Bugün yeni bir sabaha uyandım.Gerçekten,yepyeni bir sabaha.Çünkü artık kalemimi elime alıp kaderimi yazma vaktim gelmişti.Oturup teslimiyeti kabullenmek aptalların ve yalakaların işiydi.Ben,tıpkı babamın yıllar önce yaptığı gibi meydan okuyacaktım sonunda dan s edeceğim tehlikeleri bile bile.
En ince ayrıntısına kadar planlarımı hazırlamaya başlamıştım.Ve bugün planımın ilk adımını uygulamam gerekiyordu,beni İstanbul'a kaçıracak kişiyi bulmak.Bu çok önemliydi,sıradan bir şekilde otobüs bileti alarak kaçamazdım.Bunun için işinin ehli biri gerekliydi,belki de bir insan kaçakçısı?
Düğün hazırlıkları nedeniyle yengemle dayım oldukça yoğundu.Yine de güvenlerini kazanmak için izin alarak dışarı çıktım.Saati saatine kaçta geleceğimi söyledim.Bu iki buçuk hafta boyunca onları uyutmam lazımdı.Cekedimi giyindim,yüzünü örten şapkamı taktım ve uzaktaki bir telefon kulübesine gitmek için minibüse bindim.Tenhada halletmeliydim bu telefon işini.
Görüşeceğim birkaç kişinin telefon numarası elimdeki kağıtta yazıyordu.Peki bunları nereden buldum?Güzel soru.Dayımla yengem düğünden gelecek altınları n hesabını yaparken dayımın telefonunu aşırdım ve telefon rehberinden işime yarayabilecek birkaç kişiyi buldum.İçim içime sığmıyordu ama yine de soğukkanlı bir seri katil kadar titiz olmalıydım.
Telefon kulübesine geldiğimde etrafta tanıdık olup olmadığını kontrol ettim.Gözüme çarpan bir güvenlik kamerası vardı.Kulübeye girerkenki duruşumu kameranın görüş açısına göre ayarladım.Cebimden telefon numaralarını çıkardım ve en üstteki numarayı aradım.Bir yandan da sesimi değiştirdim.Çalıyor...-Alo?
-Merhaba.
-Sen kimsin?
-Bunun sırası değil.Şimdi sana bir teklif sunacağım.Bir miktar para kazanmaya ne dersin?Meraklanma,yüksek miktarda.
-Dalga mı geçiyorsunuz ulan benle!
Telefon suratıma kapandı.Sinirimi yatıştırarak ikinci numarayı aradım.Ama kimliğimi vermediğim için o da inanmadı.Sabır dilenerek 3. numarayı aradım.
-Alo?
-Merhaba.Özet geçeceğim kim olduğumu sorma daha sonra öğrenirsin.Şimdi sana bir soru soracağım.Ufak bir yardımla yüksek bir miktar para kazanmaya ne dersin?
Karşıdaki adam bir an duraksadı ama sonra hemen toparlanıp cevap verdi.
-Olur..Evet isterim.Ama ne işiymiş bu?
-Adam kaçırma işi.Gözün korkar mı böyle şeylerden?
-Yok la ne korkayım?Sen miktarı söyle önce.
-Bak adamım,sen benim kim
olduğumu biliyor musun?-Yoo ne bileyim söyle o zaman.
Aklımda geçen gün okuduğum gazetenin 3. Sayfa haberi vardı.Oradaki mafyanın ismini kullandım.
-Ben Hulusi Demirören'in adamlarındanım.
-Sana neden inanayım la?
•Dayımın telefon rehberindeki isimleri incelerken bazı numaraları not alıyor ve numaraları sahiplerinin kim olduklarını araştırıyordum.3. Numarayı not alırken bir yandan da mesajlaşmaları okudum.Dayım adamın hakkında çok fazla şey biliyordu anlaşılan.Karısının anjiyo olması gerekiyordu.Küçük oğlunun ise kalbi delikti.Ayrıca adamın metresi vardı.Metresi de bir türkü barda çalışıyordu.•-Bir uyuşturucu kaçakçısına çalışıyorsun.Karının anjiyo için paraya ihtiyacı var.Oğluna da bir kalp bulunması gerek.Ah birini unuttum galiba.Türkan.O kadın metresin değil mi? Külfet Barda çalışıyor ayrıca eskiden de iş (!) arkadaşlarından birinin karısıymış.Sizi bir hafta önce lokantadan çıkarken gördüğüme eminim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zümrüdüanka
RomanceSamyeli Sarıhan için kader daha talihsiz olamazdı.13 yaşından beri onun yaşadığı şey hayat değildi.Her şeyini kaybetmişti;önce doğarken annesini,sonra 13 yaşında kiralık bir katil yüzünden babasını,15 yaşındayken ise ablasını...Ve yine aynı yaşta...