Sinirli bir şekilde önümde duran dosyaya baktım. Gerizekalı avukatın bu ilk yanlışı değildi. Bu zararı karşılamak için epey bir dil dökmem gerekiyordu. Tabi bir de yeni bir avukat bulmam gerekiyordu. Artık insan kaynaklarına güvenmek istemiyordum. Bizzat kendim bulacaktım bu avukatı.
"Gerçekten özür dilerim Derya Bey."
"Bir de özür mü diliyorsun? Defol git bir daha seni görmek istemiyorum." Adam itiraz etmek istedi ama ona o öldürücü sert bakışımı atınca itiraz etmekten vazgeçmişti. Bir tek kelime etmeden odamdan çıktı. Sinir harbinde olan vücudumu sakinleştirmek için önümde duran sudan bir yudum içtim. Hatalara tahammülüm oldukça azdı. Yapabilecek tek bir şey vardı o da hata yapmamaktı. Kapı açılırken içeriye babamın girdiğini gördüm.
"Yine birini mi kovdun?" Yavaşça başımı salladım ve sudan bir yudum daha içtim. Babam işleri bana devretmişti ama yine de bir işi bağlamak için onun imzasına ihtiyaç vardı.
"Bu sefer şans kime vurdu?"
"Avukat Mehmet Bey." dedim sakince. Su biraz da olsa beni sakinleştirmeyi başarmıştı.
"Senin bu tutumundan dolayı çalışacak eleman kalmayacak."
"Ben her zaman eleman bulurum baba. Dışarıda bir çok işsiz dolaşıyor."
"Ya nitelik?"
"Bir şekilde birisi nitelikli olur." derken kapı çalınmıştı. Artık bu kapı çalınmasından rahatsız olmaya başlamıştım.
"Sen daha hazırlanmadın mı?"
"Ne var Deniz niye geldin?" Bana şaşkınlıkla bakarken konuşmuştu.
"Öğle yemeğine çıkmak istemiştin hatırladın mı son birkaç günüm burada." Bu tamamen aklımdan çıkmıştı. Bir kaç gün sonra Amerika'ya gidecekti.
"Yemeğe falan çıkamam Deniz. Babamla çıkabilirsin şu an çok işim var."
"Beni ekiyorsun yani Derya?"
"Maalesef Ada. Hem sevgilin ne güne duruyor?"
" Onun bugün işi var ayrıca onunla yeterince vakit geçiriyoruz."
"Gelemem." dedim ve ayağa kalktım.
"Bir yere gitmem gerek."
"İyi tamam dediğin gibi olsun bunun acısını çıkaracağımdan emin olabilirsin."
"Tamam öğrenci istediğin gibi çıkar."
"Görüşürüz baba şu genç yetişkini sana bırakıyorum." dedim ve Deniz'in arkamdan söylediklerine gülümseyerek odadan çıktım.
Gideceğim yer öğrenimimi tamamladığım üniversiteydi. Oradaki öğrencilerden yararlanabilirdim. Çünkü hem göze girmek için çok istekli çalışıyorlardı hem de nitelik sahibi oluyorlardı. Okula bağış yaptığımız için çoğu hocayı ve dekanı tanırdım. Arabamdan inip Hukuk Fakültesi girişine şöyle bir baktım. Dışarıda sigara içenler konuşanlar birbiri ile şakalaşan tipler vardı. Onların arasından bir kız dikkatimi çekti. Elindeki çanta ve kitaplarla cebelleşiyordu. Sonunda kitapları düşürdü ve o yere eğilmeden ben hızlı adımlarla yanına yaklaşıp yere düşen kitapları aldım ve ona uzattım.
"Teşekkür ederim." dediğinde yüzünü kaldırdı ve karşımdaki güzellikle büyülendiğimi hissettim. Sarı saçları ve masmavi gözleri vardı. Yüz hatları kusursuzdu ve eşsiz bir gülümsemesi vardı. Hiç bu kadar doğal bir güzelliği olan kız görmemiştim. Doğrulurken boyunun uzun olduğunu fark ettim.
"Rica ederim." dediğimde kitaplarını alarak yanımdan uzaklaştı ve ben de şaşkınlığımla orada öylece arkasından bakakalmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AÇELYA (Kitap Oldu)
Teen Fictionİşi başından aşkın olan Derya (erkek) Hazinedar, otel zincirini yürüttüğü şirketindeki avukatın yanlışı ile yeni bir avukat aramaya başlar. Aklında parlak bir fikir vardır. Mezun olduğu üniversiteden öğrenci çalıştırmak ister. Ona göre öğrenciler iş...