8. Bölüm - Present !

105 10 0
                                    

Lunaparkları severim , özellükle yanında biri varsa ve sana pamuk şeker alıyorsa ! 

''Harry nolur atlı karıncaya binelim ! Nolur , nolur , nolur !''

Bir elimde pamuk şekerle atlı karıncayı işaret ederken , diğer elimle Harry'i tutup atlı karıncaya doğru sürüklemeye çalışıyordum. Yani sadece çalışıyordum , ciddiyim bu çocuk biraz kilo vermeli... 

''Şuan bir çocuktan farkın yok Sar...''

Gözlerini devirip benimle birlikte atlı karıncaya ilerlerken , pamuk şekerden geriye kalan sopayı yanımızdaki çöp kutusuna atıyordum. 

''Öncelikle , doğum günü hediyesi olarak beni lunaparka getirmeyi teklif eden sendin. O yüzden fazla konuşma. Ve son olarak , beni umursarsan sevineceğim.''

Koluna yumruk atıp atlı karıncada olan yerimi aldıktan sonra Harry'e göz attım. Bu çocuk daha önce atlı karıncaya bindi mi ? Gerçekten ?!

''Önce sol ayağını atman gerekiyor Çakma Prens , zıplayarak o ata binemezsin.''

Başımı nedenini bilmediğim halde sağa sola sallıyordum. 

''Atlı karıncaları sevmem , küçüklüğümden beri böyledir bu !''

Homurdanıp düzgün bir şekilde yerine yerleştikten sonra yavaş yavaş hareket etmeye başlayan atlı karıncaya kahkahalarımla eşlik ediyordum.

-

''Tanrım! Bu çok eğlenceliydi.''

Hala kahkaha atarken bana garip garip bakan Harry'i pek aldırdığımı söyleyemeyeceğim , şuan eğlencenin dibine vurmuştum ! Lunaparkın kapısına yaklaşırken içimi kaplayan hüzünle Harry'e döndüm.

''Bir daha lunaparka geliriz değil mi ? Lütfen !''

''Tabii ki ama o zaman atlı karınca değil de rollercoastera falan binelim.''

Küçümseyici tavrını takınmıştı yine , atlı karıncaları sevmek benim suçum değildi tamam mı ? Bunlar küçüklüğümden bana kalan alışkanlıklar. yani beni hep atlı karıncaya bindiren babama kızmalı , tamam mı ?

Arabaya bindikten sonra eve doğru yolculuğa başlamıştık , görüşürüz lunapark !

-

''Harry , evi geçtik nereye gidiyorsun ahmak ?!''

Açıkçası bana cevap vermeyip yola devam etmesi beni fazlasıyla sinirlendirmişti ve ben dışarıyı izlemekten başka bir halt yapamıyordum şuan. Ve bir lanet olsun Sarah'dan geliyor ! Lanet olsun. Arabayı durdurduğunda geldiğimiz yerin sahil kenarı olduğunu kestirmem fazla sürmemişti , bilirsiniz kıyıya çarpan dalga sesleri...

Harry kapımı açtığında tereddüt etmeden arabadan inmiştim , sahilleri de lunaparklar kadar çok severim.

''Evet , buraya gelme sebebimiz nedir ?''

Kumlara oturup bacaklarımı kendime çektim , dalgalar parmak uçlarıma kadar geliyordu neredeyse.

''Aslında bakarsan seninle konuşmak istedim yani , bilirsin...''

Kafamı salladım , sanırım bir problemi vardı. İnsanları dinleyip sorunlarını çözmeye çalımak hoşuma gider , evet.

''Dinliyorum?'''

Kafamı çevirip ona baktım. Ay ışığı yüzünün bir kısmı aydınlatıyordu , gözleri ise tüm karanlığa rağmen gözleri parlıyordu.

''Sanırım senden hoşlanıyorum.''

İnsanları dinleyip sorunlarını çözmeye çalımak hoşuma gider falan mı demiştim ben ?! Demedim sayın , lütfen...

Sınır dolmadığı halde koydum bölümü evet. Ama bu sefer gerçekten koymayacağım ! Sınır +10 oy ve +3 yorum.

*Çok sevimli arkadaşımın hikayesine göz atarsanız ayrıca sevinirim onun da son bölümünü kontrol edeceğim , son bölümü +10 olmadan hikayeme bölüm eklemem ona göre ! :3 ; http://www.wattpad.com/story/7023770-i%27m-here

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 20, 2013 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

When You're ReadyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin