıcıydı.Küçükken hatırlıyorum kendi kendime lunaparka giderdim.Hatta oyuncaklara binerken de dejavular yine yaşamaya başlamıştım.Farketmesini istemiyordum ama farketmişti ve gülümsemişti belki de oyuncaktan korktuğumu düşünmüştü.Bırak öyle düşünsündü benim korkak olduğumu düşünsündü.Gerçekten eğlenmiştik.İkimizde yeterince duygusaldık.Ona da annesi çektirmişti demek ki.Sanki bir rüya gibiydi.Dönme dolapta dediği sözü "Sen neden geldin ki daha önce neredeydin?" şimdi ben ona karşı düşünüyordum.Neden şimdi?Daha önce neredeydi?Ona böyle bakmam yanlıştı hem de çok.O Taylan'ı seviyordu.Sevmese bile hayatında o vardı ben yoktum.Arasam telefon numarası da yoktu.İlk ve son maceramdı.Yanımda annesi hakkında sıkıcı şeyler söylüyordu.Lunapark çıkışında da aynı şeyi yapmıştı.Canımı yakıyordu ben annemi bilmezken o annesinin kıymetini bilmiyordu.Hızlıca arabayı onun evine doğru sürdüm.Babamın arabalarının hepsinde navigasyona bağlı olarak tüm camianın ev adresi vardı.Navigasyonu takip ederek evine götürdüm.Derin bir düşüncedeydi ki evine geldiğini farketmemişti.Şapşiğim benim.Off sen iç sesim daha önce neredeysen tekrar oraya git ve bir daha gelme! Lanet olsun bu kızdan sonra iç sesim de olmuştu.
Annesine söylediklerinden sonra sinirlendiğimi farketmişti.Ve sanki onun da canı sıkılmıştı.İlklerimin onu üzmesini istemezdim ve evlerinin önüne gelince ani bir frenle arabayı durdurdum."Ne yap-" demesine izin vermeden "Bana bak " dedim.Ama bakmadı "Bana bak dedim " diyerek sesimi yükselttim.Hâlâ ellerine bakıyordu.Sinirlenmiştim hatalıydı belki de onun da kötü anıları vardı ama böyle hırçın ve aciz olmamalıydı.Belki de artık dayanamıyordu gerçekten çok zordu.Dayanılmazdı.Boş edilemezdi.Zihnimdeki şeylere, rağmen hızlıca elimi çenesinin sağ kısmına yerleştirip kafasını kendi tarafıma doğru çevirdim."Biliyor musun? Ben ilk defa bir kızı her hangi bir yere götürdüm,ilk defa bir kızla bu kadar yakın konuştum,ilk defa bir kızı içimden gelerek lunaparka götürdüm.Ben bugün seninle ilklerimi yaşadım anlıyor musun? Evet,beni farklı kılan,beni ben yapan geçmişim var. Evet,seninle paylaşmadım, paylaşamadım ama bu asla sana güvenmediğimden değil,alışamadığımdan." Bunları ona nasıl anlattım bilmiyorum bi anda içimden gelmişti.Ağlamaya başlamıştı çok karışmıştı biliyordum.Ben zengin Kuzey KAYA hahaha tabiki hayır ben sadece Kuzeydim ki bunu henüz kendim kimseye anlatamamıştım.Benden bunları beklemiyordu ki ben de hiç böyle düşünmemiştim "Bu söylediklerin...ben..."Ne diyeceğini bilememişti.Ellerimle yüzünü iyice kavramıştım.Tamamen birbirimize dönüktük.
"Hiçbir şey söyleme ben ne yaparsam karşılığında onu alırım." dediğimde bende artık gözyaşlarımı sıkmayı bırakmıştım.O da bana sıkıca sarıldı.Sanki içine sığdırmak istiyormuş gibi o kadar çok hoşuma gitmişti ki...Artık tek bedendik.Kendimi ona bırakmıştım. Kafasını omzuma koydu. Ben de aynısını ona yapmıştım. Kafasını kaldırmadan "Sana güveniyorum Kuzey." dedi o çatallaşan sesiyle sesi çatallaşmış olsa da hiç eğrilti durmuyordu.Ben de,
"Sana güveniyorum küçüğüm."dedim. Adını hâlâ bilmiyordum.Aslında sormak istiyordum ama anı bozmak hiçte hoşlanacağım bir durum olmazdı. Burnunu çekerek hafifce başını yasladığı omzumdan kaldırdı. Be mahcup bir şekilde,
"Şeyy...Gömleğin biraz batmış olabilir." dedi. Ne yani bu an gömlekten daha mı değersiz? Yo,bu an hayatımdaki en değerlilerinden birisiydi.
"Umrumda mı? Ben burda ilklerimi yaşarken" Henüz ayrılmamıştık."Bu arada söyledim mi hatırlamıyorum ama adım Mavi." dedi. Gerçekten bir an hiç öğrenmeyeceğim sandım.
"Mavi... En sevdiğim. Benimki de biliyorsun ama yine de söyleyeyim Kuzey" Bunları ilk tanıştığımız an yapmalıydık ama biz birbirimize kendimizi tanıtmak yerine tartışmıştık.
