Bölüm 4 : Neredeyim ben !

28 6 0
                                    

Ah kafam acıyoğğ, diye saçma saçma bağrındım gözlerimi yavaş yavaş açtım. Gözüme hemen ışık tutuldu gözlerimi fena ağrıttı. Sırt üstü yatırılmıştım. Kalkmaya çalıştım. Bir eli göbeğimde hissettim ve beni geri yatırdı. O kadar halsizdim ki adama karşılık bile vermedim adamlar bişiler diyodu. Kelimelere dikkat etmeye çalıştım.
Nur hemen iğneyi batır !
Bağırma şurda işimi yapıyorum !
Kavga için zaman değil. Batır şu şeyi
Dur bi saniye bu Nur'un sesiydi harbiden sesin geldiği yöne sağ tarafıma baktım ve Nur'un iğrenerek elleriyle ağzımı açıp dilime iğne batırdı.
Neyseki eldivenim va.....
Ondan sonrasını duyamadım ve bayıldım.
Yüzümdeki acıyla sıçradım. Annem soğuk kanlılıkla bana
Neredesin sen, dedi.
Etrafa baktım . Yatağımdaydım ! Nasıl ! Anneme dönüp.
Kafamı dala falan çarpmışımdır , dedim.
Halbuki öyle bişi yoktu ama soru şeklinden anladığıma göre beni dışarıda bulduğunu düşündüğünü %70 olarak düşünüyordum. Ayağa kalktım annem sinsi gözleriyle kafama baktı.
Kafanda morluk falan yok
Herhalde geçmiştir anne ! Üzerime bu kadar gitme ! diye bağrındım. Aslında ben bile ne olduğunu bilmiyordum. Annem gözlerini kıstı. Sinirlendi galiba. Ayağa kalkıp annemin yanından geçerken süzüldüğümü hissettim. Kapıdan çıktım ve gittim. Sinirlendiğimden değil sadece kendime gelmek için dışarı çıkıyordum ama annem bunu yanlış anladı galiba. Neyse gönlünü alırım o benim annem sonuçta. Zaten ortada kavgalık bişi yok. Baya etrafı turladım denizin oraya gittim ve kuma oturdum. Güneşin batışını izledim. Dur bi saniye güneşin batışı mı ! Ben bu saate kadar naptım ! Dün gece eve gittiğimide hatırlamıyorum ! Sanırım anneme hak veriyorum. Ayağa kalktım ve evin yolunu tuttum. Eve geldiğimde kapıyı tam açacaktım ki annemin babamla konuşmalarını duydum. Kapıya yaklaştım ve onları dinledim.
Şu çamaşırlara gelip bi el atsana
Babam kendinden emin bir şekilde kafasını bir şeyler yazdığı kağıttan kaldırıp
Üzgünüm hayatım ama gerçekten önemli bişi ile uğraşıyorum.
Annem bişi diyecekti ama sonra durdu. Babam o kadar tatlı bir dille konuşmuştu ki sanki annem mutlu oldu hemde yardım etmediği halde.
Sadece sohbet açmaya çalışıyordum. Dedi annem ve konuşmasına devam etti.
Sana gerçekten önemli bişi söyliyeceğim.
Babam kafasını kağıttan kaldırdı.
Neyle ilgili ?
Melih
Nolmuş Melih'e
Annem sesini alçaltıp fısıldar gibi
Galiba bu Melih kötü yollara düştü. Babamın mavi gözleri büyüyerek
Nasıl bir yola ! dedi.
Annem soğuk kanlılığıyla
Dün akşam ev gelmediğini sende biliyorsun.
Babam kafasını salladı. O da annemin soğuk kanlılığına şaşırıyordu. Bu kadar sevinçli bir anne nasıl bu kadar soğuk kanlı oluyordu.
Dün gece eve gelmedi diyorum !
Babamda beni savunucu bir tavırla
Sadece bu mu
Annem sinirlendi ve babama
Sadece bu olsa bende bi arkadaşında oturmuştur dicem ama öğlen onu kumsalın kenarında ateşler içinde buldum ! Diye bağırdı annem.
Babam şaşkındı. Kafasını ellerinin arasına aldı ve aşağıya eğdi. Annem :
Sende benim düşündüğümü düşünüyorsun değil mi ?!
Babam inanamıyordu. Nasıl olur diye sayıklıyordu. Babam döndü ve anneme
Şimdi nerede ?! Diye kaygılı bir şekilde sordu.
Ne bileyim ateşini indirdiğim gibi kalkıp dışarı çıktı.
Babam ayağa kalkıp hemen dışarı çıkmak için kapıya yöneldi. Olayın şokundaydım. Kendimi kapının arasından baktığımı unuttum ve babamın kapıyı yüzüme çarpmasını saniyelerle gördüm. Yerdeydim babam yüzüme baktı ve beni kaldırdı. Onları dinlediğimi anlamıştı, elini omzuma atıp beni yatağıma kadar götürdü. Babam bana dönüp
İyi dinleme kabiliyetine sahip değilsin, dedi.
