Suda hayatta kalma çabası yaşarken yukarıdan tüpler düştü ve paletler gözlükler falan. Neyse sonra ben su altında şehir olduğunu anladım ve arkadaşlarıma ilettim. Hepimiz ekipmanları giydikten sonra daldık suya. Derinler gittikçe gittik ve şehri gördük. Hemen bilmeceyi aramaya koyulduk ama bir baktık bir kapı gördük girdik ve yere çakıldık. Çünkü oksijenli susuz ortamdı. Tüpleri çıkardık ve her yeri aradık. Bildiğimiz köydü.Ama antik köy kırık,dökük. Neyse biz harıl harıl aradık ama bulamadık. Nerden geldiğini bilmediğimiz bir ses:" burada ki
Bilmeceleri çözmeniz lazım yoksa buradan çıkamazsınız." Dedi. Bizde evlere bakalım dedik. Evlerin dışları çökmüş olmadına rağmen içlerinde her türlü yararımıza gelecek eşya vardı. Bizde kanapeye oturduk. Ohh kalacak bir yer bulmuştuk. Şimdi karınca yemek hazırlamaya gitti ve bizde çıkıp diğer evleri aramaya gittik. Çünkü oturduğumuz evde yoktu. Sonra karınca çok sesli bir şekilde bağırmaya başladı ve bizde bir şey oldu sanıp alelecalele (acelece) yanına gittik.- Ne oldu karınca kardeş? Karınca:
-Mikserde karışım yapacaktım ve içinden anahtar buldum.
Şimdilik herkes deli gibi anahtar deliği arıyordu. Ve bayan örümcek kitli bir dolabı gördü baktık açılıyor mu diye evet açıyordu. Bu dolap tezgahın altında ki dolaptı. Bir baktık dolabın içinden bir tünel aşağıya doğru gidiyor Önce cesur olan tırtıl atladı ardından bayan örümcek,karınca,ben ve ipek böceği şimdilik düşüyorduk. Ve kocaman bir yastığa düştük. Tabela vardı ve tabelada: " Tebrikler geçidi buldunuz. Şimdilik bilmeceleri çözeceksiniz ama buna yarın başlayın. Tam 5 bilmece var tebrikler. Bu arada trambolin ile çıkabilirsiniz. Görüşürüz" diyiyiordu. Bizde çıktık ve eve gittik. Saat 6 olmuştu ve bizde dinlenelim dedik. Susayınca ipekböceği kuyudan su çekmeye başladı bizde onu izliyorduk. Ama arkadaşımızın karşısına bir Atlamyus adlı dev denizatı çıktı çünkü göğsünde ismi yazıyordu. İpek böceği bayağı korkmuştu. Atlamyus: siz Sırlar ve gizemler adasından gelen yaratıklarsınız değil mi?" Dedi gözlerini bize çevirerek. Bizde baş sallamakla yetindik. Atlamyus:
-Eyy yaratıklar sizin adadaki başarınızı duydum ve tebrik ettim şimdilik sizinle yemek yiyeceğim yarın da bilmeceleri çözeceksiniz.(Sesi bayağı kalındı) ve hepimiz inzivaya çekilmiş korkuyorduk. Ve hep bir ağızdan" Tamam" dedik.
Yemekte o konuştu genelde ve sıra bilmeceye geldi." Şimdilik bilmeceleri tamamlayacaksınız ama birinde hata yaparsanız cezaları var ben buranın sahibiyim daha önce sizin gibide bir grup geldi iki arkadaşları gitti biri öldü ondan çok dikkatli olun şimdi gidin uyuyun ve bilmeceye odaklanın haydi görüşürüz." Dedi Atlamyus ve bizde eve gidip 5 tane kanepeyi açıp birleştirdik. İpek böceği bize yorganda ördü çok kalın. Çünkü hava çok soğuktu ve birbirimize iyi geceler dileyip yattık. Unutmayın dedim bir an, aramızdan biri ayrılmayacak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüyalar Ormanı
Phiêu lưuHikayemde Mert'in yaşantısını anlatıyorum, yani kitapta benim hikayem. Herkese iyi okumalar dilerim. Yazım yanlışı varsa en baştan herkesten özür dilerim.