Gri geceler

Gerçekler ve kin

Hanım zarfı buruşturup yere attı. Beyninden vurulmuş gibiydi. Ne yapacağını bilmiyordu. Kaybettiği kızı yerine koyduğu kadın ona ihanet etmiş en önemlisi oğlu kanı canı onlara yalan söylemişti.
Ne yapacak? Ağa'ya ne söyleyecekti?
Ağa en başında haklıydı. Soysuz biri gelin olamazdı. Ağa onu öldürür hatta bebeği bile...
Ağa öğrenmemeliydi.
....
Hanım aşağı indi, gelin çoktan hastaneye gitmiş. Ben yanına gidiyim sen bizi bekle , dedi.
Ağa gelini görmek istemediği için kabul etti.
Hanım hastaneye gitmiş gibi yapacak ve doğumda ikisinin de öldüğünü söyleyecekti...
Böylece kimse birşey öğrenmeyecekti.

Aradan 2 saat sonra ağayı aradı , ağlayarak ona :
- Kızımı , bir kızımı daha kaybettim , oğlumu bir oğlumu daha kaybettim...
Ağa ne olduğunu şaşırdı. Üzüntüden yere yığıldı...
Evde yas tutuldu. Ağa sokağa çıkmaz oldu.
Aradan bir iki hafta sonra çiftlikten kasabaya inen yolda yürüyüp kafa dağıtmaya çalışırken yanına kasabadaki ebenin kocası gelip:
- Torun nasıl ağa? Çok ağladı kereta , maşallah aynı rahmetli babası...
Ağa donup kaldı. Kafa sallayıp adamı gönderdi....

Evde sinirli bir şekilde Hanıma yöneldi.
Hanım çaresizce herşeyi anlattı. Ağa ant içti o soysuzu öldürecekti. Hele o velet kesin ölmeliydi yoksa, bütün miras onun ve soysuz anasının olacaktı...

Ağa birini buldu. Çulsuz fakir bir adam aklına girdi ,ve gelini ve p*çini öldürmesini istedi....
Adam habersizce kabul etti,
Bilmiyordu ki öldürecekleri kişiler aslında onun kanıydı.