Herşey başlıyor ufaktan ufaktan

578 56 17
                                    

Sabah kalkıyorum 200 barfix, 500 şınav, 300 mekik çekiyorum ve böylelikle sabah sporum bitmiş oluyor. Terliyorum banyoya gidip bir duş alıyorum, soğuk suyun rahatlatıcı etkisi bütün vücuduma yayılıyor, duştan çıkıyorum aynaya bakıyorum, kassız vücuduma ( o kadar yüksek bir antrenman düzeyine sahip olmama rağmen kassız görünmemin sebebi "Mars Görünüş Değiştirici Maskesi" bunun sayesinde görünümümüzle belli bir miktar oynayabiliriz. Belli bir miktar derken kaslı görünmek yada görünmemek gibi yada kilolu ya zayıf görünmek gibi fazlası deil. Normalde biz Marslılar sizin gibi görünürüz bu yüzden buna ihtiyaç duymayız ama ben fiziksel açıdan dikkatleri üzerime çekmek istemiyorum bu işimi zorlaştırır ) , hafif kahverengiye çalan siyah saçlarıma ve siyah gözlerime. Bunlarla çok sıradan görünüyorum tam istediğim gibi. Orta boylardayım 1.75 civarı. Bakışlarımda şu anın gençlerinin dediği gibi bir coolluk yok.

5 Yıldır yalnız yaşıyorum. 10.Sınıfın ilk günü benim için çok da önemli değil aslında. Yeni arkadaşlar , yeni öğretmenler hep aynı terhane... "Merhaba ben Hamza" diyeceğim annemi babamı sorduklarında "annem Kadıköyde bir mezarlıkta medfun babamsa serikatillikten hapse girmiş biri " diyeceğim. Sonra sene boyu herkez benden uzak duracak. Sene boyu her sınavdan kendimi tatmin etmek için 100 alır geçerim. Bulaşan olursa pek kavga edeceğimi sanmıyorum.

Sakal-bıyık traşı oluyorumve daha sonra kahvaltıya oturuyorum. Patates kızartması, domates, peynir, zeytin kısacası Allah ne verdiyse yiyorum. Tabii bir İstanbul klasiği olan simit-çay ikilisini unutmadan.

Ümraniyede oturuyorum dubleks bir dairede. Bu binanın tamamı Halit amcama ait. Bir dubleks benim, bir dubleks Hasanın, bir dubleks Furkanın. Bu binayı Ümraniyenin orta yerine bizim için  Halit amcam yaptırdı.

Halit amcam Aykır Holdingin yönetim kurulu başkanı. Halit amcam siyah saçlı, siyah gözlü bir İstanbul beyefendisi. Şık giyinen girdiği yerde direk kendini belli eden biri. Eşi ayla yengem ise Aykır Holdingin Ceo ' su sarı saçlı , ela gözlü amcam gibi girdiği ortamda direk kendini belli eden biri. Sinirlendirmessen harika biridir ama sinirlendirirsen herkezin içinde seni mahveder yerin dibine gömer acımaz. Her 2 side yaklaşık 40 yaşlarındadır. Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş misali. Çok uyumlu bir çifttirler.

Kuzenim Furkan ise saçlarını babasından gözlerini annesinden almış. Kaslı değil ama kaslarada ihtiyacı yok zaten mühendislik harikaları dendiği zaman aklıma Furkan ve ailesi gelir. Ailecek zehir gibi bir kafaya sahipler. Onun kaslara ihtiyacı yok deme sebebim isterse yapacağı biyonik kollarla istediğini döver zaten. Uzun boyludur Furkan annesi ve babası gibi. Babası Marslı annesi Dünyalı ve annesi tüm durumdan haberdar. Babası ne bir Mutant nede süpergüçleri var ama o zehir gibi kafası onu korkulacak biri yapmaya yetiyor.

Diğer kuzenim Hasana gelince kaslıdır ve yaklaşık 1.70 boylarındadır. Siyah saçlı ve mavi gözlüdür. Allahtan başka hiçbir şeyden korkmaz.  Babası Adnan amcam İstanbul Adli Tıpın ileri gelenlerindendir. 100'lerce adli vakayı açıklığa kavuşturmuştur. Annesi Şahika yengem ise çok yetenekli bir cerrahtır. 100'lerce ameliyata girip hepsinden zaferle ayrılmıştır.  Her 2' side yaklaşık 45'li yaşlarda. Her 2'side siyah saçlı mavi gözlü.

Aslında bu sene benim için bir ilk çünkü ilk defa vatanımda, Türkiyede okuyacağım hemde İstanbulda. Vay be vatanımdan uzakta geçen 9 yıl. Aslında yaz aylarında buraya gelirdim Hasan ve Furkanla yapmadığımız iş kalmazdı. Ama burad okula gitmek , bu güzel şehirde okumak ayrı bir güzel olacak sanırım. 8' de dersler başlıyor ama okul 15 dakika yürüme mesafesinde neden arabayla gitmiyorsunuz diye sorarsanız bizim kararımız. Halkın tamamen içinde yaşamak daha cazip geliyor bize.

