Sen Gibi Ben Gibi...

Bölüm 19

                  Yeni bir güne otel odasına abanan bir adamla uyanmıştım. Bir yandan çalan alarmı mı susturmaya çalışırken bir yandan da kapıya abanan adamı sakinleştirmeye çalışıyordum. Fakat başaramamıştım. Çünkü sabahları uyanınca orangutan yavrusuna benziyorum. 

Neyse, bence konumuz bu değil. Yataktan kalkıyordum ve yere yapışmıştım. Odaya gelen adamı karşılamaya giderken en azından kendime biraz çeki düzen verebilirim diye aynaya baktığımda göz makyajımın çıkmadığını fark ettim ve o şekilde adamın karşısına çıkamazdım kapıdan adam yavaşça ve kısık sesle;

- Bayım şuan müsait değilim aşağıda beni bekleyin lütfen.

- Tamam. Çabuk olun lütfen bayan.

- 10 Dakikaya aşağıda olur bayım. Teşekkürler. 

Allahım orangutan yavrusu değilde panda yavrusu gibiydim. Gözlerimin altı tam bir panda gibi olmuş. Simsiyah. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra kahvaltı yapmak için aşağı indim ve o adamla tekrar karşılaştık. Ve neden geldiğini sordum. 

- Bayım neden geldiniz?

- Aslında ben sizin yeni okul müdür yardımcınızım. Ve sizi yeni okulunuza götürmekle görevlendirildim. Anastasia hanımın kızı olduğunuzu duyunca çok şaşırmıştım. Bu yüzden gelip sizi ben götürmek istedim.

- Bayım o kadının kızı olduğum için ayrıcalık istemiyorum. Eğer onun parası olduğu için servet avcılığı yapıyorsanız üzgünüm ki şimdi bana müsaade edin.

- Bayan böyle düşünmeniz hiç mantıklı değil. Ama şimdi sizi götürmem gerekli.

- Bayım lütfen müsaade edin de yemeğimi yiyeyim. Size parayı veren ben değilim. Siz servet avcılığı yapacak başka kişiler bulabilirsiniz müsaadenizle...

Yaa kadın yüzünden özel tepki alıyorum ya. Servet avcısı takmakta peşine üstüne yok kadının. Yaptığı tam bir ilgi yoksulluğu. Nefret ediyorum ya. Ama belki de koca arıyodur kendine. Pis SÜRTÜK!! İlgi yoksunu aptal. 

Kahvaltımı yaparken yanımda birden Olly beliriverdi. Çok şaşırdım napıcamı sapıttım. Ağzımdaki kahveyi çocuğun yüzüne püskürtmüştüm. Ya tam bir rezillik ya. Kendimi gülmemek için zor tutuyordum. Ve birden muhteşem dişleriyle gülmeye kahkaha atmaya başladı. Ve bende istemsizce onun fotoğrafını çektim. Ama suratıma çok aptal bakıyordu. Tam yemelik salak ya. Isırcam o yüzünü. Çok mazoşistce sevdim çocuğu neyse.

- Ya ben çok özür dilerim gerçekten....:D 

- Tamam sorun değil ama neden gülerken fotoğrafımı çektin neyse sorun değil..

İkimizde gülmeye başlamıştık. Taa kii bi kız gelmeden önce. Yine o muzlu kokoş kız gelmişti. Masaya gelip oğlana bakarak 

- Kalk gidiyoruz işimiz bitti.

- Sen git o sonra gelicek. 

- Sen önden git ben gelicem şimdi.

- Hayır gitmiyorum.

- İyi siz oturun ben gidiyorum.

Dedim ve kalktım masadan. Odama gidiyorum. Arkamdan Olly bağrıyodu. Tam arkamı döndüm ki ahanda Baran burda. Hıhh aferim sende gel tam olsun oda orda muzlu kokoş kızla konuşuyo. Olly bana bakıyordu ve sırıtıyordu. 

- Ne sırıtıyosun kii.

- Kıskanıyosun sen o kızı.

- Hayır.

- İyi tamam öyle olsun.

Olly bana bakarken ona sarılmıştım ve öpmüştüm.

- Görüşürüz bayım.

- Görüşürüz bayan..

Dedikten sonra odaya koşarak gittim ve küveti doldurup içinde uyumuştum. Kalktığımda saatin geç olduğunu   fark etmiştim yemek vakti geççmişti tek çare oda servisi söylemekti. Oda servisini bekliyordum. Gelmiştii. Kapıyı açtım içeri aldım ve yemeye başladım. Bitti. Ama Aleyna doymadı hala açım ben. Neyse uyursam geççer niyetiyle yemeği yiyip yatıp uyumuştum. Yeni bir günde görüşmek üzere okuyucularım. Sizi Seviyorum....<3