Babamın Ölümü

mezarlikla ilk tanismam

Mahalleye çıktık. Kapının önünde sandalyeler koydular. Halalarım oturdu başladılar ağlamaya. Ağıtlar sesler haykırışlar. Sonra belediye mezarlığa göndermek için araba gönderdi. Babamın belediyede çok tanıdığı vardı. Ablam çok ağlıyordu. Yanında komşumuz emine yenge onu teselli etmeye çalışıyordu. Ben öyle birşey anlamadığım için sağa sola bakiniyordum. Doğançay mezarlığına geldik. Bi baktım kemal amcam böle yuksek toprak yiginin önünde oturmuş agliyordu. Abim agliyodu bizim biletçi mehmet dediğimiz kendi elektrikçi dukkanimizin karşısinda bilet dukkani olan amcadir. O abimi sakinleştidiyordu. Amcam dizlerine durmadan vuruyordu. Sonra o amcamin oturduğu yere gittik. O yuksek toprak yığını meğer babamin yeni yatağıymış. Üstünde adı yazıyordu. Böle okudum içim gitti. Su falan getirdik. Ben öle mezarlığın yanında durmuştum halalarımın amcalarımın o kürtçe ağıtlarını dinliyordum. Dedem annem böle durmuştu. Annemi bi an bayıldı zannettim ayakta o kadar Zoe duruyordu ki. Biraz durdum eve geldik. Misafirler yemek getirmeye başladılar. O kadar çok pide geldiki. Ramazan ayı diye ramazan kolileri doluydu. Saolsun halalarım o yiyeceklerin derdine düşmüştü. Kendi valizlerinin içine kuru baklagil koyarken yakaladım. Pidemiz o kadar çoktu ki alt komşumuza mutfağında dursun diye gönderdik. Ama amcamlar gidip alt kattan pideleri arablarinin arkasina koyup evine götürüyorlardı. Tabi o kadar aç görgüsüz iğrenç bir ailem varki. Aslında onlar benim ailem değil şöyle babamın amcasının çocukları. Sonra çadır falan kurulu zaten sandalyeler var küçük çay ocakları var. Erkekler dışarıda oturmuş. Babamın yatağı vardı bizim ön balkonumuzda. Ablam öle bir aglamıştı ki hali yoktu. Ben balkondan dışarı bakıyordum. Herkes vardı am bi tek babam yoktu. Çünkü o ölmüştü. O artık gitmişti. Bu laf zor ama bir daha geri gelmicekti. Evet babam gitti tek o eksikti. Herkesin cenazesine giderdi babam ama bu sefer herkes onun cenazesine geldi. Hadi baba ama kalk gel bak herkes senin için gelmiş sen böle yapmazdın ama neden yoksun baba neden nolcak şimdi bize giderken düşündün mü hiç biz naparız sensiz giderken sordun mu bize ama öle bi gittin ki ben bile kendime yediremedim be baba gidişini. Sen gidince herşey durdu. Yaz kış oldu. Ağaçlar yapraklarını döktü. Aynı anda her mevsim yaşandı. Hava güneşliydi ama buz gibiydi. Üşüyordum baba sensizlikten üşüyordum. Sarılan kimse yoktu. Bana annem diyen kimse yoktu. Hatırlar mısın baba bana beş yaşındayken kaybettiğin annenin adıyla tevratla seslenirdin. Bana tevrat annem derdin. O kadar çok severdin beni. Bende çok sevdim seni be baba. En düşkün bendim sana. Bilirsin zaten kız çocuğunun babasına ne kadar düşkün olduğunu. Sen candın bende. Ama benim canımın yarısı gitti. Babam gitti ya. Herkes bizde kaldı. Adım atılacak yer yoktu. Ben okula gitmiyodum. Yaklaşık iki üç hafta okula gitmedim. Sabah oldu kahvaltı yapıldı. Evde kuranlar okunuyordu. Durmadan misafirlerimiz geliyordu. Kapının önünde çadır hala duruyordu. Herkes toplandı. Arabalar hazırlandı. Bindik ve mezarlığa gittik. Herkes su getiriyordu. Bisküvit lokum dağıtıyorduk. Millet beni seviyordu. Sanki çok seviyorlarmış gibi. Acıdıklarından babam öldü ya ondan seviyorlardı. Benim başımı okşuyorlardı. Yetimim ya hani belki sevap kazanırlardı. Şuan sevin beni sevin sonradan o beni seven elleriniz kuyumuzu kazacak. Eve geldik. Yemek yedik. Dışarıda kızlarla oturdum. Benimle beraber ağlıyorlardı. İşte zeynep hele nasıl ağlıyordu. Elif olsun merve olsun . işte bu yüzden çok seviyorum onları hep iyi günümde kötü günümde de yanımdalardı. Onlar benim canımdı. Sonra eve geldim annenin yaninda oturdum. Annenin yatağında uzanıyordum. Sonra en büyük halam geldi. Namaz kıldı. Sonra dolapları karıştırmaya başladı. "Napiyon sen hala?" dedim. Durdu kaldı. "Niye karıştırıyon evi. Ne arıyon sen neyi merak ediyon. Evimizi kurcalama!!" dedim. Ve birşey demeden odadan çıktı. He bide birşey deseydi. Hak etti. Anlamıyorum ne aramaya çalışıyorlar ki evde?
Çay dağıtıldı. Saat geç oldu. Yataklar hazırlandı herkes yatağına geçti. Tabi yatan yattı yatamayan yatamadı.
Ben yatamadım. Ağladım içimden sessiz çığlıklar attım. Ağzımı yastığıma koyup bağırdım avazım çıktığı kadar. Boğazımı yırttım. Kendimi yırttım. O yatak kaldırılmıştı. Babamın yatağı boştu geçip arkasına ağlıyordum. Her gün oradaydı ama bugün yoktu. Bugünlerde hep boştu baba bizim buralar ve bundan sonrada hep boş kalacaktı. Ev sensiz kalacaktı dükkân sensiz işletilecekti. Araban kapının önünde öylece duruyor gel baba. Bin yine gidelim her gece gittiğimiz o sahile ama sen mezarlığa tek gittin. Bizsiz gittin sen her yere beraber giderdik. Niye bizsiz gittin sen tek napıcan senin canın sıkılır orada bana tevra annem demezsen rahatlanamazsın. Sevdiğin türkünün kelimeleri hala kulağımda. Ailece balkonda yaptıgımız.son kahvaltı geliyor aklıma bana tevrat anam dedin son kez. Türkü söylemiştin en sevdiğin türküyü en güzel kahvaltıydı be o en özel ama sondu işte birdaha olmadı. Olamicaktı ki. Ah baba be sensiz nefes anlamıyorum. Niye gittin sen niye ya niye? Şuan nasıl bi haldeyim biliyon mu? Bugün doğum günüm ama ben mutlu değilim çünkü seni düşünüyorum düşündüğüm biri daha var. Canım çok yanıyo baba şu üç aydır. Çok üzüyolar baba zelişini. Özledim ama seni . Senin yüzünden üzüyorlar. Sen gittin ya ben bana sevgi gösterenlere bağlayandım ve gel gör ki halim gerçekten per perişan. Umutlarım yıkıldı. Ne heveslerle yaptıklarımı kursağımda bıraktılar. Ah baba allah benim belamı versin. Ruken kızıyo ama ölmek istiyorum. Hiçbirşey düşünmeden ölmek. Beni bu hayatta gerçekten tek seven erkek sen olacaksın o yüzden sana geleyimki şu dokuz senenin açığını kapatalım. Şu doğum günüm ölüm günümde olsun. Sen çok mertsin. Beni gerçekten çok seversin. Her gün heran her sabah içimdesin kalbimdesin baba şuan ağlıyorum biliyor musun? Sen şuan yanımdasın zaten. Benim böle canım çok yandığında seni çağırırım hep sende gelir benimbaşımı okşarsın bilirim hissediyorum babam. Emin ol hiç bi erkek senin yerini dolduramaz. Evleneceğim kişininde babasına baba demicem. Kimseyi senin yerine koyamam ben baba. Şu günlerin geçmesini istiyorum. Artık geceleri ağlamak istemiyorum. Artık düşünmek istemiyorum. Artık birileri de beni düşünsün. Sevildiğimi hissedeyim. Çok güzel gülüyorum baba. Acısı çok olanın gülüşüde güzel olur diyorlar ya öle işte. Gülerken bile düşünüyorum neden güldüğümü. Acaba dışardan bakılınca canımın çok yandığı belli oluyor mu? Şu saate ağlatıyorsun be hayat. Canım çok yanıyor. Hadi baba ya sevildiğimi Hisset bana . okşa saçımı buna çok ihtiyacım var. Sana sevgine kalbine eline koluna herhaline ihtiyacım var baba. Keşke yaşasaydın. Sen öleli dokuz sene oldu. Ben işte bu yüzden büyümek istemiyorum. Ben büyüdükçe senin ölüm yılın artıcak. Sensiz geçireceğim.bir daha doğum günü bir yıl.olacak. Hep sensiz hep sensiz. Hep sensiz bir ucunda yoksun baba. Hayatımın sadece başında vardın ortasını sonunu düşündün mü? Düşünseydin gitmezdin. Babam çok Özledim.Mezarlığa gelemiyorum diye bana kızma kurban olduğum.