AŞKIN PSİKOPAT HALİ

Dertleşelim Anne

DERİNDEN
Sabah gözlerimi açtığımda olduğum yeri bir an anımsayamadım gözlerimi birkaç defa kırpıştırarak etrafa göz attım siyahlar içindeki odada olduğumu fark etmemle içimde geçen fırtına esintileri eşliğinde yataktan fırladım Arda zaten yatakta değildi . Ben tabikide uyanamamıştım işte zaten ne bekliyordum ki uykuma çok düşkündüm.Herhalde ani bir cesaret patlamasıyla yapmıştım bunu.

Geceliğimin düşen omzunu düzeltip perdenin aralık bırakılmış yerinden giren ışığa doğru yürüdüm.Şüphesiz dışarısı mükemmeldi.Güneş parlıyordu ama bulutlarda ona eşlik ediyordu.Biraz düşünmeye ihtiyacım vardı düzgün ve mantıklı cümleler kurmam gerekiyordu aşağıda çünkü rezil olacaktım utancımdan yerin dibine sokardı malum tek becerdiği iş bu zaten birde kızlar var tabi!!.Aynanın karşısına geçip saçlarımı olduğu kadar düzene sokmaya çalıştım.Olduğu kadar elbette paçoz gibi aşağıya inmekten iyidi.Merdivenleri sessizce inmeye başladım birkaç basamak sonra yerimde durarak kendi kendime konuşmaya başladım
"ya ben manyak mıyım iyice paronayak oldum "
basamakları neden sessiz iniyordum ki kendime ve şuan yaptığım aptallığa inat edercesine sert sert basarak inmeye başladım merdivenleri.Oturma odası hemen girişte ve kapısız bir alanda olduğu için merdivenlerin sonuna doğru görüşüme açıktı. Televizyondan gelen sesleri duyunca kalbime gelen o titreşimler vücudumu tarif edilemez noktada heyecanlandırıyordu.Derin bir nefes alarak baktım . Televizyon açıktı ama kimse yoktu.Bunun verdiği rahatlamayla gözlerimi kapadım.Açtığımda ise altlardan biryerlerden başlayıp yanaklarıma doğru gelen sıcaklıktan sonra utangaçlığım zirveye oturmuştu.
heyecandan vücudum soğumaya başlamış ellerim buz kesmişti adeta.Mutfak kapısının gıcırdayan sesiyle bir anda karar değişip arkamı döndüm yukarıya çıkmak için adımı attığımda duyduğum sesle biraz olsun rahatlasamda utangaçlığım geçmemişti.

"Sonunda uyandın.Bende seni uyandırmaya geliyordum."Bestenin sesi neşeli ama bir o kadarda 'bana olanları anlatman için sabırsızlanıyorum' der gibiydi.Mutfak kapısının yanına dikilmiş bana bakıyordu. Onu incelediğimde üzerinde kırmızı bir gecelik vardı ama çok kısa olduğu için altından kısa kot bir şort giyinmişti.Yüzünde makyaj yoktu saçlarınıda kücük bir topuz yapmıştı.Kendimi olduğu kadar rahatlatmaya çalışarak sakin çıkması için çaba sarfettiğim bir tonda
"Sanada günaydın.İşte kalktım." konuyu daha fazla uzatmamasını umarak mutfağın yolunu tuttum.
"içeriye o gecelikle girmek istediğine emin misin gece karanlıkta fark edilmesede gündüz ışığıyla" kıkırdamaya başladı.Göz devirerek yüzüne bakınca
"Tamam tamam gel benimle, yattığım odada var bir şeyler giyelim beraber ineriz.O kelimeler ağzından dökülürken gözlerim parlamıştı.

Merdivenleri çıkıp odalarına girdik.Bembeyaz yatağın ucuna oturdum Beste ise gardrobu açmış içine bakıyordu iki tane gül kurusu kazak bir yırtık pantolon ve kısa şort çıkardı.Giyinmeye başladı bende şortu ve kazaklardan birisini giyindim.

Aşağıya iniyorken Beste bir an durakladı bende onu birkaç merdiven geçmiştim.Arkama dönüp 'ne oldu' dercesine bakışımı fırlattım bana piç bir gülüş attı bu gülüşü biliyordum.Ardından sırtıma atlamasıyla sarsıldım düşmemek için çok çaba sarfetsemde fazla dayanamadım ve merdivenlerin sonuna doğru yüzüstü düştüm haliyle Bestede. "Oha domuz gibi ezdin beni hayvan" dememle Birbirimize bakıp kahkahalara boğulduk dışardan özürlü gibi görünsekte şüphesiz çok komikti.

ikimizde birden ciddileşip ayağa kalktık.Mutfağa girdik.Yine yüzümün kıpkırmızı olduğundan eminim bunu yanaklarımın alev alev yanmasından anlayabiliyordum.Beste Kayra'nın yanına oturdu masa kuruluydu ben ise Ardaya bakmadan gözlerimi ihtişamlı masaya dikmiştim.Ardanın yanındaki sandalyeye oturup kahvaltı etmeye başladım.Sessizlik içinde kahvaltımızı ederken Arda'nın konuşmasıyla heyecanlandım , dün geceyle ilgili bir şey söylerse utancımdan ölebilirdim çünkü.