"Senin burada ne işin var?" Derya Bey hiç istifini bozmadan yüzüme bakmaya devam etti."Hatırlarsan sana bir teklifle gelmiştim."
"Hatırlatırsam ben de reddetmiştim. Burada işin ne?" Yüzüme gülümserken sinirlerim daha da bozuldu.
"Bu şekilde davranma bana."
"Sana soracağımı düşünmüyorsun herhalde." Tek kaşımı kaldırarak söylemiştim.
"Bir gün o gün de gelecek." Kendinden oldukça emindi ama Açelyayı tanımıyordu ki daha.
"Sen ne demeye çalışıyorsun?" Adamın üzerine yürüdüm.
"Bu vahşi tavırların beni cezbediyor." Bunu yüzüme baka baka söylemişti.
"Taciz davası falan mı istiyorsun sen? Bana asılırken özellikle böyle bir kişi çıkacağını düşünmemiştim."
"Taciz mi? Şurada sadece flört ediyoruz." Bunu duyunca o kadar çok şaşırdım ki. Elimi kaldırdığım gibi yüzüne tokat atacakken beni durdurdu.
"Seni evcilleştireceğim günler de gelecek."
"Kocaman egonu da eklersen sevinirim. Asla tavrımı değiştirmeyeceğimden emin olabilirsin." Gülüşünü gösterirken bu adamın kesinlikle çoğu kez gülümsemesi gerektiğini düşündüm. Kesinlikle gülmek ona yakışıyordu. Garip bir cazibesi vardı. Bunu zor da olsa kabul edebiliyordum.
"Bugün veya yarın ne zaman olursa seni bekliyor olacağım."
"Bu sefer içeriye gireceğimin garantisini kim verecek?"
"Bizzat ben. Senin gibi başarılı bir öğrenciyi kaçırmak istemem." dedi ve ağır adımlarla yanımdan uzaklaştı.
"Oha adama bak resimdekinden daha karizma görünüyor." Damla çoktan bana yetişmişti.
"Karizması batsın. Kendini beğenmiş egoistin teki işte."
"Neden gelmiş."
"Hala benim işe gireceğimi düşünüyor."
"Aslında sana bir şey söylemem gerek. " Yüzüne bakarken biraz tereddütlü gördüm onu.
"Şey şu senin platonik takıldığın Arda vardı. Çağlayan şirketlerinde işe başlamış. Eğer hala ondan hoşlanıyorsan bu adamın teklifini kabul edebilirsin. Oraya girmek için çok iyi bir referans olurdu." Arda... Mavi gözleri aklıma düşerken kalbimde küçük bir sızı hissettim. Bizden iki dönem büyüktü. Ona platonik olarak aşıktım. İsteseydim belki ona yaklaşabilirdim ama bu mümkün olmamıştı. Arda egoist biri olsa da kalbimi çalmayı başarmıştı. Kendinden emin duruşu alaycı gülümsemesi bana asla kötü gelmiyordu. Siyah saçlarına inat mavi gözleri beni cezbediyordu. Eğer onunla birlikte çalıştığım takdirde ona gerçek Açelyayı gösterebilir, platonik aşkımı gerçek aşka dönüştürebilirdim.
Damla kesinlikle haklıydı. Hazinedar holdingte çalışmak bana ciddi bir referans sağlardı. Kararımı verdim. Öğleden sonra oraya gidecektim.
"Kızım dondun kaldın. Bir cevap versene."
"Haklısın." demekle yetindim sadece.
"Bana kalırsa Ardanın yerine bu adam çok daha iyi. Sana ilgiyle bakıyordu ayrıca."
"Ben zor olanı istiyorum. Ayrıca ona karşı bir şey hissetmiyorum."
"Sadece bir fikirdi."
Öğleden sonra kendimi Hazinedar holdingin nünde buldum. Girişteki kadına aldırmadan direk asansörün önüne geldim. Asansör gelince de yukarıya çıkmak için tuşlara bastım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AÇELYA (Kitap Oldu)
Novela Juvenilİşi başından aşkın olan Derya (erkek) Hazinedar, otel zincirini yürüttüğü şirketindeki avukatın yanlışı ile yeni bir avukat aramaya başlar. Aklında parlak bir fikir vardır. Mezun olduğu üniversiteden öğrenci çalıştırmak ister. Ona göre öğrenciler iş...