''Bir kurtla karşılaştım;
Dedi uğurlar olsun
Tanrı Türk'e yar olsun.''Kara Kağan hasta oldu. Dayanamadı yabancı elde ve öldü. Bu sırada Türkler Çin kralına güçlü gözüktü. Özel çerisine aldı. Türklerin bazıları tarlalarda çalışıp asimile edilmeye başlandı. Bir gün bir çeri çıktı ve gizlice buluşuldu. Tek çare ihtilaldi. Eğer ihtilal başarılı olursa kendi hakkı olacak olan tahtı reddetti. Bu kişi Kürşad idi. Gizlice sadece yaveriyle, geceleri sokaklarda gezen Çin kralını kaçırmak plandı. Yeminler belliydi; gök girsin, kızıl çıksın. İhtilal riske girmesin diye çok az kişi haberdardı. Bulunan ise kırk çeriydi.
O gece başta Kürşad'ın bulunduğu otuzdokuz çeri evde buluştu. Biri eksikti. Ne aksilikti hem bir kişi eksik hem de yağmur seller gibi akıyordu. Çin kralı çıkmadı. Eksik kişi belki çapıttır dendi. Kürşad riske atmadı. O gece 40 börü saraya gitti. Eksik olan çeri gelebilmişti. Yorgundu ama ''Bende savaşırım.'' dedi.
Saraya gidildi. Pusatlar bilenmişti, bıçaklar çekilmiş, sadaktan eksilen her ok hedefini vururken kırkbir çeri hışımla girdi içeri.
Kapıdaki muhafızlar öldürüldü. Sarayın bahçesinde tehlike çanları çalınıyordu. İki yiğit, kralın kapısını ellerinde ki taşlarla kırmaya çalıştı, olmadı. Vuruşan yiğitler arkada bir bir düşerken kendilerinden fazla da Çinliyi götürüyordu. Sayıca daha da azalan ihtilalcilere yardım etmeye karar verdi iki nefer. Sarayda büyük kayıp vardı. İki tarafta ızdırap içindeydi. Yine de onca muhafız uyanmış ve saldırıya geçmişti. Kürşad ihtilalin başarısız olduğunu düşündü. Kralı kaçırıp götürecekleri ahıra yalnız girdiler. Seyisler öldürüldü. Atlara binildi ve ahırda ki çok az kişinin bildiği gizli geçitten ilerlediler.
Son çare Vey ırmağını geçmekti. Atlarla ırmağa geldiler. Köprü nehrin şiddetinden kırılmıştı. Bir kaç çeri yüzmeyi denedi yapamadı ırmak çok şiddetli akıyordu. Kürşad son çare savaşıcaz dedi. Atlara binildi. Onca değil bince Çinli üstlerine geldi. Kürşad ve bir kaç çeri savaştılar. Asil kan; nehri daha da hiddetlendirdi. En son da bütün çeriler düştü. Kürşad ölmüş Çinli yığınları üzerinde tek başına Çin kağanlığına karşı vuruşuyordu. En son da o da düştü. Atının yelesine kapandı. Başını dayadı. Sağ elinde kılıç hala sımsıkı duruyor, sol eli sarkıyordu.
Kürşad ölmüş, fakat attan düşmemişti.
Ölmüş, fakat yenilmemişti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
41 Göktürklü
Ficção HistóricaKim derdi ki KürŞad,kemikle etti, o bir kişi değil,o bir devletti, bayraktı,vatandı. Bir candı tepeden tırnağa, Kıpkızıl kandı. ----------- Yeni bölüm 'özel uzatma' 29 Aralık 2018'de yayında!