"Kuzey daha fazla geç kalmadan eve gitsek?" Off bu nasıl bir şapşik yaa. Oha ne diyorum ben yaa... Kuzey kendine gel. Ama öyleydi deli geldiğimizi farketmemişti onca zaman. Güldüm. Hâlâ saf saf bana bakıyordu.
"Noldu?" şaşkın bir ifade bana bakıyordu.
"Gözlerini benden alıp etrafına baksan iyi olacak."Camdan dışarı baktı hiç beklemeyeceğim bir şekilde,
"Aman tanrım didimm!"dedi aslında bu kadar düzgün,nazik olması fazlaydı onunda bir kız olarak çılgın bir iç sesi vardı emindim.
"Belliydi zaten içinden böyle biri çıkacağı."az önce söylediği şeyi sesli bir şekilde ifade ettiğini benim bu sözümden sonra anlamıştı.Yaptığı şeyleri bilinçsizce hiç düşünmeden doğal bir şekilde yapıyordu.
"Öyle mi senin de egon yeni yeni teşrif etmeye başladı.E senin egon geldiğine göre ben gitsem iyi olacak malum tek kişilik koltuğa kocaman egon ve ben sığamayız." der demez bana sırtını döndü ve kapıyı açıp çıkacağı sırada dayanamayıp kolundan çektim.Bir şeyi de becersem keşke kızı nasıl çektiysem artık dudaklarımız birleşmişti.Bir ya da iki dakika böyle durduktan sonra geri çekildi ve "Şey...ben...aslında sen...yani bir sey mi diyecektin?"soru dolu ve şaşkın gözlerle bana baktı.Buna sadece gülümsedim.Utanması iyiydi bu,bu tür şeylere alışkın olmadığını gösterirdi.Birden,
"İyi geceler demeden mi gideceksin?"aniden,
"Unutmuşum iyi geceler "dedi ve hızlıca kapıyı açıp evine doğru yürüdü annesi çatık kaşlarla onu karşıladığında bende arabayı çalıştırıp eve gelmiştim.Merdivenleri ikişer üçer çıkıp odama girdim.Gömleğimi çıkardım ve aynadan kendime bakmaya başladım.İlk iki saniyeden sonra gülmeye başlamıştım.Bugün hiç Kuzey gibi davranmamıştım.Daha çok Kuzey Kaya'ydım olması gerektiği gibi.Ben aptal aptal aynaya doğru sırıtırken kapım tıktıklandı ve,
"Oğlum girebilir miyim?"geldiğimi duyması için henüz uyumamış olması gerekiyordu.Gömleğimi hemen üzerime geçirip "Tabi baba gel!" dedim.Aslında biraz endişeli ve mahçuptum.İdolun kızını olaylı bir şekilde kaçırmıştım.Kızsa yeriydi.Kapıyı açıp içeri girdi ve,
"Yeni mi geldin?"dedi gülerek.Gülmesine anlam veremesem de, "Evet şimdi geldim.Panayır ne zaman bitti?" biliyor musun saatin kaç olduğunu bile bilmiyordum.Babam yine güldü ve,
"Saat 03:30'ü geçiyor.Panayır siz kaçtıktan sonra çok sürmedi.Sana bir şey söyleyeyim mi? Sizden sonra Sude herkese emir vermeye başladı.Görevlilerle 'sen onu yap' 'sen bunu yap'... Eee sizin kaçmanız onun etkinliğinin önüne geçince haliyle doğal tabi (!)" bu adam deli miydi? Ne diye kızmıyordu.
"Aslında bende tam bu konuyu konuşacaktım.Baba biliyorum belki korkunç bir şey yaptım belki lanet bir şey belki de beni tekrar o yurda gönderirsin bilmiyorum bildiğim tek bir şey var o da onunla çok eğlendigim onunla kendime geldiğim,o çok iyi ve aklı başında biri.Yanlış yaptığımın farkındayım ama şunu söyleyeyim yaşadığım en güzel günlerden biriydi kendimi rahat hissettim bugün"Beni biraz şaşkın ve tuhaf dinledi.Ve,
"Kızmak mı?Bilakis çok şaşırdım ve mutlu oldum.Hoşuma bile gitti.Ben senin yaptığın,senin mutlu olduğun,senin istediğin kısaca sebin olduğun her şeyde varım.Bir daha duymamış olayım oyuncak mı bu?Artık sen benim OĞLUMSUN.Sen Kuzey KAYAsın.Anladın mı?Her hatanda seni oraya bırakacak değilim.Hem sen babanla nasıl konuşuyorsun bakalım? Hadi ben çıkayım sende biraz rahatla!"Bu adam benim babamdı.Hayrandım yaptığım şeylere saygı duymasına.Bu huyundan güç alıyordum sanki.Kapıya doğru yönelince,"Baba!" diye seslendim.Bana doğru döndü."Benim babam olduğun için çok şanslıyım hayattaki tek şansım.. iyiki benim babamsın" dedim.Gözlerime bakıp "iyi geceler oğlum"dedi.Kapıyı kapatmadan "iyi geceler baba" dedim.Gülümseyip odamdan çıktı.