Bu durumda bile şaka yapabiliyordu. Sonra camdan dışarı bakıp
Tek gözünle insan izlerken burnunu kapının dışarısına doğru koyarsa kapı aniden açıldığında burnun kanamaz. Neyse bu işine yaramış. Burnun içeriye doğru olsaydı kaşın patlardı.
Babama geviş getirerek
Baba hiç bilgi zamanı değil
Ne kadar da zorlanmıştım
Farkındayım !
Cama doğru bakan yüzü bana dönerek :
Sadece dudağın patlamış , gözün morarmış ve burnun kanıyo o kadar. Biraz kan kaybetsen bişi olmaz.
Kırılmış mı ?
Ne kırılmış mı ?
Burnum
Kırılsa rahat dururmuydum.
Baba artık pansuman yap.
Az daha bekle
Neden böyle yapıyorsun ?!
Nedenini iyi biliyorsun !
Hayır , bilmiyorum !
Sorumu cevapla evlat ! Alkol alıyor musun ?!
Vallahi almıyorum baba , artık yap şu pansumanı
Babam bana döndü gözlerini kıstı ve bana
Sırf şu gevşek konuşmanın susması için daha beklemicem, yoksa biraz daha bekleticektim.
Ekipmanı almak için gidiyordu ki döndü ve çok sinsi bir bakış attı.
Gidip kahinden ilacı almaya giderken bende doğrulmaya çalıştım. Aynaya baktığımda kanlar içindeydi yüzüm kendime baktım ve gülümsedim. Korkunç bi gülüştü yani kanlı bir yüz gülüşü ne kadar sevimli olabilirdi ki. Dur ya ! Annem nerdeydi ? Uyuduğunu düşündüm gittim ve odasını kapısını yavaşça açtım. Beni böyle görmesini istemiyordum. Annem yatakta çok derin bir şekilde uyuyordu. Herhalde bugün çok yorulmuştu. Odasını kapattım ve yatağıma geçip babamı bekledim. Bir kaç dakika sonra babam geldi. Dönüp ona
Bilerek yavaş yavaş yürüdün dimi ?
Babam sırıttı ve bişi demeden yanıma geldi. Bende sırt üstü uzandım. Bi anda gözlerimi açarak dik hale kalktım ve babama
Baba ! Pansumanlık bişi yok ki ! Diye bağırdım.
Babam deliler gibi gülmeye başladı eline baktığımda zaten ilacı almamış.
Dur ya ilaç nerde ?! dedim
Babam hala gülerek
ne ilacı dedi ?!
Sen kahinden ilaç almaya gitmedin mi diye bağrındım.
Hayır tabikide etrafta dolaştım, sende beni bekledin dimi ?
Baba kansızlıktan elim ayağım titriyo ! Baba müdahele et baba !
Babam gülmesini yavaş yavaş keserek odasından pamuğu alıp geldi ve burnumu pamuklarla tıkadı. Dudağıma baktı ve patlağın iyileştiğini söyledi.
Niye gözüme koyacak soğuk demir falan vermiyosun ? diye bağırdım
Babam sakince
Gözünün etrafı hassas soğuk bir şey koyarsan zarar görür.
Biraz sessizlikten sonra babam bana döndü ve
Bir dahakine birini dinlerken onların senin dinlediğini bildiğini bilmeye çalış.
Ne yani biliyor muydunuz
Kapıya yanaştığında annen farketti ve bana işaretlerle kapıyı işaret etti kulak verince dinlenildiğimizi anladım. Annen dudaklarıyla melih diye oynattı. O içki mi içiyo konusunu zaten konuşmuştuk ama senin bizi dinlediğimizi anlayınca biraz tiyatro yaptık. Sonra kapıda olduğunu biliyordum ve kapıyı açtım ama kaşını patliyacağını düşünmüştüm. O yüzden bekleyince geçmiyecek bişi olacaktı. Baktı zamanla geçen yerler zarar görmüş bari bununla ilgilide dalga geçeyim dedim , dedi.
Annem bi anda çıkıp nasıl oyuna getirdik ama diye babamla el çakıştı.
Gerçekten çocuk gibi davranıyorsunuz ! diye bağırdım.
Annem dönüp
Eve gelmediğin halde ayrıca seni baygın bir şekilde bulduğum halde ve seni sorgulamadığım halde... bence sessiz kal.
Annem yine lafı ağzıma tıkmıştı
Benim içki içmediğime emin olmuşsunuz , dedim.
Kokmuyorsun ki ve senden şüphelenmem.
Sonra kulağıma yaklaşarak
Zaten yalan söylediğinde üst dudağını ısırıyorsun , dedi.
Hala beni nasıl oyuna getirdiklerini düşündüm. Sonra bende güldüm mum ışığında bi kaç saat daha konuştuktan sonra herkes yatağına gidip uyudu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 05, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ya Devamı varsaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin