1.Bölüm:
Nolan özlem'le ve hüzünle çocukların babalarıyla oynayışını izliyordu ardından bana bakıp gülümsüyor ve arkadaşlarıyla oynamaya devam ediyordu.
Elisa yanımdaki sandalye'ye oturup nolan'a baktı ardından bana döndü. ''Üzülme el. Birgün herşey daha iyi olucak.'' derken sırtımı sıvazlamıştı.
Elisa'ya dönüp gülümsedim ve '' Her neyse. Düet albümleri ayarladın mı? Ne zaman ve kimlerle buluşulacakmış? '' dediğimde elinde ki tableti açtı ve listeye baktı.
''İlk önce one direction'la ardından demi ve jessie j ile yapılıcak ve özel turneler var. Yani albüm albüm'' dedikten sonra tableti kapatıp yanına koydu. Gözlerimi nolan'dan
ayırmıyordum. Ondan birçok özellik almıştı. Tatlılığı,gülüşü,koruyuşu,gözleri,bakışıni ve daha bir çok şey o arada elisa'nın bana dediği şeyle ona döndüm.
''El yarın düet için toplanılıcak. İlk önce one direction'la diğer haftalarda demi ve jessie ile'' demiş ve ardından telefonu çalmış ve arabasına binip gitmişti.
Sessizce tekrar nolan'a baktım. O-o çok farklıydı. O benim dünyamdı ve şuan tek başına oynuyordu veya oynamaya ve ağlamamaya çalışıyordu. Etrafa baktığımda çocuklar ailelerinin
yanına gitmişlerdi. Bazıları babalarının kucağında , bazıları da elinden tuttuyor ve heyecanla birşeyler anlatıyorlardı. Anneleride gülerek onları izliyordu. Nolan'a baktığımda bana baktı ve hızla
yanıma gelip kucağıma oturdu ve o neşeli sessiyle ''Anne eve gidelim mi? Uykum geldi'' diyip esnemişti. Gülümsemiş ve çantamıda alıp nolan'ı sıkıca kavramıştım. Başını omuzuma koymuş ve bacaklarını belime dolamıştı ardından
da sarılmıştı. Saçlarına öpücük kondurduğumda bir kez daha onun gibi koktuğunu anlamama neden olmuştu. Nolan'ın gözleri kapanmadan önce ''Seni Seviyorum anne'' diye mırıldanışını
duymuştum ardından da uykuya dalışını yavaşça saçını öptükten sonra ''Bende seni seviyorum bebeğim'' demiştim ve gözümde zor tuttuğum yaşlar akmaya başlamıştı.
Aklıma eskiler gelmişti. Onunla vakit geçirişlerimiz bana ''Seni asla bırakmıycam. Seninle bir ömrümü paylaşıcam'' derdi hep şimdi etrafıma bakıyorumda herşey yalanmış
hepsi bir yalandan ibaretmiş. O gittikten 1 ay sonra hamile olduğumu öğrenmiştim. Daha 16 yaşındaydım. İlk önce babam gitti ve beni tamamen bıraktı. Ardından arkadaşlarım ve çevrem.
Sadece annem ve karnımda taşıdığım canım vardı. Ondan kalan son şey bebeğimdi. 17 yaşıma girdikten 3 gün sonra bebeğim doğmuştu. Oğlum olmuştu. Tek yaşam kaynağım olmuştu.
Beni öylece bırakan adamdan bir bebeğim olmuştu suçsuz masum bir bebek. Her yaşında daha çok ailelere özenmeye başlamıştı. Babasını 2 kere sormuştu bense ona baban
''uzaklarda. hemde çok uzaklarda'' demiştim. Nolan gözlerinde ki yaşlarla bana ''Hiç dönmez mi?'' demişti. Benim cevabım ise ''Bilmiyorum bebeğim'' olmuştu.
Eve geldiğimi fark ettiğimde kendimi toplamış ve nolan'ı yatar konuma getirmiş ve kapıyı açıp içeriye girimiştim. Kapıyı sessizce kapatıp nolan'ın odasına çıkıp yavaşça yatırdıktan sonra
dudağına ufak bir öpücük bırakıp odama geçmiş ve hızla yüzümü yıkayıp aşağıya inmiştim. Akşam için yemek hazırladım ve odama çıkıp üstümdekilerden kurtulup geceliğimi giymiş ve yatmıştım.
