1.Bölüm

31 2 0
                                    

"Başla"sesi ile arkamdaki Deniz market arabasını sürmeye başladı.O arabayı sürerken bende yandan bize yaklaşmakta olan Ezgi ve Kerim'i konturol ediyordum .  Bize yaklaşmak üzere olduklarını görünce Denize dönüp "hadi ama dostum daha hızlı sür şunu 2. mi olmak istiyorsun yoksa 1. Mi ?"diyerek Deniz'i hassas noktasından vurmaya çalıyordum .Deniz herzamanki sinsi gülüşü ile gözlerini yola kilitlemiş bi şekilde "beni hiç tanıyamamışsın kızım . Ben asla 2. Olmam "dedi ve daha da hızlandı .Bu herzaman işe yarardı .Deniz yenilmekten ziyade 1. olmamaya katlanamazdı ve bende bunu çok sık kullanırdım. Yerde çok az belli , silinmek üzere olan beyaz çizgiyi geçmemize çok az kalmıştı ve Ezgi ile Kerim epey gerimizde kalmıştı . Veee geçtik sevinç ile"biz kazandık !"diye bağırarak market arabasından Deniz' in yardımıyla indim .Deniz'e sarılıp Ezgilere baktığımda ise  yine ve yine Ezgi ile Kerim 'in tartıştığını gördüm. Bu artık çok normal geldiği için ayırma ihtiyatcı duymuyorduk. Sonunda yanımıza geldiklerinde ikisininde sinirli yüzlerine bakıp gülmemek için kendimi zor tutuyordum .Ama pek başarılı olamayıp kahkağalarla gülmeye başladım."Nasıl yendik sizi ama"diyerek koca bir zafer gülüşü yerleştirdim yüzüme.Deniz herzamanki gibi cool görünümünü bozmayarak yüzüne sıcak ve gamzlerini belli eden bi gülüş yerleştirip kollarını bibirine bağlamakla yetindi . Ezgi "hep bu maydonoz yüzünden biraz daha hızlı sürse bir yerine bi şey olurdu "diyip bozulan kahkülünü düzeltti .Kerim ne kadar da sinirli görünmeye çalışsada oda gülüp"ya olmayınca olmuyo ezo önümüzdeki maçlara bakıcaz artık" diyip Ezgi 'nin kahkülünü bozdu Ezgi sinirle ona dönüp"bak maydonoz son uyarım bir daha kahkülümü bozarsan "demesine kalmadan Kerim Ezgi nin kahkülünü bozup "böyle mi?"diyip hızlı ca koşmaya başladı. Bu sırda biz ayakta durmaktan yormuşmuş yere bağdaş kurup oturmaya karar vermiştik. Ezgi hızla uzaklaşan Kerim'in arkasından "gel buraya maydonoz seni salata ya doğricam " diyerek koşmaya başaldı .Bu artık kılasik bi günlük rurinimiz olmuştu Kerim Ezgi 'yi sinirlendirir sonra kaçar Ezgi de  onu eve kadar kovalayıp pes eder ve evine girerdi . Biz ise genelde de Deniz ile arkalarından koşar bi süre sonra yorulur evimize giderdik .Ama bu gün  çok yorulduğum için hiç koşasım yoktu .Deniz ayağa kalkıp "hadi artık eve gidelim "diyerek elini uzatıp kalkmama yardımcı oldu. Deniz iyi biriydi . Büyük sorunlarla boğuşmuş güçlü biri.O daha 9 yaşındayken İzmir'de annesi, babası ve kız kardeşi ile yaşadığı tırafik kazasında ondan 2 yaş küçük olan kız kardeşini kaybetmiş . Kardeşini son canlı gören kişi Denizmiș ve kardeşi kanlar içinde yerde abisinden yardım isterken hayata gözlerini yummuş.Bu olaydan sonra bir sürü piskolok dan yardım almasına rağmen hiç bir faydası olmamış ve en son çare olarak yeni bir şehirin onlara iyi gerçeğini düşünerek  yaşlı dedesinin yanına ,Ankara'ya taşınmışlar.Aradan 8 yıl geçmesine rağmen hâlâ kendini suçlu buluyo ve bazı konularda öfkesini konturol edemiyo.bunların hepsini o anlatmadı bana birazını annesi ,birazını  dedesi  ,bir kısmınıda kedisi anlattı. Aynur teyze yani annesi nin dediğine göre kız kadeşi Ada ya çok benziyormuşum .Denizler buraya ilk geldikleri zaman  çok iyi anlaşmıştık buna Aynur teyze de çok şaşırmış çünkü Deniz kardeşi öldükten sonra annesiyle bile konuşmamiş.Buraya taşıdıklarından  beri  çok sıkı arkadaşız.

      Sonunda apartmanın önüne gelmiştik.Aynı apartmanda oturuyorduk. Onlar  13 numarada biz ise bir üst kattaki 15 numarada oturuyorduk .asansöre binip 8 ve 7. kata bastık ve beklemye başladık. Asansör 7. Kata gelmemize rağmen o asansörün kapısını kapatıp 8 e çıkmasını bekledi .Şaşkın bi şekilde"ama 7  de durdu sen niye inmedin ki?"diye merakla sordum . O sırada 8. kata gelmiş olan asansörden inip dairemizin önüne doğru ilerlemeye başladık .Deniz benim "yarım ay" adını   verdiğim sağ ve sol yanağındaki gamzelerinin belli olduğu, mavi gözlerinin kısılıp çizgi halini aldığı gülümsemesi ile "çünkü Güneş teyzeye söz verdiğim gibi seni aldığım yere bırakıcam diyip  duvara yaslandı . Bende   büyük cebimde anahtarı ararken hemşire olan annem ve doktor olan babamın bu gün nöbetçi olduğunu söyledim .Deniz "biliyorum ama,söz sözdür ve söylememe gerek yok ama"sözünü tamamlamasına izin vermeden ben tamamladım"biliyorum, biliyorum bir şey olursa direk size geliyorum, kapıyı kilitlemeyi unutmuyorum ve eyğer eve hırsız girerse kıpırdamadan durup gitmesini bekliyor veya elime aldığım sert bi cisimle ensesine vurup  direk sizin yanınıza geliyorum. "diyerek göz devirdim ve anahtarı aramaya devam ettim.Deniz gülerek"aferim çekirge bunları öğrenmişsin bidaha ki derste sana anahtarı nasıl kaybetmiyeceğini  öğreticem" deyip arka cebinden süngerbob süsü olan anahtarını çıkarıp kapıyı açtı .Ben ama ama diye kekelerken o kocaman bi kahkağa ile "hadi gir içeri akşam konturole gelirim diyip burnumu sıktı. Bende içeri girip el salladım oda bana el salladı . Kapıyı kapatıp kilitledim. Deniz'in ayak seslerinin uzaklaşması ile bende salon a doğru ilerledim.              

Herkes' e mehaba !!!!
İlk bölüm nasıl oldu bilmiyorum ama ilerleyen bölümler için güzel fikirlerim var.Sizinde ilerleyen bölümler hakında düşünceniz varsa yorum şeklinde aşağıya bırakabilirsiniz.Beğenirseniz beni mutlu edrsiniz.Mutlu günler.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 05, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

RUHSUZ DÜNYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin