George ve Harold'ın "aptalca huyları"nın başlarını gerçekten çok BÜYÜK bir belaya soktuğunu söylediğimi hatırladınız mı? İşte, bunun nasıl olduğunun ve büyük yaramazlıkların (ve biraz da şantajın), müdürlerini tüm zamanların en havalı süper kahramanına nasıl dönüştürdüğünün hikayesi:
Horwitz Eklemkafalarla Stubinville (Sutubinvil) PiskokuluBöcekler arasındaki büyük futbol maçının olduğu gündü. Tribünler, taraftarlarla doluydu.Amigo kızlar, sahaya çıkıp başlarının üzerinde ponponlarını sallamaya başladılar. Aniden ponponlarındanıkan ince siyah bir toz, etraflarını sardı. Amigo kızlar, "Bir E duyalım!" diye bağırdı. Taraftarlar "E!" diye bağırdı. Amigo kızlar, "Bir K duyalım!" diye bağırdı. Taraftarlar, "K!" diye tekrar etti. Amigo kızlar, "Bir... ha-ha-hapşuuuuu!" diye hapşırdılar. Taraftarlar, "Ha-ha-hapşuuuu!" diye tekrarladılar.
Amigo kızlar hapşırdılar, hapşırdılar, hapşırdılar... Hapşırıklarına engek olamıyorlardı. Tribünlerdeki bir taraftar; "Hey!" diye bağırdı. "Birisi amigo kızların ponponlaeına karabiber dökmüş!" Başka bir taraftar, "Acaba kim?" diye sordu.
Bando takımı uygun adım yürüyerek yerini alırken hapşıran ve burunlarından sümükler fışkıran amigo kızlar, sendeleyerek sahadan çıkıyorlardı. Bando çalmaya başladığında, taraftarlar gözlerine inanamadılar. Çünkü müzik aletlerinden boloncuklar çıkmaya başlamıştı. Boloncuklar her yeri sarıyordu. Bando takımı sahada durmaksızın kayıyor, düşüyor ve arkasından yoğun bir köpük izi bırakıyordu. Tribünlerdeki bir taraftar, "Hey!" diye bağırdı. "Birisi müzik aletlerinin içine banyo köpüğü boşaltmış!" Başka bir taraftar, "Acaba kim?" diye sordu.
Kısa bir süre sonra, futbol takımları sahaya çıktı. Eklemkafalar, topa vurdu. Top çok yükseğe fırladı. Gittikçe de yükseliyordu! Top, bulutlara doğru ilerleyerek gözden kayboldu. Tribünlerdeki bir taraftar, "Hey!" dedi. "Birisi, topu heylumla şişirmiş!" Başka bir taraftar, "Acaba kim?" diye sordu.
Ama artık kayıp topun hiçbir önemi yoktu, çünkü o sıra Eklemkafalar, yerlerde yuvarlanıyor, deli gibi kaşınıyorlardı. Antrenör, "Hey!" diye bağırdı. "Birisi, Kuvvetli Isıtıcı Kas Masajı Losyonu'nu, Bay Prankster (Pronkster)'in Ekstra Kaşındırıcı Krem'iyle değiştirmişti!" Tribünlerdeki taraftarlar, "Acaba kim?" diye bağırdılar.
Tüm öğleden sonra hemen hemen aynı şekilde geçti. İnsanlar sürekli şikayet ediyorlardı:"Hey,birisi limonatanın içine denizanası koymuş!" , "Hey, birisi bütün tuvaletlerin kapılarına tutkal sürmüş!" Çok geçmeden tribünlerdeki taraftarlar gitmiş. Büyük maç, ceza alarak kaybedilmişti ve okuldaki herkes çok mutsuzdu.
Tribünlerin altında çömelmiş, kıkırdayan iki çocuk dışındaki herkes... Harold gülerek, "Bunları şu ana kadar yaptığımız en iyi şakalardı!" dedi. George kıkırdayarak, "Evet." dedi. "Daha iyilerini bulmakta kesinlikle zorlanacağız!" Harold, "Umarım bu yüzden cezalandırılmayız." dedi. George, "Merak etme." dedi. "İzlerimizi çok iyi sakladık. Cezalandırılmamız mümkün değil!"