Gözlerimi kapatıp yorgunluğumu atmak için uyumaya çalışıyordum.
************
Üstümde ki ağırlık ve öpücüklerle gözlerimi açmıştım. Saat kaçtı acaba? derken gözüm saate gittiğinde 8 olduğunu görmüştüm. Nolan dudağıma öpücük kondurup ''Günaydın anne!!!'' demişti sevinçle.
Yavaşça doğrulup ''Günaydın bebeğim. Neşemizin sebebi nedir?'' dediğimde beni elimden aşağıya çekmeye başlamıştı. ''Nolan yavaşla! Tanrım düşüceksin!!'' derken birden salonda ki elisa ve diğerlerine gitmişti.
Diğerleri mi dedim ben? Aman Tanrım!! Üzerimde geceliklerleydim ve tabiri caizse domates gibi kızarmıştım eminim ki. Nolan bana ve sonra üstümdekilere ardından da karşıda ki beşliye baktı ve hızla önüme geçip kollarını açtı ardından
kaşlarını çattı ve ''Anneme sırıtarak bakmayı kesin!!'' diyip bana dönmüştü ve ''Anne üstünü değiştir hadi'' diyip beni döndürüp arkamdan kaktırmaya başladığında bende hızla yukarıya çıkmıştım. Nolan
aşağıda onlara söyleniyordu. ''O benim! Ondan uzak durun! Nasıl baktığınızı gördüm! Sakın ona yanaşıyım demeyin!'' bu dediklerine karşın yukarda kıkırdayıp odama girmiştim. Dolabımdan mini kot şortumu ve
üstünede bol beyaz üstü ingiltere bayraklı askılı uçuş uçuş ve hafif göbekten açık tişörtümüde aldıktan sonra hemen üzerime geçirdim ardından kenarda ki sandaletlerimide giydikten sonra ayna karşısında saçlarımı
düzeltip ruj sürüp, kalem çektikten sonra son kez aynaya baktım. Çocuk doğurmama rağmen vücudum oldukça iyi ve bir genç kızdan farksızdı. Doğrusu ben 19 yaşında bir genç kız sayılırdım.
Tek fark bir bebeğim olmasıydı. Misafirleri hatırlayıp aşağıya indiğimde nolan beni süzmüş ardından kaşlarını çatıp yanıma gelmişti. Tişörtümü çekiştirmişti. Onun boyuna gelicek şekilde
çöktüğümde kulağıma yanaştı ve ''Şortun çok kısa değil mi anne? ve ayrıca neden makyaj yaptın? bide neden tişörtün belini gösteriyor?'' dediğinde gülüp
''Bebeğim merak etme anne kendine bakabilir. Bu kadar kıskanmana gerek yok meleğim. Benim senden başka erkeğim olamaz zaten'' diyip göz kırptığında rahatlamış ve gülümseyip kafasını salladı ve dudağıma öpücük kondurup elisa'nın yanına gitmişti.
Doğruldum ve ''Merhaba çocuklar ve hoşgeldiniz'' dedim neşeli bir şekilde. Kıvırcık saçlı olan - Evet adlarını bilmiyorum kendi işim ve çocuğumla uğraşmaktan takip edemedim olamazmı-
ayağa kalkıp el sıkışmak yerine öpmüş ve ''Ben harry styles güzel bayan'' demişti. Elimi yavaşça çekip ''Ellie tucker ve teşekkürler'' demekle yetinmiştim. hepsiyle tek tek tanışırken son kişiye baktığımda donup kalmıştım.
Oysa yanıma gelip elimi sıkıp ''Bende zayn. Zayn malik'' demişti. Gözlerimin içine bakıyordu. Birşey ararcasına bir ümitle bakıyordu. Birini arıyordu gözlerimde kendi ellie'si olup olmadığımı
arıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensiz Asla
FanfictionTerk edilmiş bir kız. Hayatının aşkı onu ortada bırakıp gitmişti. Fakat çocuk bilmiyordu. Eğer kızın hamile olduğunu bilseydi onu asla ortada bırakmazdı. Kendini oğluna adamış bir kız. Kendini aşkına ve müziğine adamış bir oğlan. Peki bu hikaye na...