Aslında şu anda İstanbulda normal seviyedeki suçla mücadele etmede polis teşkilatı gayet yeterli ama dünya teknolojisini kullanmayan düşmanlar... İşte böyle durumlarda biz devreye giriyoruz yani iyi Mutantlar yada Süpergüçlere sahip iyi uzaylılar. Bazen siz dünyalılar bizi kanunsuzlukla ya da ego tatmini ile suçlasanız da sıkıntı yok bizi bilen bilir.

Artık dışarıya çıkma vakti geliyor karar verdiğimiz saat 7:45 , artık dışarıya çıkıyorum benim çılgın kuzenlerim dışarıda beni bekliyormuş.
-Günaydın kuzi , diyor bizim Hasan.
-Furkanın "Günaydın kardeşim" dediğini duyuyorum.
-Hayırlı sabahlar çılgınlar hadi yola koyulalım , diyorum.
Yürümeye başlıyoruz 2'si geçen senede bu okuldalardı "Ümraniye Fen Lisesinde" karı-kız muhabbeti yapıyolar. Çakallar ya...

Okula varıyoruz. En önden iki sıra boş oralara oturuyoruz. Kızların dikkati Hasan ve Furkanda bana bakan sadece 1 kız var uffff banene sanki kız meselelerini çok takıyorum ya! Öğretmen girdi derse sonunda kalbime ufak bir şekilde deyip zihnimin bir analiz bilgisayarı gibi işlemesine müsaade ediyorum. Kadın 45'li yaşlarda , burun delikleri kibirle açılıp kapanıyor bu bana kocasının makamının yüksek olduğunu anlatıyor giysilerinin entel-dentel tiplerin giydiği türden olmasıyla birlikte. Sarışın mavi gözlü, uzun boylu , Alman tipli muhtemelen yabancı uyruklu kocası zengin muhtemelen. Tenindeki solukluk ve burnu kıran kokusuyla sigara meraklısı olduğunu anlıyorum.
-Kendini tanıt evladım, diyor.
Klasik şeyleri söylüyorum. Beni tebrik ediyor gözlerinin benim gibi bir öğrenciyi daha önce görmediğini söylüyor ve adının Tülin olduğunu öğreniyorum.
-Oh be teneffüs anasını satıyım, diyorum. Bizimkiler hemen dışarı çıkıyor.
Bana doğru bir kız geliyor Allah Allah buda serikatil kelimesinin anlamını bilmeyen tiplerdenmi oysa zeki bir kıza benziyor neyse. Siyah saçları ve siyah gözleri var orta boylu hanım hanımcık giyimli.
-Merhaba ben Meryem bu arada annen için başın sağolsun baban niye hapse girdi yani niye derken neden seri cinayetker işlemeye başladı ? Ben böyle suçlu psikolojisi şeylerine meraklıyım da.
-Uzun mevzu boşver
-He bu arada dersler konusunda yardıma ihtiyacın olursa söyle teneffüslerde hallederiz .
Kanım kaynadı lan bu kıza neyse lavaboya gidip el yüz yıkayayım bi de kendime geleyim lavabodan çıktığımda koridorda halka şeklinde bir kalabalık var ve bir kızın ağlama sesi lan bu Meryem ve sürekli şunu diyor vurmayın abime diyor oğlum yaktım çıranızı.Koşmaya başladim
önüme çıkan ilk omuza bastım ve havalanıp kalbime attığım yumrukla nefesimi hızlandırdım şimdi beynim adeta bir analiz bilgisayarı gibi işlemeye başladı herkezin hareketleri şu an bana yavaşlamış gibi görünüyor ama tersine ben hızlandım. Woooow 6 kişi ortada 1 kişiyi dövüyor adamlıkmı lan bu aklınızı alacağım oğluuuuuuum.
İçlerinden biri daha yapılı sürekli emir veriyor liderleri olmalı tutanda onun baş yancısı onların kaburgalarını eskiteceğim diğerleri basit şakşakcılar onlar diğerleri dayak yiyince direk kaçacak şimdi yerdeyim herkez şaşırdı ilk kurtulan reisleri direk bana yumruk savurdu cıkcıkcık yanlış hareket yumruğunu tutup onu kolundan çevirip önüme kalkan yapıyorum yardakçısının yumruğu onun üzerine geliyor ikisini duvarlar
arasında tek tekmeyle duvara yapıştırıyorum yardakçılar kaçıyor yerdeki elemanı kaldırdım.
-EywAllah , diyor.
-Problem değil 6 vs 1 'i adamlık sayan tiplerden nefret ederim.
-Bu arada ben Mert.
-Hamza ben memnun oldum.
Sınıfa doğru yürüyorum yerime oturuyorum ardından Meryem yanıma gelip "teşekkürler" diyor "problem değil" diyorum ve bana sarılıyor. Bir dakika bir kız banamı sarıldı ? Hey Allahım daha neler göreceğim acaba  ?

--------------------------------------------------------------------------------------------
Size dediğim gibi kitap mutasyon geçirmeye başladı sizlerden beklediğim ise kitabı okuyup yorumlamanız isterseniz oylayın ama yorumlar oradaki tek bir yıldızdan daha değerli ama o yıldızıda parlatırsanız fenada olmaz hadi hepinize hayırlı günler.

Tektabanca Serisi 1: Avcıyı Avlamak (Düzenleniyor) #PoisonPenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin