Kütüphanedeki Sarışın

12 1 0
                                    

Şato aydınlık ve karanlık tarafı birleştiren bir kütüphaneydi . Arabayı şatonun karanlık tarafına park edip arabadan çıktık.
Efes'e kızgın kızgın bakarak "güneşten şimdiden nefret ettim desem".

Efes" aslında bu kadar abartmaya gerek yok güzel gibi görünüyor "dedi ve arabanın bagajından bavullarımızı çıkartmalımıyım diyecekken geri kapattı ve şatoya doğru yürümeye başladık.

Kapı büyük ve görkemliydi . Üzerinde karanlık tarafın tarihî ve geçmişi işlenmişti . Tüm mitolojik yaratıklar üzerindeydi. En üstte biz yani kurucular soyu yer alıyordu ve kraliçe
Casmin en üstteydi.

Kapı görevlisi kapıyı açınca içeriye girdik. Koridorun köşelerinde küçük gri heykelcikler vardı. Heykelciklerin arkasındaki raflarda sayısını tahmin edemeyeceğim kadar çok kitap vardı.

Efes'e dönerek" hayatında bu kadar kitabı bir arada görmedim ben" dedim ve ardından elini tutmaya başladım

Efes durdu ve hafif sırıtarak bana baktı"yoksa korkuyormusun gromos hanım" dedi.
Bende elimi geri çekerek"hiçte bile kim korkuyorki ben gromos um bikere "dedim.

Efes elimi tuttu ve " lütfen 2 yaşındaki bir çocuk gibi davranma ciddi bir ortamdayız sonuçta. "dedi.

Ben kitaplara bakarken hala Efes'in elini bırakmamıştım. Sonundaydık artık karanlık tarafı bırakıp aydınlık tarafa geçecektim.Bir heykel dikkatimi çok çekmişti. Efes'in elini bırakıp heykele doğru yöneldim. Yüzü ellemeye başladığımda bana ne kadar çok benzediğine şaşırmıştım.

Efes yanıma gelerek " sana ne kadar çok benziyor " dedi.

Ben yüzünü ellemeyi bırakıp Efes' e dönerek " evet bana çok benziyor ama her insan bir birine benzer " dediğimde bana alttaki yazıyı göstererek "bu bizim gibi kuruculardan değil ki bu casmin in kız kardeşi" dedi.

Ben tam bir şey söyleyecekken bir adam gelip " siz burada niye oyalanıyorsunuz konuşma başlamak üzere çabuk olun " dedi ve kolumuzdan tutarak büyük konferans salonuna götürdü.

Salona girdiğimizde karanlık tarafa ait koltuklardan sadece öndeki 2 koltuğun boş olduğunu gördüm ve adam bizi oraya oturttu.

Aydınlık taraflı bir adam gelip "aydınlık tarafın kralı ve karanlık tarafın kraliçesi aynı anda konuşma yapacaklar " dedi.

Kral ve kraliçe kendilerine ayrılmış muhteşem kürsülere gelerek konuşmaya başladılar " Bizler kral ve kraliçeniz olarak bu büyük olayın tarihini biliyoruz ama bazılarınız bu olayı bilmiyor. Yıllar yıllar önce aydınlık ve karanlık taraf arasında çok büyük bir savaş yaşandı ve bu savaşta her iki tarafta kayıplar verdi. O kadar büyüktü ki bu kayıp neredeyse aydınlık ve karanlık taraftan hiç insan kalmamıştı. Kurucular hariç neredeyse bütün yaratıkların soyu tükenmişti ve hatta ben Casmin son sentor örneğiyim. Bizden bir nesil öncekiler her iki tarafın ne kadar değerli olduğunu anlamak için 100 yılda bir bu değişikliği yani aydınlık tarafın karanlık tarafa,karanlık tarafında aydınlık tarafa geçmesini istemişlerdir.İmzalanan antlaşmayla her iki taraf ne kadar değerli ve önemli olduğunu anlayacaktır. Savaş her iki tarafa kayıplar verdirtti bu yüzden imzalanan antlaşma zorunludur. "diyip kürsüden indiler.

Şaşırmıştım ikisininde aynı anda konuşmaları biraz tuhaftı sanki daha önce çalışmışlardı.

Kral ve kraliçeyi sunan adam üst kattaki birleşme salonuna gitmeniz için bizleri uyardı. Kapıdan çıkarken bir sarışın çocukla göz göze geldik ve bu çok tuhaftı

π SON BÖLÜM π

Karanlık Ve Aydınlık TarafHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin