tatilde 2. gün

203 8 1
                                    

Berk
Sabah olmuştu. Uyandım ve üzerimi değiştirdim. Sonra Tolga uyandı;
- Günaydın.
- Günaydın, hadi üzerini değiştirde kızları alıp kahvaltıya gidelim.
- Tamam.
Tolga da üzerini değiştirdi ve kızların klübesine gidip kapıyı çaldık.

Burcu
İkimizde uyanıp üzerimizi değiştirmiştik. Kapıyı çaldı.
- Günaydın kızlar.
- Günaydın.
- Hazır mısınız? Kahvaltıya gidicez.
- Hazırız.
- Gidelim o zaman.
Bir kafeye gittik ve kahvaltı etmeye başladık.
- Bugün buralarda dolaşalım mı?
- Olur.
- Kızlar ormanda kurtlar felan varmış korkmazsınız dimi.
- Ormanda niye gezicez ki?
- E temiz hava oh miss.
- Korkmayız ya biz dimi Hande?
Hande kulağıma eğilerek;
- Emin misin Burcu?
- Değilim.
- Birşey mi oldu kızlar?
- Yoo hiçbir şey olmadı.
- Peki.
Kahvaltıyı bitirmiştik.
- Kızlar hadi gidelim.
- Nereye?
- Ormana.
- Hiç gerek yoktu aslında.
- Korktunuz mu siz?
- Yoo ne alakası var?
- Bilmem.
- Hadi oyalanmayın.
- Tamam.
Ormana gittik.

Hande
Ormana gelmiştik. Heryer yemyeşildi.
- Korkulcak bişi yokmuş.
- Dedim size.
- Yoo demedin.
- Az önce dedim işte.
- Gıcık.
Ormanın derinliklerine gitmiştik. Birden kurt sesi geldi.
- Burcuuu.
- Noldu Hande?
- Ya kurtlar bizi burda diri diri yicek.
- Saçmalama be.
- Sen sesleri duymuyorsun galiba.
- Duydum duydum.
- Kızlar bir sorun mu var?
Aynı anda;
- Evet var.
- Noldu?
- Ya ne işimiz var burda? Kurtlara yem olucaz.
- Korkmayın ya.
- Biz geri dönüyoruz.
- İyi yolda yesinler sizi.
- Ya Tolga.
Gülerek; "Nee?"

Tolga
Kızlar çok korkmuştu. Tolga'ya sessizce;
- Hadi geri dönelim çok korktular.
- Tamam.
- Kızlar hadi geri dönüyoruz?
- Neden?
- İsterseniz kalalım.
- Hayır hayır hadi gidelim.
Sahile geri dönmüştük. Hava çok sıcaktı.
- Kızlar dondurma yiyelim mi?
- Olur.
Dondurma aldık ve kumlara oturduk.
- Eğlendiniz mi?
- Yaa çok eğlendik hiç bu kadar eğlenmemiştik. Hepimiz kahkaha attık. Hava kararmaya başlamıştı.
- Hadi çubukla ateş yakalım.
- Ya çok zamanımızı alır hem güneş de yok.
- Doğru ya geç kaldık.
- Ben geliyorum biraz sonra.
Klübeye gittim. Gitarımı alıp geri döndüm. Döndüğümde ateş yakmışlardı. Berkle Burcu yan yana oturuyorlardı. Hande'nin yanına oturdum.
- Oo Tolga.
Şarkı söylemeye başladım;
- Bakınca için gittiğinden,
Göremeyince özlediğimden,
Hergün yolunu beklediğimden
Haberin yok, haberin yok.
O gözlerinin yeşilinden geçemiyorum kendimden, ölüyorum sensizlikten haberin yok, haberin yok.

Vazgeç gönül ağlasanda gözünün
Yaşını silen yok, bu yüreğin ortasında
Kanayan yaramı saran yok,
Vazgeç gönül ağlasanda gözünün yaşını silen yok, bu yüreğin ortasında
Kanayan yarayı silen yok.
(Ece mumay- vazgeç gönül, dinlemenizi tavsiye ederim)
Şarkıdan sonra ilk Hande söze başladı;
- Ağzına sağlık çok güzel söyledin.
- E yetenek var, yakışıklılık var olsun o kadar.
- G**ü kalktı hemen.
Güldüm.
- Saat geç oldu uyuyalım mı?
- Olur.
Yine klübeye gidip çadırla geri döndüm. Çadırı kurduk ve uyuduk.

Güneşin Kızları BurberkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin