bay ukala

ayrılık

Akşamüstü okuldan çıkmıştım ,eve gelirken telefonum çaldı . Arayan Zeynep'ti. Onunla uzun süredir görüşmedim , Son olanlardan sonra kendini eve kapatmıştı.

"Efendim zeynep... sen ağlıyor musun?... iyi misin? Hemen geliyorum .... tamam"

Bu kısa telefon görüşmesinden sonra Zeynep'in yine abimle tartıştığını anladım. Sanırım yine küçuk bir olaydır

Zeynep:
Oturduğum yeşil - betaz çizgili koltukta doğrularak bir iç cektim. Gözyaşlarım sayesinde yüzüm sırılsıklam olmuştu.Olanları anlatmam icin Berfu karşımda bekliyordu.Derin bir hüzünle, Olanlar tekrar zihnimde canlandı. Oğuz'un bağrışları, salonun ortasında ettğimiz kavga , gördüklerim... Hepsi tekrar aklıma geldi .

"Ada , geri gelmiş ." Diyebildim sadece... Berfu ise bakışları benden kaçırdı. " ada yıllar önce gitmişti abimle kötü bir sekilde ayrılmıştı" dedi.
Ada oğuz'un eski nişanlısıydı. Magazinde birçok haberleri yapılırdı. Güzel bir kızdı.Türkiye'den ayrıldıktan sonra Almanya'da bir okula başlamıştı en azından oğuz bana bu kadarını anlattı. Omuzumu silktim o sırada Berfu "Peki, Ne oldu?"dedi. Olanları düşündükce beynim zonkluyordu.Berfu cevap beklerken ben ona sarıldım tekrar ağlamaya başladım , tek oğuz yüzünden değildi bu durum. Kendimi yalnız ve caresiz hissediyordum .kendime gelince olanları anlattım.

"Abinin bilgisayarında bir seye bakmak icin girdim onun özel eşyalarını kullanmazdım . o sırada hir klasör dikkatimi cekti ve klasörde hala Ada ile resimleri duruyordu bunu birkaç gün önce gördüm işte bu yüzden kavga ettik. Psikolojim zaten bozuktu. İyice bozuldu. Şimdi de Ada geri geldi bu da yetmezmis gibi bu akşam sizin sirketin davetine benimle değil Ada ile gitmesi gerektiğini söyledi dünde bu yüzden kavga ettik Allah kahretsin ki Ada çok güzel bir kadın !Bunula nasıl baş ederim bilemiyorum sadece bebeğim için korkuyorum" dedim gözlerim tekrara yanmaya başladı. başımı arkaya yaslayarak koltuğun kabarık minderine dayadım

Olanları düşünmek istemiyordum. Oğuz ona güvenmediğimi düsünüyordu. "Oğuz ne dedi?" Diye sordu Berfu " Bağırdı, bana güvenmiyor musun? Nasıl benim özel eşyalrımı karıştırırsın? dedi "
" Berfu ben zor zamanlar geçiriyorum stres altındayım çok yakın bir zamanda babamı kaybettim en desteğe ihtiyacım olduğu anda annem eve kimseyi almıyor , kardeşim isten çıkmıyor kocam ise eski nisanlısıyla ilgileniyor ben.. Ben çok bunaldım Berfu!" dedim sonra berfu " sen o davete geleceksin simdi elbiseni sec sonra bizim eve gel orada beraber hazırlanırız , itiraz istemiyorum Zeynep Dirican"

Berfu:

Eve gelir gelmez abimi aradım.
Belki ona haksızlık ediyordum ama bunları zeynep'e yaşatamazdı.

- Efendim ,berfu
- Abilerin en kralı,kardeşinin birtanesi, yakışıklısı.. nasılsın?
- Ne istiyorsun?
-Zeynep 'in gönlünü al
- Berfu sen olanları bilmiyorsun! Saçma sapan bir sinir krizi sadece bu! Zeynep sadece Ada'yı fazla kıskanıyor
-O zor zamanlar geçiriyor biliyorum sende elinden geleni yapıyorsun ama onun icin yeterli değil
- Ada benim sadece arkadaşım, of.. Her neyse , yarın davette görüşürüz

Olanlar yüzünden bende üzülmüştüm.Ada sosyetik , burnu havada bir kızdı hicbir zaman abime yakıştırmadım onu ... Ama annem bayılırdı çünkü Ada aynı onun gibiydi.kendi gibi asil ve popüler ...

Abimle zeynep yakında barışırdı. Zeynep biraz abartıyordu. Bunları duşünürken zeynep geldi. Solgun görünüyordu. Bir düzelme yoktu elinde sadece kıyafeti vardı . O sırada telefonum caldı , arayan Yiğit'ti ister istemez heycanlanmıştım. Onun sesini bile özlemiştim.

- Efendim,sevgilim.. Bak sana ne diyeceğim.. Aksam davete beraber katılalım, hem bugün bugün okulada gelmedin sana anlat-
- şey.. Kusura bakmayın ben yiğit bey değilim. Mine ben , kişisel asistanıyım
- Niye söylemiyorsun o zaman cok mu hoşuna gitti bütün gün yaptıklarımı anlatmam?? Hem yiğit'in telefonundan arıyorsun beni?
(Bir de heycanlandım, hayır yani anlamıyorum,kocaman şirketin tek telefonu bu mu ?? )
- özür dilerim , bana da Yiğit bey söyledi sizi aramamı, söylediginiz gibi saat sekizde sizi alacakmış
-peki, tamam
-iyi günler, berfu hanım
-neresi iyi bu günün? Her neyse size iyi günler

Dedim ve telefonu kapatarak ,zeynepe döndüm "benimle konuşacak iki dakikası yok"diyerek sinirimi dile getirdim. ama karşımdakinin derdi cok daha büyüktü ve bana bir sey söylemedi.

" Ben kıyafetimi secemeye başlasam iyi olur"dedim

---------------------------------------------

kısa ,dantelli ,gece mavisi bir elbise giymiştim .bu elbise ile mükemmel görünüyordum.saatin sekiz olmasına az kalmişti . içeriden zeynep geldi beyez uzun bir elbise giymişti . sonunda yüzü biraz gülmüştü.bir süre sonra kapı çalmıştı gelen yiğit olmalıydı. koşarak kapıya açmaya giderkem topuklularımın sesi kolidorda yankılanıyordu. kapıyı açtığımda yiğitin takım elbise içindeki yakışıklı haline bakakaldım. kendime gelmem için zeynep beni dürtüyordu. sonra yiğit " nereden geliyor bu cesaret sevgilim ?" dedi. bişey anlamadım yiğitte bunu anlayarak" bu elbiseyi giyecel cesareti nerden buldun diyorum" dedi hayırrr... bu elbiseyi çıkaramam. bütün arkadaşlarım bunu çok beğendi. araya zeynep girdi " ne var kıyafetinde ?" dedi yiğit ise " sorunda hiçbir sey olmamasında ! çıkar şunu" dedi. emir büyük yerden ... içeri gittim ve upuzun siyah bir elbise giydim. hayallerim gardırobun içinde bir daha açılmayacak bir kutunun içinde kalmıştı.

arabada sessizlik hakimdi. davete gelmiştik ama bizden önce çoğu kişi gelmişti zaten... işin kötü tarafı ise abim zeyneple değil ada ile gelmişti . ve magazin kameralarına şu an poz veriyorlardı . zeynep onalara yaklaştı . canı çok yanmıştı. hemen onu yanıma aldım. zeynep ise " bırak beni , ben bişeyler içmeye gidiyorum" dedi. bende elime çektim.hışımla yanımdan gtti.

yiğit ise yanıma geldi ve magazin kameraları birden bize döndü. fotoğraflarımızı çekmeye başladılar.birkaç pozun ardından masamıza geçtk. annem ve babam başkalarıyla konuşurdu abim ise ortalıkta yoktu. bende sıkılmaya başlamıştım. karnımda acıkmıştı

yiğit" berfu hadi gel sana bir süprizim var " dedi heycanlanmıştım. ve yiğiti takip ettim. davetin olduğu binadan çıktık. hemen karşımızda deniz vardı. yiğit süprizini sahile hazırlamıştı." ayakabılarını çıkar" dedi bende dediğini yapıp ayakkıbılarımı çıkardım.yiğit beni kucağına aldı ve " sanırım kilo almışşsın "diyerek güldü " hadi ordan !" diyerek omzuna vurdum sahile geldiğimzde yiğit beni yere indirdi etrafıma baktım. her yer mumlarla süslenmişti ortada masa çok bir şekilde hazıranmıştı çok şaşırdım hiç böyle beklemediğim bir anda süpriz yapmıştı bana. birden şarkı çalmaya başladı ve yiğit bana yaklaştı.beyonce -halo çalıyordu . bu şarkıyı seviyorum ... yiğit elini belime doladı ve dans etmeye başladık. gözlerimi onun ela gözlerine diktim. ikimizde birbirimize aşkla bakıyorduk." sana kendimi telefi edeceğimi söylemiştim" dedi yiğit " biliyordum , ama sande beni anla yiğit. seni kaybetme korkusu çok ürkütüyor beni " dedim " korkma biz hiç ayrılmayacağız " herşey çok güzeldi

"seni seviyorum"

"seni seviyorum" dedim . " yiğit " dedim tüm şirinliğimi kullanarak "efendim sevgilim?" dedi " o zaman artık o gece mavisi elibiseyi giymeme izin verirsin ?" dedim yiğit birden ciddileşti ve " hayır" dedi ve kestirip attı. "hadi bakalım şimdi sıra yemkte" dedi ve ikimizde masaya oturduk.

iştee yeni bölüm.. eski bölümleri yavaş yavaş düzenliyorum bazı değişiklerde yapıcağım. istediğiniz bir şey olursa mesaj atabilirsiniz.