Herkes geri çıktığında Melike'nin etrafı resmen parıltıdan görünmüyordu. Etrafında resmen her renk vardı; sarı, mavi, pembe, yeşil, kırmızı, siyah, turuncu ve daha sayamadığım birçok renk.
☆☆☆☆☆☆☆Hatırlatma☆☆☆☆☆☆☆
Oturma odasında oturmuş, az önce olanları düşünüyordum.
Ormanda, Melike düştükten sonra etrafında rangarek parlaklık oluşmuştu. Ardından parlaklık dönerek, sanki patlamış gibi etrafa dağılarak kaybolmuştu. Parlaklık gittiği anda Melike'nin yanına koşmuştum. Beklenti içinde ona bakıyordum, ölmüş olabilirdi. Periler ölmesine izin vermezdi ama olabilirdi, oda bir ihtimaldi. Melike yavaş yavaş uyanmaya başladığında rahat bir nefes almıştım.
Nasıl düşünememiştim ki! Resmen sayılı kişilerin gördüğü ölüm perisini görmüştüm, tabiki uyanacaktı.
Melike uyandıktan sonra kulübeye geri dönmüştük. Herkes salonda oturmuş düşünüyordu. Yani oturup uzaklara dalmak eğer düşünmekse, evet herkes az önce olanları düşünüyordu. Derin bir nefes alıp geri verdim. Kollarımı göğsümde birleştirdim ve gözlerimi tavana çevirdim. Tam avizeler hakkında çok güzel düşüncelere dalmışken aklıma saatin çok geç olduğu geldi.
"Arkadaşlar burda böyle kös kös oturup düşünmek bize bir şey kazandırmıyor. En azından gidip uyuyalım." Dedim kollarımı iki yana bırakarak.
Bakışlarım Melike'ye kaydı bir anda. Gözlerini yere sabitlemişti ve ellerini yumruk haline getirmiş sıkıyordu. Yüzünde sinirlendiğine dâir bir mimik yoktu. Neden elini yumruk yaptığını anlamadım. Bir anda ayağa kalktı ve kimseyi umursamadan elleri cebinde merdivene doğru yürüdü. Sağ ayağını tam ilk basamağa koymuştu ki bir anda durdu. Kafasını hafifçe sola çevirerek konuşmaya başladı.
"Sakın bana acımayın." O kadar sesiz söylemişti ki vampir veya kurt olmasam kesinlikle duymazdım. Onca olaydan sonra nasıl hala duygusuz olduğunu anlayamıyorum, sonuçta ailesini öldürmesi normal bir olay değil. Kafasını çevirdi ve elleri cebinde yukarı çıkmaya başladı.
Herkesi tek tek taradım. Buğlem üzülmüş görünüyordu, Gece ve Eslem de öyle. Berkeye baktığımda hepimizden kötü olduğunu gördüm. Olaydan sonra Melike'nin yüzüne bile bakamamıştı ve şimdide başını ellerinin arasına almış derin derin düşünüyodu. O geveze çocuk bile olaydan sonra tek kelime dahi etmemişti. Berkay üzgündü. O duygusuz Rüzgar bile hem üzgün hem şaşkın hemde anlam veremediğim bir şekilde Melike'nin arkasından bakıyordu.
°°°°°°°°°
Gece tuvalet ihtiyacım için kalktım. Çok saçmaydı bence tuvaletimin gelmesi. Sonuçta bir melezdim. Odaya girerken kapıyı kapatmıştım o yüzden şimdi kapı kolunu tuttum ve sessiz olmaya çalışarak aşağı doğru çektim. Kapıyı açtığımda bir adım atmıştım ki bir anda durdum. Değişik bir enerji hissediyordum. Büyü gibi bir şeydi ama bir cadının veya büyücünün yapmadığı çok belliydi. Biraz durup enerjinin nereden geldiğini bulmaya çalıştım.
Gözlerimi kapatıp enerjinin yoğun olduğu yeri bulmaya çalıştım, aynı zamanda küçük küçük adımlarla enerjiyi yoğun hissettiğim tarafa doğru ilerliyordum. Bir şeye çarptığımda durmak zorunda kaldım. Gözlerimi açtım ve karşımdaki kapıya baktım. Bu, eskiden tuvalet sandığım, Melike'nin odasıydı. Biraz tereddütte kalsamda içeri girmeye karar verdim. Kapı kolunu tutup aşağı çektim ve yavaşça kapıyı ittim.
Kapıyı açtığımda Melike'nin ağladığını gördüm. Omuzlarının sarsılmasından hıçkırdığını anlamam uzun sürmedi. İşin garip tarafı hiçbir ses duymuyordum hemde vampir/cadı/kurt melezi olmama rağmen. Minik ve yavaş adımlarla ilerlemeye başladım, beni daha görmemişti. Biraz daha yaklaşmam ile krize girdiğini anladım. Hala ses duyamıyordum ama bir adım daha attıktan sonra sesini duymaya başladım. Biraz daha yaklaştıkça sesi de artıyordu. Yanına oturdum ve onu izlemeye başladım. Ellerini yüzünden çekip boş boş baktı. Daha sonra hiç beklemediğim bir şekilde hızla beni kendisine çekti ve bana sarılarak ağlamaya devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tatlı Melez
FantasyVampir\cadı\kurt melezi bir kızın Mikoles Lililet Akademisine gitmesiyle başlayan bir hikaye. Bu hikaye bir kızın acı çekmesini, kahkaha atmasını, göz yaşlarına boğulmasını, korku içinde donup kalmasını, endişe içinde kendini yiyip bitirmesini, suç...