''Eyvah! İşte şimdi yandık!'' diye sızlandı kalkıp saçlarına karışan yaprakları temizlerken. Arthur sinirli bir nefes verdi. ''Yine Sir Agravaine.''
''Öleceğini bilse bile benimle evlenmeye kararlı.'' Ayağa kalkıp Arthur'a elini uzattı.''Ve bu gerçekten onu öldürtebilir de.'' diye ekledi sinirle.''Hadi bizi bulmadan gidelim burdan.''
Arthur'a ikinci kez söylemesine gerek yoktu.İkisi kılıç alıştıması yaptıkları elma bahçesinden koşarak aşağıdaki küçük köye doğru yol aldılar.''Sara ve çocuklarına uğrayacaktım ben de zaten.'' dedi Guinevere.''Geçen geceki şölenden kalan yemekleri götürmek için.''Ağzına kadar dolu bez çuvalı gösterdi.''Benimle gelmek ister misin?''
Savaşçı bir prenses kılığına girmiş merhamet meleği.Bu onun Guin'iydi.''Kesinlikle.'' diye cevapladı Arthur.''Thom'a bir kılıç dersi daha vereceğime söz vermiştim.'' diye ekledi, Sara'nın 6 yaşındaki şirin oğlunu düşünüp.
''Oh, mükemmel! Sonunda yenme ihtimalin olan biri.''
Arthur onu şakayla dürttü ve tepeden aşağıya Sara'nın sazdan çatılı kulübesine doğru yol aldılar.Bacadan kıvrılarak çıkan duman sıcacık ve huzurlu bir görüntü veriyordu.Sara'nın kocası vergileri ödeyemediği için hapse atılmıştı ve Sara daha yeni doğum yapmıştı.
Kulübeye ulaştılar ve Guinevere kapıya vurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Camelot Kodu
FantasySophie ve Stu'nın tek istedikleri en sevdikleri Camelot oyunundaki büyücü Morgana'yı öldürmekti. Telefonlarına gelen gizemli kodun, onları zamanda geriye götürüp gerçek Kral Arthur'u tanımalarına neden olacak bir büyülü söz olduğundan haberleri yokt...