MAVİ
Hayatın ne zaman, ne getireceği hiç belli olmaz.Hayat gizemlidir.Hayatın sen farketmeden içinde getirdiği şeyler vardır Tıpkı benim hayatımın getirdiği Kuzey gibi...
Bak dün beraberken bugün yanımda yok.Karnımın sesiyke bu düşüncelerden sıyrıldım ve üzerimi değiştirmek için dolabıma doğru yöneldim.Dolabın kapağını açtım ve içinden bir kot şort ve tek omzu açık siyah bol t-shirt'umu geçirdim.Saçımı hızlıca bir topuz yaptım ve aşağı mutfağa indim.
Emel teyze yine döktürmüştü.Sarmalar,dolmalar,salatalar hepsi masanın üstündeydi.Bu kadar yemeğe şaşırmıştım ama mutfakta kimsenin olmaması benim işime gelirdi.Tam sarmadan bir tane alırken,
"Aman Mavi ne yapıyorsun yavrum?Onlar Sude Hanımın misafirleri için.Ama eğer istersen hemen sanada yaparım."Annem..tabi panayır dedikodusu için arkadaşlarını çağırmıştı.Omuzlarım düşmüştü.
"Yok sağol Emel Sultan."Hemen evden gitmeliydim.Eylüllede konuşmamıştık.Kesin Taylanların yanındaydı.Odama doğru yürümeye başladım.Odama girip Eylül'ü aradım.İki kere çaldıktan sonra telefon açıldı.
"-Eylül?"dedim.
"-Efendim canım?"
"-Acil durum!"dedim.Annemin eve arkadaşlarını çağırması benim için gerçekten acil durumdu.Eylül'de benim kurtarıcı meleğim olduğu için dolaylı yoldan onunda acil durumuydu bu.
"-Eyvahh!Hemen geliyorum canım."
Dıt dıt dıt dıtt... Canım ya nasılda güzel anlaşıyoruz.Hemen gardırobun önüne geçtim.Beyaz,bol bir t-shirt ve yırtık boyfriend pantolonumu giydim.Aynanın karşısına geçtim ve kendimi süzdüm.Saçımı salıp Eylül'ü beklemeye başladım.Telefonum,cüzdanım ve arabamın anahtarları masamın üzerindeydi.Böyle böyle derken on dakika sonra Eylül geldi ve kurtulacak olmanın sevinciyle koşarak Eylül'ün yanına gittim.Arabaya bindimde masanın üzerindekileri unuttuğumu farkettim.Eylül'ün benim bu anı arabadan inip koşarak eve girdiğimi gördüğündeki yüz halini düşünmeden eşyalarımı almak için az önce kapattığım dış kapıyı tekrardan açıp içeri girdim.İçeriye girdiğim gibi odama fırladım.Kimseye görünmeye niyetim yoktu.Alacağım eşyalarımı aldığım gibi tekrar aşağı indim ve yakalanmadan arabaya koştum.
"Naber Eylül?" Eylül bu soruma
"Asıl senden naber kızım panayırın dedikodu konusu oldun neydi o öyle?"kızarmıştım,sizene yani dedikodu konusuymuş şu her olaya girecek dedikoduya sahip kadınları sevmesemde mecburen bir şey demiyordum evet bu sene benim için fazlaydı bu olanlar ama beni gülümsetmeye yetmişti.Eylül'ün soru soran bakışlarını üstümde hissedince düşüncelerimden ayrıldım.Ve,
"Çok dikkat çektik değil mi?"dedim dudağımı ısırarak gülerken.
"Hemde çok kızım herkes arkanızdan bakakaldı öyle.Taylan'ı görmeliydin beti benzi attı çocuğun" buna sevinmiştim işte.Taylan kötü biri değildi ama kendisini herkesten üstün görürdü.Egoist biriydi ve bundan hiç hoşlanmıyordum.
"Eylül o kadar güzeldi ki her açıdan hayatımda hiç böyle bir gecem olmamıştı." Efsiii denilecek kadar güzeldi.
"Mavi yoksa sen bu çocuğa aşık mısın? Kız doğru söyle bak ne yaptınız?" Aşık mıydım? Bilmiyordum.Belki de sadece etkilenmiştim.
"Beni lunaparka götürdü Eylül en sevdiğim yere.Ama bu sefer burayı güzel yapan oydu.O ve yaşadıkları,çok yaralı Eylül,çok çekingen,çok düşünceli anlıyormusun Taylan gibi değil o yaşadıklarına rağmen çok doğal." Evet tam da böyleydi işte.Evimin önündeki yaşadıklarımız çok değerliydi benim için.Ama şimdi telefon numarası bile yok.Bir daha onu bulabilirmiyim ya da bulabilirmiyiz birbirimizi bilmiyorum.
Veee bölüm sonuuu... Oy ve yorumlarınızı bekliyorumm...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 09, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KUZEY MAVİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin