Belki merak etmişsinizdir, bu sokağın adı neden çile sokağıdır diye! Çünkü bu sokağın her bir evinde baştan sona çile çekmiş insanlar var. Zaten başlı başına fakir insanlar yaşamakta. Evimin hemen yanında olan komşum çile çekmişlerden biriydi. Cezayirli müslüman bir aileye mensup olan komşumun çilesi, içinde ibretlik kayda değer bir hikâye barındırıyordu. Ismi El Aziz olan adamın 4 çocuğu birde hanımı var. El Aziz Iskoç vatandaşlığı olmayan ve Müslüman olduğu için yıllarca işsiz hayatını idame etmeye çalıştı. Kaldığı evin kirasını çıkarabilecek için, bazı zamanlar hanımı ve çocukları ile beraber tek bir oda da kalıp diğer odaları ev sahibinden gizli bir şekilde kiraya veriyordu. Genelde kirasını aldığı kişilerde onlar gibi fakir aileler oluyordu. Bazen kaldıkları evde üç kalabalık aile bile olabiliyorlardı. El aziz işsiz olduğundan ötürü çoğu zaman ekmeğini çöpten buluyordu. Bazen işe gitsede günü birlik gidiyordu. El Aziz nihayetinde vatandaşlık alabilmiş ve tıpkı onun gibi müslüman birinin yanında iş bulabilmişti. Bu sokak Iskoçya'nın en varoş sokağı desek yeridir. Sağ tarafında kalan daha bakımsız evde ise yalnız yaşlı bir kadın yaşamaktadır. Sözü gelmişken bu sokaktaki her evin bakıma ihtiyacı var. Dahası sokağın yolu bile delik deşik olan bu sokakta, içlerinde en iyi ev benim evim gibi görünüyordu. Yalnız evimin dış kapısı işi bozuyor. Nerde kalmıştık, evet, şu yaşlı kadın" çok ses çıkarır, gelene geçene bağırır, böylesi asabi bir kadındır. Sokakta ki, herkes eski olduğu için bu duruma alışıklar, aslında yaşlı kadın bağırmasa o gün sokakta bir anormallik var gözüyle bakılıyor, Menhatten sakinleri tarafından...
Yaşlı kadının ismi Gloria" hayatına kim girdiyse ya ölmüş, ya da onu terk etmis, işin daha acısı iyileri ölmüş, kötüleri ise onu kullanıp terk etmiş...
Gloria hanım bir zamanlar çok varlıklı iken öylesi hain adamlar sayesinde, kalmakta olduğu derme çatma evde yaşamak zorunda kalmış.
El aziz'in yanı başında ki, evin çileside hiç söze gerek bırakmaz. Evin reisi Tren istasyonunda görevliyken dalgınlıkla tren raylarına düşer ve iki ayağını birden kaybeder. Ona ve doğacak olan çocuklara karısı Isabelle bakmak zorunda kalır. Malesef doğan cocuklardan biri Spastik engelli, bir diğeri ise zihinsel engelli olur. Son bir çocuk daha denemedi yaparlar. Doğan bebek oldukça sağlıklıdır ama ilerleyen zamanlarda bebek amansız bir hastalığa yakalanıp ölür. Şimdilik son olarak birde size Bay Gordon'u tanıtmak istiyorum. Kendisi bu mahalle sakinidir, fakat evsiz barksız olarak burada ikamet eder. Kendisine bir köpeğin barınacagı kadar büyüklükte sadece yatmaya yarayan bir kulübe yapmış olup, geceleri orada uyumaktadır. Hayatında hiç birşeye sahip olamamış, Bay Gordon hiç evlenmemiş hiç iş tutturamamış hayatı boyunca ona, onu tanıyıp acıyan kişiler eline üç beş para sıkıştırmış ve böylece geçinmesini sağlamışlardır. Tabi Bay Gordon' para verenlerden olarak bende dahilim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Artur'un Karanlık Dünyası
Mystery / Thriller-Leanrow kuru temizleme" buyurun... -Alooo ımm Leanrow kuru temizleme mi? -Evet, efendim, dedim ya! Leanrow kuru temizleme diye!! -Iyi tamam, sizde kefen var mı? Bana kefen lazım. -Yalnız burası mezarcı değil efendim. Sana var mı? dedim... mezarcı...