Tabi heyecandan 2-3 saat uyuyamadım. Kolumda ki saatten baktım saate 3'tü ve sonra uyumayı başardım. 7 de beni kaldırdılar. Kahvaltı yaptık tabi kahvatıda da yaprak üstü fındık ezmesi vardı yedik sonra beni yanlarına alıp şunları dediler: Bak bu ağacın yıkılmasına 10 gün kaldı. Daha önemli bir sorun da burada ki tüm ağaçlar yıkılacakmış. Buradan kurtulmak lazım dedim nasıl kurtulacağız? Diye sordum. O da tek bir yolu var dedi. Buradan 500 km uzakta bir ada vardı. "Oraya gidip orada ki bilmeceleri çözüp ancak öyle kurtulabiliriz". Dedi ve biz çare aramaya başladık. Ben dedim ki" bana keskin bir alet yapar mısınız?" Diye sordum. Onlar"Niye ki?" Dediler ve ben de sormayın o kadarını da dedim ve işe koyuldular. Hemen getirdiler ve ben küçük ağaçları kesip, uzun palmiyelerini yaprakların da ki ipten de bağlıyacağım ipi yapıp, işe başladım. Önce kestiğim odunları yan yana dizdim,düzenledim sonra da iple onları bağladım. Ama bir şeyi unutmuştum küreği onu da hemen odundan yaptım. Her şey tamam dı şimdi sıra çok heyecanlı bir yolculuğa atılıp,ölecek misin? Kalacak mısın? Bilmeden bu yolculuğu yapmadaydı. Baktım herkes heyecanlı ben de bir kaç erzak alıp yola koyulduk. Yolda çok fena bir fırtına yakaladı bizi. Allah'tan salın yanlarına koruma yapmıştım ki kimse suyu boylamamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüyalar Ormanı
PertualanganHikayemde Mert'in yaşantısını anlatıyorum, yani kitapta benim hikayem. Herkese iyi okumalar dilerim. Yazım yanlışı varsa en baştan herkesten özür dilerim.