Size 18 yaşında kendini hala çocuk sanan insanlarla uğraşmanın zorluğundan bahsetmiş miydim? Şuan her tarafım ağrıyordu ve benim dekore etmem gereken odayı Harry dekore ediyordu.
"Aman ne güzel...''
Diye mırıldandım. Ağrıyan bacaklarıma aldırmadan ayağa kalktım. İlk deneme ? Başarısız. İkinci deneme ? İlkinden iyi. Üçüncü deneme ? Kes sesini ve ayağa kalk Sarah...
"Lanet olsun Harry ! Kapıyı çalmayı falan düşündün mü? Kafam ah!"
Çok güzel , mükemmel ! Sağlam kalan bir kafam vardı zaten , ilahi adalet...
"Pardon da , burası benim odam Sar ?"
"Lanet , oda da benim olduğumu biliyorsun , ya üstümü değişiyor olsaydım?"
"Valizin odanda , ayrıca söylemek isterim ki kesinlikle iç çamaşırı almalısın!"
Bir dakika , ne diyordu bu ahmak?!
"Lanet olası , insan sorar değil mi?!"
"Uyurken çok tatlı görünüyordun Sar , rahatsız etmek istemedim..."
Harika , köpek yavrusu bakışı... Bari alt dudağını büzme , olmaz mı ? Emin misin? Peki...
"Kesinlike bir daha bunu yaparsan seni keserim Styles !"
Beni hızla duvara yapıştırdı , bileklerimi yakalamıştı ve bu kaçış şansımı kesinlikle engelliyordu. Bu tür sahnelerin genellikle filmlerde olduğunu düşünürdüm ben ...
"Neyi bir daha yaparsam Sar?"
Gözlerine bakarak konuşmaya başladım. Ama onun gözlerine bakmanın işleri bu kadar zorlaştıracağını kesinlikle bilmiyordum...
"Şey... Bilirsin beni sinir etmeyi."
"Seni sinir etmek! Hadi ama , asıl sinir eden biri varsa sensin Sar!"
Alaycı ses tonu , hmm... Pekala Styles , zoru oynamak istemezdim ama buna mecbur bırakıyorsun.
Hızla dudaklarına yapıştım , karşılık vermesi pek uzun sürmedi. Hatta bu dakikayı beklediğine yemin bile ede bilirim! Elleri bilerimi bırakıp belime doğru yönelmişti. Dudaklarından ayrılıp boynuna yöneldiğimde boğuk bir inilti çıkarmıştı. Daha sonra onu hızla itip dudaklarımı elimle sildim.
"Hadi ama Sar , bir erkeği tahrik edip gidemezsin!"
"Hazz , zoru oynamamı sen tercih ettin salak. Ve benim oyunum bu , tahrik et ve kaç."
Odadan çıktıktan sonra gelen bağrışları ve duvara atılan yumruk seslerini duyuyordum.
"Lanet olsun Sar! Bütün kızları etkileyebilen ben neden sende takılıp duruyorum lanet olsun!"
Gülümseyip odama doğru olan yolculuğuma devam ettim.
-
"I can make the stars dance dance dance with you..."
Selena Gomez - Stars Dance , şuandan itibaren son ses odamda yankılanan şarkı. Ve ne biliyor musunuz ? Tam anlamıyla mükemmel bir şarkı!
Tıklanan kapıyla şarkıyı kapatıp "Gir" diye bağırdım.
"Efendim Hazz?"
Saçlarımı karıştırdıktan sonra yüzüme bakmaya başladı. Gözleri parlaklığını kaybetmişti , kıpkırmızı bir burnu vardı ve eli kanıyordu.
"Lanet olsun ! Kendine acı vermeyi seviyor musun sen ? Lanet dehal otur şuraya!"
Hızla mutfağa gittim bulduğum ilk bezi elime aldım ve üstüne biraz alkol döktüm. Hızla yukarı çıkarken aklımdan geçen şeyleri size aktarıyorum 'bu çocuk bütün hayatımı ele geçiriyor yavaşça , düşüncelerimi ve bana ait olan diğer her şeyi... teşekkür ederim Styles düşüncelerimin içine ettin.'
Kapıdan girdiğim anda tekrar bana bakmaya başladı , gözlerimi devirerek yanına gittim.
"Pekala bu biraz acıtacak."
Bezi eline değdirdiğim anda bağırdı ve elini geri çekti. Hadi ama ! Sen dokuz yaşında ki bir çocuk değilsin!
"Cesaretini topla ve hemen o elini bana ver Koca Bebek!"
Başını 'tamam' anlamında sallayıp elini bana uzattı. Bezi elime yavaşça sararken yüzünden acı çektiğini anlamak pek de zor değildi.
"Canın yanıyor mu?"
"Evet..."
"Neresi acıyor Hazz?"
Eline baktı ve daha sonrasında kalbini işaret etti. Pekala bu plan her zaman düzgün işlemiyor demekki... Hangi plandan bahsettiğimi biliyorsunuz 'tahrik et ve kaç'...
Yazar notu:
Selam selam selaaam !
Şimdi bu bölümü tabletten yazdığım için pek bir kısa oldu sanırım :/ Moralim bozuldu şuan. Geçen bölüm fazlasıyla uzundu ve benim için rekor olduğunu söyleye bilirim ! "Yazdığım En Uzun Bölüm" yani işte... Geçen bölüme sınır koymamıştım , Didim de olduğumuz için bir hafta yazamamıştım gelişimde de fazla sıkıp sınır koymak istemedim. Ama bu bölüme +10 vote istiyorum , mouse elinize yapışmaz ... (:
